İstanbul’daki büyükşehir belediye başkanlığı seçimi sayesinde gurbetçi hemşerilerimiz altın günlerini yaşıyorlar, el üstünde tutuluyorlar, gözlerinin içine bakılıyor, etrafları pervaneden geçilmiyor…
İstanbul’da Kastamonuluların, Türkiye’de Kastamonu’nun varlığı akla geldi bu sayede.
5 yılda bir keyfi gıcır olurdu Kastamonulunun İstanbul’da…
Bu sefer aynı yılda 2 kez, piyango vurdu.
Başpehlivan adaylarından birinin kinayeli olduğu söyleniyor gurbetçilerimize, iddia odur ki dost sohbetlerinde “Kastamonulular bana oy vermedi, Kastamonulular yüzünden seçimi kaybettim” diyormuş…
Yüze vurmuş ifadesi.
Müteessir olmuş gurbetçilerimiz haliyle…
Gönlünü almak için seferber olup derhal, bu hafta sonu görkemli bir iftar yemeğinde ağırlayacaklar pehlivanı.
(Vaktinde İstanbul’daki bir dernek başkanı hemşeri nüfusumuza dair “hamur” benzetmesi yapmıştı…
Kusuru kendinde bulsun pehlivan iyisi mi, yoğuramamış anlaşılan hamuru.)
Diğer pehlivanın boynunda “Sarı yazma”…
Sıladan bindirilen Kastamonulular etrafında hazır kıta.
Candaroğulları fetih için akın akın İstanbul yolunda iki koldan vesselam, yatağı yorganı yükleyen Kastamonulu sabah vakti Haydarpaşa’da…
“Yeneceğim seni İstanbul”.
Sıladaki mübarek iftar yemeklerinin birinci konusu bile İstanbul, dua oldu Kastamonulun dilinde İstanbul’un fethi…
Mübarek seçim.
(Kastamonu’da banka önleri kuyruk, İstanbul’daki kampanya hesaplarına para yatırıyor vatandaşlar…
Yol, su, elektrik olarak ilimize kat kat geri dönecek bu paralar hiç kuşkusuz.)
İstanbul fethedilecek…
Candaroğulları, asker bu yolda.
(Evvelki İstanbul yerel yönetim seçimlerinde de gurbetteki hemşerilerimiz ikiye, üçe bölünürlerdi, pehlivanların etrafında sıra olurlardı…
Bu sefer eldekiler yetmedi, sıladan destek kuvvet istendi.
Gurbette “hemşeri dayanışması” derken…
Sılasıyla gurbetiyle cepheleştikçe cepheleşiyor Kastamonu.
Dostluk gerekirken…
Kavga kıyamet.)
Giderayak “Özbekistan”
Kastamonu Üniversitesi, Kafkasya Üniversiteler Birliği tarafından 18-19 Mayıs tarihlerinde Özbekistan’da düzenlenen KUNİB Eğitim Fuarı’na katıldı…
14 Mayıs tarihinde görev süresi dolan Rektör Aydın, üniversitesini bu meşakkatli yolculukta da yalnız bırakmadı, bir dünya yorgunluk demeden bir koşu gidiverdi.
Fuarın hedefi Özbek öğrencilerin Türkiye’de eğitim almalarını özendirmek…
Rektör Aydın, beraberindeki iki akademisyen ile Kastamonu Üniversitesi’nin eğitim olanaklarını tanıttı Orta Asya ellerinde.
(Kastamonu Üniversitesi’ne dün itibarıyla atanan Prof. Dr. Ahmet Hamdi Topal’ın işi çok zor, selefinin görevde bulunduğu 8 yıl boyunca kat ettiği yurtdışı kilometreyi hesaplamak babayiğit işi, hesap makinesinin beyni dayanmaz…
Dünyanın etrafını kaç kez döndüğü belli değil selefin.)
Dışişleri Bakanı misaliydi…
Hakkını helal etsin Kastamonu’ya, çok yoruldu memleket için.