- Kastamonu Veteriner Hekimleri Odası Başkanı Hacı İbrahim Maşalacı, Hayvan Pazarı konusunda ciddi uyarılarda bulundu.Aynı konuda daha önce yaptığı uyarıya Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Başkanı Osman Şekercioğlu’nun üslubunu uygun bulmadığını söylediği bir cevap verdiğini hatırlatan Maşalacı, şap hastalığı görülen çevre illerdengetirilen ve pazara önlem alınmadan, sevksiz ve kontrolsüz bir şekilde giren hayvanlar üzerinden Kastamonu’daki hayvanlara da aynı hastalığın bulaşmasını engelleme adına önlem alınmasıyla ilgili olduğunu belirtti.
- Bu uyarılarının boş olmadığını, aynı zamanda bir yetiştirici olarak satın almaya kalktığı hayvanların sevksiz, raporsuz ve pasaportsuz olduklarını paylaştığı fotoğraflarla gösteren Maşalacı, Şekercioğlu’nun 6 yıldır titizlikle çalıştıklarını söylediği Hayvan Pazarı’nın 2016, 2017, 2018’de tedbirsizlikler sebebiyle ve defalarca uyarmalarına rağmen kapalı kaldığını söyledi ve “Biz diyoruz ki, hayvan pazarımız kapatılmasın. Kapalı olan hayvan pazarlarından bize hayvanlar gelmesin. Bizim buradaki sağlıklı hayvanlarımızı diğer yerlere içtenlikle gönderebilelim” dedi.
- Hayvan Pazarı’nda bir dezenfekte ünitesi bulunmadığına ve güvenlik ihtiyacı olduğuna da dikkat çeken Maşalacı, “Orası milyonların kısa sürede döndüğü, sıcak ticaretin yapıldığı bir yer. Bir güvenliği bile yok. Sabahın 4’ünde, 3’ünde vatandaşlar geliyorlar, hayvanlarını getiriyorlar. Bunun sahte parası var, kapkaççısı var. Böyle şeyler olursa bunların hesabını kim verecek? Sayın Başkan öncelikle bunları dikkate alsın. İnsanlar paralarını çaldırma korkusuyla 2-3 kişiyle geziyorlar. Bir banka ile anlaşılıp, oraya mobil bir şube ya da bir banka görevlisi kısa bir süre için temin ettirilemez mi?” diye konuştu.
Kastamonu Veteriner Hekimleri Odası (VHO) Başkanı Hacı İbrahim Maşalacı, düzenlediği basın toplantısında,Kastamonu Hayvan Pazarı’nın işletmeciliğini yapan Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği’nin Başkanı Osman Şekercioğlu’nun cevabi açıklamasını cevaplarken, Hayvan Pazarı ile ilgili uyarılarını yeni örnekler vererek yineledi.
Kendisinin geçtiğimiz günlerde Kastamonu Hayvan Pazarı’nda şap tehdidi ile ilgili bir açıklama yaptığını, bunun üzerine Şekercioğlu’nun üslup olarak kötü bir cevabi açıklamada bulunduğunu ifade eden İbrahim Maşalacı, şunları söyledi:
“Bizim yaptığımız açıklamayı ya okumadan ya da okuduğunu anlamadan ortaya koyduğu bir beyan var. Bizim yaptığımız 20 Şubat 2020 tarihli açıklamada, ‘Hayvan pazarında tehlike çanları çalmaya başladı” demiştik. Bunun bir sebebi vardı. Neydi bu sebep?Etrafımızda Çorum ili ve ilçeleri başta olmak üzere Amasya, Merzifon, Suluova aynı zamanda Sinop Boyabat ilçelerinin sığır pazarlarının şap hastalığı sebebiyle kapatılmasıyla ilgili Kastamonu hayvan pazarının sevkleri ve raporları olmayan, Kastamonu hayvancılığını zarara uğratacak o hastalıkların ilimize, ilimiz hayvanlarına bulaşmasını önlemek amacıyla gerekli tedbirlerin alınmasıyla ilgili bir beyan ortaya koymuştuk.
Bunun üzerine Damızlık Sığır Yetiştiriciler Birliği Başkanı, ‘İlimizde şap hastalığı yok. Bu nasıl bir işgüzarlık ve talihsizlik?’ demiştir. Tekrar altını çizerek ifade etmek istiyorum. Evet, ilimizde şap hastalığı yok. Ama çevre illerde görülen hastalığın, o illerden Kastamonu canlı hayvan pazarına önlem alınmadan, sevksiz ve kontrolsüz bir şekilde giren hayvanlar Kastamonu’da bizim yerli piyasamızda hem çiftçimizin hem de hayvanların bu bulaşıcı hastalıklara tabii tutmamak adına tedbirlerin alınması üzerineydi.”
