Millî Mücadele’ye katılmak üzere İstanbul’dan Yeni Dünya vapuruyla yola çıkıp 1921 yılı başında İnebolu’ya gelenlerden biri de şair Nâzım Hikmet’in (1901-1963) yakın arkadaşı gazeteci, şair, yazar Vâlâ Nûreddin’di (1901-1967). Kısaca Vâ-Nû diye ün yapmıştı.
II numaralı, Nâzım Hikmet’le ilgili yazımızda belirttiğimiz gibi Yeni Dünya vapurunda ünlü şair Faruk Nafiz (Çamlıbel) ve Yusuf Ziya (Ortaç) da vardı. İki şair, sakıncalı bulunup İstanbul’a geri gönderilirken, Nâzım ve Vâ-Nû’nun yollukları Ankara’dan İnebolu’ya ulaştırılmıştı. Nâzım ve Vâ-Nû İnebolu’da yaklaşık 15 gün kaldılar. Ünlü İnebolu şiirini ortaklaşa yazdılar. Başka bir vapurla Millî Mücadele’ye katılmak için gelen Nâfi Âtuf (Kansu), Vehbi (Sarıdal) ve Sadık Ahî (Mehmet Eti) Beylerle tanıştılar. Ahî Sadık lakaplı Mehmet Bey’in sosyalist görüşlerinden etkilendiler. Nâfi Bey ve arkadaşları yaylı araba ile Ankara’ya hareket ederken iki şair, yazar Nâzım ve Vâ-Nû yürüyerek İnebolu-Kastamonu arasını üç günde katettiler. Nâfi Bey’in ekibine daha yüksek yolluk gelmişti. Yolda, Kastamonu ve Çankırı’da gördüklerini, Ankara’da yaşadıklarını Vâ-Nû, Bu Dünyadan Nâzım Geçti (2. bs., İstanbul 1969, s. 56-89) kitabında ayrıntılı bir şekilde anlatır. İki üç gün kadar dinlendikleri Kastamonu’da bir sokak fotoğrafçısına çektirdikleri fotoğraf o günlerin önemli bir belgesidir. Kastamonulu gençlerin eğlensinler diye onları götürdükleri Kayaaltı genelevine itibar etmezler. Birçok insan, genelevlerin Cumhuriyet döneminde açıldığını sanır. İşte tekzibi.
Kastamonu’da dinlenen Vâ-Nû ve Nâzım tekrar yola koyulurlar. Çankırı köylerinde gördükleri sefalet onları ziyadesiyle üzer. Üç gün yürüyerek ulaştıkları Çankırı’da iki gün dinlenirler. Üç günlük bir yürüyüşün daha sonunda Ankara’ya ulaştıklarında Ulus semtinde Taşhan denilen otele yerleşirler. Banyo yapıp bitlerinden temizlenirler. Demek ki, dinlenmeler dâhil yolculuk 13-14 gün sürmüştür. Ocağın son günlerinde Ankara’ya gelmişlerdir. İki arkadaş Ankara’da Matbuat Müdürlüğüne gidip göreve hazır olduklarını bildirirler. Çünkü, yollukları bu kuruluştan gönderilmiştir.. Gazeteler bu kuruluştan yönlendirilmektedir. Kalemleriyle halka ve gençlere Millî Mücadele’yi anlatacak, gençleri şevke getireceklerdi. Matbuat Müdürü Muhiddin (Birgen) Bey (Taninci Muhiddin) onları bir türlü göreve başlatmıyordu. Anlaşılan haklarında olumsuz istihbarat vardı. Müdür, bir gün onlara der ki:
- Uzun bir şiir yazın. İstanbul gençliğini Millî Mücadele’yle ilgilendirin!
İki arkadaş oturup;
Gel ey imanlı gençlik, gel ey beklenen gençlik!
mısrasıyla başlayan içinde padişahı ve çevresini de tenkit eden bölümün bulunduğu şiiri yazıp Muhiddin Bey’e sunarlar. Muhiddin Bey, şiiri çok beğenir ve yirmi bin kadar bastırıp dağıttırır. Şiir, TBMM’deki padişah yanlısı milletvekillerini çok kızdırır. TBMM, açılış yıllarında padişaha saygılı bir ifade içindedir. Şiir, Muhiddin Bey’e ağır tenkitler yöneltilmesine sebep olur. Bu olay üzerine, Muhiddin Bey iki şair yazarı Maarif Vekâletine devreder. Bolu’ya Vâ-Nû Fransızca, Nâzım da Türkçe öğretmeni tayin edilir. İki arkadaş, Ankara’dan ayrılmadan önce Mustafa Kemal Paşa ile de görüşme şansına kavuşurlar. Yürüyerek dört günde Gerede üzerinden Bolu’ya gelip Vâ-Nû’nun yazdığına göre lisede göreve başlarlar.
Vâ-Nû ve Nâzım Bolu’daki siyasi, sosyal havadan pek hoşlanmazlar. Padişah yanlısı bir hava hâkimdir şehre. Batum üzerinden Moskova’ya gidip Doğu Emekçileri Komünist Üniversitesinde öğrenim görürler. Vâ-Nû, yurda döndükten (1925) sonra bir süre banka memurluğu ve öğretmeliğin ardından 1926 yılında Vakit gazetesinde gazeteciliğe başlar. Akşam gazetesinde köşe yazarlığı yapar (1927-1938). Haber, Cumhuriyet, Tercüman, Havadis ve Köroğlu gazetelerinde yazıları yayımlanır.
Edebiyat dünyamıza şiir kapısından giren Vâ-Nû roman, eleştiri, fıkra ve anı dallarında eserler verdi. Fransızcadan roman, hikâye ve oyun çevirileri yaptı. Romanları içinde Baltacı ile Katerina (1928) önemlidir ve Kastamonu’yla ilgilidir.
9 Mart 1967 tarihinde ölen Vâ-Nû’nun mezarı İstanbul’da Edirnekapı Şehitliği’ndedir. Eşi Müzehher Vâ-Nû (Nihal Karamağralı) da tanınmış bir yazardı. Birlikte yazdıkları Korkusuz Murat çocuk romanıyla Doğan Kardeş Roman Yarışması’nda ikincilik ödülünü almışlardı.
İnebolu-Ankara İstiklal Yolu, sadece Millî Mücadele’nin kaderini değiştirmekle kalmamış, bazı yazarların sanat anlayışlarını, edebî kişiliklerini de önemli ölçüde etkilemiştir. Nâzım, Vâ-Nû gibi…
NAİL TAN