Anadolu’nun ilk devlet liselerinden biri olan Abdurrahmanpaşa Lisesi’ni gezdim önceki gün, adeta baştan sona elden geçmiş mekanlarıyla ışıl ışıl bir manzara ile karşılaştım…
Eğitim-öğretim kurumunun ötesinde şanıyla şöhretiyle tam bir kültür mirası.
Çanakkale Savaşı’nda cepheye koşan ve geri dönmeyen 30 kahraman öğrencinin isimleri okulun hemen girişine yazılmış…
Göğüs kabartıcı, aklı başa getirici, göz yaşartıcı, geleceğe umutlandırıcı.
Üst katta sportif etkinliklerde hak edilmiş kupalar…
Zeki, çevik ve ahlaklı sporculara selam ola.
Sınıflar, koridorlar, salonlar…
Resmen hamarat bir ev kadının eli değmişçesine bahar temizliği.
Pansiyonu gezdim, yemekhanesi misal, 5 yıldızlı otel kıvamında…
Hele yeşil bahçe içindeki havuza bakan odalar var ki, insanın yatılı öğrenci olası geliyor.
Okul bahçesinin bir bölümüne “Eğitim Müzesi” kurulacakmış…
İyi de niye surların içine de, her vatandaşın görebileceği okulun dışarıdaki mekanı üzerine değil. Cumhuriyet Parkı’na bakan yüzde, o havuzlu bahçenin bir kısmına niye düşünülmüyor söz konusu müze?
Saklamak yerine eğitim tarihimizi niye her turistin ilgisine sunmuyoruz?…
Dostlar alışverişte görsün müzesi mi bu?
Abdurrahmanpaşa Lisesi’ni gezdim önceki gün…
Duygulandım.
Okul olması yanında…
Ekoldür hattı zatında.
Yüreklerde yanan meşaledir her daim…
Ayakta dimdik.
•••
Not:
Ünlü ekonomi dergisi Forbes, “İş Yapmak ve Yaşamak İçin En İyi Kentler” araştırmasının sonuçlarını yayınladı…
Şehrimiz 81 vilayet arasında 50’nci sırada yer aldı.
Forbes şehirleri “Yaşanabilirlik, yenilikçilik, ticaret becerisi, üretim potansiyeli ve hizmetlere erişebilirlik” verilerine göre sıraladı…
81 vilayeti ortadan ikiye bölsek, ilimiz bardağın boş tarafında yer aldı.
81 vilayetin ilk yarısının sınıfı geçtiğini varsaysak…
Çaktık.
Kastamonu 50’nci sırada…
Sinop 42.
Bartın 41…
Zonguldak 25.
Evveliyatında “ilçemizdi” desek…
Karabük 20’nci sırada.
Karabük ile aramızda…
30 vilayet var.
Forbes yahut ekonomi ile ilgili diğer dergi yahut araştırma kuruluşlarının bu alanda yayımladıkları sonuçları paylaşıp, her defasında çuvalladığımız dersleri düzeltmek için temennide bulunuyoruz…
Görünen o ki “Garp Cephesi’nde Yeni Bir Şey Yok”.
Ya bir basamak çıkıyoruz…
Ya bir basamak iniyoruz.
Şaşırtmıyoruz…
Standardımızı koruyoruz.