Yapmış olduğu açıklamaların altının boş olmadığını da ifade eden İbrahim Maşalacı, sözlerini şöyle sürdürdü:
“26 Şubat 2020 tarihinde Kastamonu hayvan pazarına gittim. Çünkü kendim de hayvancılıkla uğraşıyorum. Sizlere birkaç fotoğraf göstereceğim: Bu kulak numarası TR-19 ile başlayan, şu anda kaydı Çorum ili Laçin ilçesinde olan ve Kastamonu Hayvan Pazarına sevksiz giren bir hayvandır. Yine şu kulak numaralı hayvan Çorum ili Osmancık ilçesinde bir iletmede kayıtlı olan ama sevksiz bir şekilde Kastamonu Hayvan Pazarına giren bir hayvandır. Bunlarda, hayvan pazarında karşılıklı bağlı olduklarını gösteren fotoğraf… Şimdi biz bunları bir sebebe, bir ilişkiye dayandırarak ifade ediyoruz. Altı boş değil, dolu. Yine kendim az önce ifade ettim, hayvancılıkla uğraşıyorum. Hayvan pazarına bundan bir ay önce hayvan almaya gittiğimde, yine kulak numarası TR-18’le 19’la, 74’le, 57 ile başlayan hayvanlar vardı. Hatta birkaçını da kendim beğendim. Satan tüccar, Ilgaz’da bir köyden almış Kastamonu Hayvan Pazarı’na getirmiş, hayvanın ne pasaportu var, ne sevki var, ne raporu var. Pazarlığı yaptık, belirli bir fiyata anlaştık kendisiyle, ‘Peki’ dedim,‘Kardeşim bunun pasaportları nerede?’ Ben bu hayvanları kendi üzerime alacağım sonuç itibariyle…Dedi ki; ‘Başkanım biz yıllardır bu işi yapıyoruz, hep de böyle gelip gidiyoruz. Bu hayvanların pasaportu yok’ dedi.
Şimdi değerli basın mensupları sizlere soruyorum:
Ben bu hayvanları alıp kendi işletmeme götürdüğümde pasaportu olmadığı için o kulak numaralı hayvanların kendi işletmeme geçişini yapamıyorum. Hadi bunu da bir tarafa bırakalım. Bu hayvanlar çalıntı mı? Nereden gelip, nereye gidiyor bunu bilemiyoruz. Allah korusun, çiftçimiz beğeniyor, alıyor. Peki hayvanı aldığı adam, bunları bir yerden çalıp getirdiyse bunun hesabını kim verecek?
Biz bunları dile getirmeye çalıştık. Yoksa biz Veteriner Hekimler Odası olarak, Kastamonu hayvancılığının bir adım ileri gitmesi için sahada hem kamuda çalışan hem de serbest çalışan veteriner hekimler olarak bunu en iyi şekilde nereye götürebileceksek oraya kadar götürmeye çalışıyoruz. Kastamonu Hayvan Pazarı ve Kastamonu’daki ırk kalitesi bizim özverili çalışmalarımızla bu noktalara geldi. Türkiye’nin her yerinden Kastamonu’ya hayvan almaya geliyorlar.
Ben buradan, bu densiz açıklamayı yapan –özellikle şahsımla ilgili- kişiye sizlerin huzurunda soruyorum:
Biraz önce gösterdiğim kulak numaralı hayvanlar için ‘belki de başka bir yerde fotoğrafladı onu gösteriyor’ diyeceklerdir. 26 Şubat 2020 tarihinde kurulan pazara şehir dışından sevkli kaç tane hayvan gelmiş? Resmi olarak bunun sayısını öğrenmek istiyorum. Kaç tane varış yapılmış?
Şunun üstünde iyi durmamız gerekiyor: biz Kastamonu’daki hayvancılığı ve Kastamonu çiftçimizin bunun üzerinden gelirini düşünüyorsak eğer; çevre hayvan pazarları kapalı iken aksine dışarıdan alıcıyı ilimize getirmeliyiz ve ilimizin hayvanlarının dışarıya pazarlanmasını sağlayabilmeliyiz. Bana ne Çorum’un, Amasya’nın, Sinop’un, Çankırı’nın çiftçisinin yetiştirdiği hayvanın Kastamonu’ya gelip, birileri tarafından bizim yerli üreticimizin hakkını bertaraf edecek durumu ortaya koymasından. Bu çok mu Kastamonu çiftçisini, Kastamonu esnafını, üreticisini düşündüğümüz anlamına geliyor?”
