Maliyet artışlarından sonra İstanbul’da gerçekleşmesi beklenen olası deprem, sanayicileri harekete geçirdi. İSİFED Başkanı Muammer Ömeroğlu, sanayicilerin İstanbul’un 300-400 kilometre çevresindeki kentleri mercek altına aldığını ve fabrikaları için arazi arayışına girdiklerini söyledi.
Konya, Sivas, Manisa ve Kütahya’nın revaçta olduğu iller arasında Kastamonu da yer almalı.
Bunun için başta KATSO olmak üzere tüm kurumlarımıza önemli görevler düşüyor…
HATİCE AYDOĞAN ÖZ SÖKMEN / EKONOMİ
İstanbul Sanayicileri ve İş İnsanları Dernekleri Federasyonu (İSİFED) Başkanı Muammer Ömeroğlu, EKONOMİ gazetesine yaptığı değerlendirmede, sanayicilerin İstanbul’dan göç etmeye hazırlandıklarını dile getirdi. Ömeroğlu, sanayicilerin olası deprem riskine karşı fabrikalarını risksiz bölgelere taşımak için İstanbul’un 300-400 kilometre çevresindeki kentleri mercek altına aldığını söyledi.
Göçün ağırlıklı olarak Trakya’daki kentlere yoğunlaşmasıyla fiyatların hızla arttığını ve bölgenin cazibesini kaybettiğini vurgulayan Muammer Ömeroğlu, “Orta ve büyük ölçekli işletme sahipleri İstanbul’dan gitmek istiyor. Birinci neden deprem riski olsa da yüksek enflasyon nedeniyle İstanbul’da yaşam maliyetinin artması ile birlikte iş gücünde ciddi kayıplar yaşanması. İstanbul’da sıkışan sanayici bir yandan deprem korkusu diğer yandan enflasyonun yarattığı sorunlar nedeniyle fabrikası için Anadolu’da yeni yerler arıyor” dedi.
Konya, Sivas, Manisa ve Kütahya revaçta
İstanbul’da olası bir depremin altyapıya vereceği zararın, sanayicileri endişelendirdiğini söyleyen Muammer Ömeroğlu, şunları söyledi: “Yüksek kira artışları, geçim sıkıntısı ve deprem korkusuyla İstanbul’u terk ediyorlar. İş gücü ve enerji maliyetlerindeki artış sanayicileri de zorluyor. Deprem sanayicilerin de kâbusu oldu ve fabrikası için uygun maliyetli arsa arıyor. Lojistik avantajlara sahip, İstanbul’un 300-400 km çevresindeki kentlerde sanayi arazisi arayışları arttı.”
Depremin ardından yatırımını Konya, Sivas, Manisa ve Kütahya’ya taşıma kararı alan sanayici sayısının arttığına dikkat çeken Ömeroğlu, “Tek hammadde ile çalışan fabrikalar uygun maliyetli sanayi arazisi bulduğunda fabrikasını taşıyor. Ancak çok sayıda hammadde tedariki olan fabrikalar, İstanbul’dan çok uzaklaşmak istemiyor. Altyapısı hazır, arsa maliyetleri uygun, devlet teşviklerinden yararlanabileceği, lojistik ve iş gücü sıkıntısı çekmeyeceği kentlerdeki OSB’lerde yer arıyor. İlk 500’de yer alan bir firmamız yatırımını Konya’ya taşıyor. 6. Bölge teşvikleri nedeniyle Sivas’ı tercih edenler de oldu” diye konuştu.
“Sanayici Anadolu için teşvik edilmeli”
İstanbul sanayicisine Anadolu kentlerinde daha uygun maliyetlerle satın alabileceği ya da kiralayabileceği yerler gösterilmesi gerektiğinin de altını çizen Muammer Ömeroğlu, “Bir fabrikayı başka bir kente taşımak kolay değil. İnşaat maliyetleri çok yüksek. Anadolu’ya gidebilmemiz için gerekli şartların sağlanması gerekiyor. Sanayinin İstanbul’dan Anadolu’ya yayılması ancak bu şekilde söz konusu olabilir. Bu yönde bir beklentimiz var. Şartları uygun olan sanayici zaten İstanbul’dan ayrılıyor” değerlendirmesinde bulundu.
“Genç sanayicileri Anadolu’ya çekecek atılımlar hızla yapmalı”
Arsa fiyatlarının artmasıyla birlikte sanayicisinin İstanbul’daki yatırımını büyütme şansının kalmadığına da dikkat çeken Muammer Ömeroğlu, “Yeni yatırım yapacak alanımız yok. Büyümeyen işletmeler küçülür ve ülke ekonomisine zarar verir. Bizden sonraki jenerasyon büyük kentlerin sağladığı sosyal imkanlar nedeniyle Anadolu’ya gitmek istemiyor. İstanbul’da da büyüyemiyoruz. Böyle giderse işletmelerimizin kapısına kilit vururuz. İşlerimizi büyütmek ve ayakta kalmak için Anadolu’ya açılmalıyız. Anadolu kentlerinde genç iş insanlarının beklentilerini karşılayacak sosyal ve ekonomik atılımlar hızla yapılmalı” şeklinde konuştu.