Vali Avni Çakır, Cumhuriyet Bayramı töreninde yaptığı konuşmada, Kastamonu’nun Kurtuluş Savaşı’nda önemli görevler üstlenmiş olmasına dikkat çekti ve “İstiklal Yolu; Şerife Bacıların, Halime Çavuşların ve daha nice kahramanların verdiği mücadelenin, birlik beraberliğin, dayanışmanın, kararlılığın en büyük şahidi, aynı zamanda Cumhuriyet’in ilanına giden zafer yolunun başlangıcı olmuştur” dedi.
Türk milletinin, birliğine ve vatanın bölünmezliğine karşı yapılacak kalkışmalara asla müsaade etmeyeceğini 15 Temmuz’da bir kez daha gösterdiğine işaret eden Çakır, “Hak ve hürriyetlerden yoksun toplumların ayakta kalmaları ve yaşamaları mümkün değildir. Bu nedenle bizlere düşen en önemli görev, Türkiye Cumhuriyeti’nin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğünü sağlamak, muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkmayı yegâne amaç olarak kabul ederek çalışmak ve gelecek nesillere müreffeh bir Türkiye bırakmaktır” diye konuştu.
Vali Avni Çakır, Cumhuriyet Bayramı töreninde yaptığı konuşmada, Kastamonu’nun Kurtuluş Savaşı’nda önemli görevler üstlenmiş olmasına dikkat çekti ve “İstiklal Yolu; Şerife Bacıların, Halime Çavuşların ve daha nice kahramanların verdiği mücadelenin, birlik beraberliğin, dayanışmanın, kararlılığın en büyük şahidi, aynı zamanda Cumhuriyet’in ilanına giden zafer yolunun başlangıcı olmuştur” dedi.
Vali Çakır’ın bayram konuşması şöyle:
“29 Ekim, yıllarca süren yokluk, acı ve gözyaşının bitmesi için umudunu koruyan Türk Milletinin elemli bekleyişinin son bulduğu gündür.
29 Ekim,milli birlik ve beraberlikle kenetlenerek var olmanın, Türk devleti olma şerefinin tüm dünyaya haykırıldığı gündür.
29 Ekim, bağımsızlığımızın ifadesi Cumhuriyetin ilanı, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve aziz silah arkadaşlarının bizlere en büyük mirası, ulusal değerimiz, tek vücut olma başarımız ve engellerin aşılmasındaki gücümüzdür.
İşte bu nedenle bugün ülkemizin her köşesinde Cumhuriyetimizin 97. yıl dönümünü millet olarak coşkuyla kutlamanın gurur ve sevincini yaşıyoruz.
Bu bayram şüphesiz Türk milletinin kararlılığını, dik duruşunu, asaletini ve onurunu ifade eden en özel bayramdır. Birçok köşesi işgal edilmiş vatanımızda, tam bağımsız, çağdaş ve uygar bir devlet kurmak hiç de kolay olmamıştır.
Kurtuluş savaşının her türlü yokluk ve imkânsızlığı içerisinde bu toprakları canları pahasına savunan Türk milleti, esareti kabul etmeyerek büyük bir mücadele göstermiştir.
Şehitler diyarı olarak tarih boyunca sergilediği kahramanlıklarla haklı bir gurur yaşayan Kastamonu ilimiz, Milli Mücadele yıllarında herhangi bir işgale maruz kalmamasına rağmen cephelere asker ve mühimmat taşınmasını sağlamak suretiyle örnek bir tutum sergileyerek, vatanın işgallerden kurtulması sürecinde önemli görevler üstlenmiştir. Cephelerde ihtiyaç duyulan cephane ve insan kaynağının Anadolu içlerine sevkinde İnebolu – Kastamonu – Ankara yol güzergâhındaki İstiklal Yolu; Şerife Bacıların, Halime Çavuşların ve daha nice kahramanların verdiği mücadelenin, birlik beraberliğin, dayanışmanın, kararlılığın en büyük şahidi, aynı zamanda Cumhuriyetin ilanına giden zafer yolunun başlangıcı olmuştur.
Yeni Türk Devleti, kurulmasından bu yana her alanda başlatılan inkılâplarla güçlü ve büyük bir devlet olma yolunda emin adımlarla ilerlemektedir.
Ancak bölgede güçlü bir Türkiye istemeyen şer odakları hiçbir zaman ülkemiz üzerindeki kötü emellerinden vazgeçmemiştir. Maşa olarak kullandıkları terör örgütleri aracılığıyla ülkemizin ilerlemesini, gelişmesini engellemeye ve bölüp parçalamaya çalışmaktadır. Son olarak kahraman Silahlı Kuvvetlerimizin içerisine sızmış bir grup hainle bir olup, 15 Temmuz 2016 tarihinde demokrasimize ve geleceğimize zarar vermeye kalkışmışlar, Sayın Cumhurbaşkanımızın önderliğinde akın akın meydanlara inen aziz milletimiz; göğsünü tanklara siper ederek bu hainlere ve onları kullanan şer odaklarına dersini vermiş, Türk milletinin birliğini bozmaya kimsenin gücünün yetmeyeceğini tüm dünyaya ilan etmiştir. Türk milleti, birliğine ve vatanın bölünmezliğine karşı yapılacak kalkışmalara asla müsaade etmeyecektir.
Hak ve hürriyetlerden yoksun toplumların ayakta kalmaları ve yaşamaları mümkün değildir. Bu nedenle bizlere düşen en önemli görev, Türkiye Cumhuriyeti’nin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğünü sağlamak, muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkmayı yegâne amaç olarak kabul ederek çalışmak ve gelecek nesillere müreffeh bir Türkiye bırakmaktır.
Her yerde ve her ferdimizle milletçe devletimizin bekası, milletimizin refahı için çalışmaya, dünyanın gelişmiş ülkeleriyle her alanda yarışmaya, evrensel insanlık değerlerinin savunulmasına öncülük etmeye, mazlumların yanında, zalimlerin ve vatan hainlerinin de karşısında olmaya, her zamankinden daha çok kararlıyız.
Sevgili gençler; Türkiye Cumhuriyeti’ni bugün bulunduğu seviyeden daha iyi seviyelere getirecek, ilelebet koruyacak sizlersiniz. Büyük bir azim ve kararlılıkla bu emanete sahip çıkacağınıza yürekten inanıyoruz.
Bu duygu ve düşüncelerle başta Cumhuriyetimizin Kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere Türkiye Cumhuriyeti’nin birliği, bütünlüğü ve huzuru için canlarını feda eden kahraman şehitlerimizi rahmetle, gazilerimizi saygı ve minnetle anıyorum.
Büyük Türk milletinin ve Kastamonulu hemşerilerimizin Cumhuriyet Bayramını kutluyor, nice güzel bayramlarda birlikte olmak dileğiyle hepinize en içten sevgi ve saygılarımı sunuyorum.”