Yıllardır bu uyarıları yaptıklarını da ifade eden Maşalacı, açıklamasını şöyle sürdürrdü:
“Geçmişte de yine bizim uyarılarımız dikkate alınmamıştı. Geçtiğimiz yıllarda Kastamonu Hayvan Pazarı aynı yıl içerisinde bir seferinde 72 gün, diğer seferde de 60 gün kapalı kaldı. Ve sırf oradaki tedbirsizlikten dolayı. Biraz önce ifade etmeye çalıştığım denetimsizliklerden ötürü. Ondan sonra çıkıp deniliyor ki, ‘İşgüzarlık yapıyorsun, talihsizsin, temsil ettiğin kuruma yakışmayan ifadeler ortaya koyuyorsun’ diye çıkıp bağırıyor. Burada ben, kişinin ruh haliyle ilgili de sıkıntı içerisinde olduğu kanaatindeyim. Eğer biz, Kastamonu’da tarım ve hayvancılığı bir yere taşımak istiyorsak Ziraat Odası, Veteriner Hekimler Odası, Ziraat Mühendisleri Odası, Üretici Birlikleri, başta Damızlık Sığır Yetiştiriciler Birliği, Koyun Keçi Birliği ve Kırmızı Et Yetiştiriciler Birliği olarak koordineli bir şekilde hareket etmemiz gerekiyor. Biz işin sağlık tarafındayız. Ve arkadaşlarımızı, burada şu şekilde ifade ediyor: “Veteriner” Hepiniz açın bakın, veterinerin karşılığı “hayvan” demektir. Biz hekimiz arkadaşlar. Başta hayvan sağlığı dolayısıyla halk sağlığı ve çevre sağlığı ile ilgili burada ifadesi uzun sürecek konularla ilgili mücadeleyi ortaya koyuyoruz.
Başkan, konuşmasında, ‘6 yıldır biz dikkatle ve titizlikle çalışmalarımıza devam ediyoruz’ demiş. Kastamonu Hayvan Pazarı 2016 yılında, 2017 yılında, 2018 yılında tedbirsizlikler sebebiyle ve bizim defalarca uyarmamıza rağmen kapalı kalmıştır.
Biz diyoruz ki, hayvan pazarımız kapatılmasın. Bize şehir dışında kapalı olan hayvan pazarlarından, hayvanlar gelmesin. Bizim buradaki sağlıklı hayvanlarımızı diğer yerlere içtenlikle gönderebilelim. Tarım ve Orman İl Müdürlüğü’nde çalışan meslektaşlarımız var. Bunlar gece gündüz demeden sırf Kastamonu’da hayvan sağlığını, dolayısıyla insan sağlığını düşünerek, başta şap, brusella, çiçek gibi hastalıklara karşı birebir aşılama yapıyorlar. Şimdi onların çalışmalarını da heba etmiyoruz mu? Biz Kastamonu’da Veteriner Hekimler Odası olarak, elimizi zaten taşın altına koyuyoruz. Bundan sonrada böyle devam edecek. Kimse bizi başka şeylerle yargılamasın.”
“HAYVAN PAZARI’NDA DEZENFEKTE ÜNİTESİ KURULMALI”
Hayvan Pazarı’nda dezenfekte ünitesinin olmadığına da dikkat çeken Maşalacı, bu konuda da şunları söyledi:
“Bizim uyarılarımız dikkate alınmış ki, son açıklamamız sonrasında en azından araçların giriş çıkışını sağlayan dezenfekte çukurlarının ilaçları konulmuş, pazar kireçlenmiş, biraz daha özen gösterilmiş, ama bu yetmez.
Orada eğer biz vatandaşımızı, çiftçimizi, esnafımızı düşünüyorsak, milyonların kısa sürede döndüğü bir yer,sıcak ticaretin yapıldığı bir yer. Bir güvenliği bile yok. Sabahın 4’ünde, 3’ünde vatandaşlar geliyorlar, hayvanlarını getiriyorlar. Orada sıcak ticaret yapıyorlar. Bunun sahte parası var. Kapkaççısı var. Böyle şeyler olursa bunların hesabını kim verecek?
Sayın Başkan öncelikle bunları dikkate alsın. Orada insanları paralarını çaldırma korkusuyla yanlarında 2-3 kişiyle geziyorlar. Bir banka ile anlaşılıp, oraya mobil bir şube ya da bir banka görevlisi kısa bir süre için temin ettirilemez mi? Bunlarla uğraşalım. Bırakalım başka işleri.
Sayın Başkan önümüzdeki dönem yapılacak başkanlık seçimi ile ilgili düşüncelerimi ortaya koyduğumu algılamış. Hakikaten o ruh halini anlamakta güçlük çekiyorum. Biz Kastamonu Veteriner Hekimler Odası olarak, Kastamonu’ya bir çivi daha iyi çakacaksa, Kastamonu tarım ve hayvancılığını kim daha ileri seviye taşıyacaksa, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonrada onun yanında olacağız. Veteriner Hekimler Odası seçimleri belki de Kastamonu’daki en şeffaf yapılan seçimlerdir. Oluşan yönetimde yine aynı noktada en şeffaf yönetimdir. Bizim 178 üyemiz var. 2 yılda bir genel kurulumuz olur. Öncesinde istişareler ortaya konur. Buna göre hareket edilir.”