CHP’nin Tosya’da yaptığı Danışma Meclisi Toplantısına katılan Milletvekili Hasan Baltacı, “Vatandaşımız bırakın her günü, her saat fakirleşiyor, yoksullaşıyor. Artık ev geçindirmek her zamankinden daha da zor. Esnafımız isyanlarda. ‘7-8 bin lira elektrik faturası olur mu?’ diye feryat ediyor. Esnaf sattığı mala zam yapmaya utanıyor, ama hükümet esnafa bu faturaları göndermeye utanmıyor. Bu esnaf nasıl ayakta kalacak? Esnaf kepenk kapatırsa, bu ülkenin orta direği nasıl ayakta duracak?” diye konuştu.
CHP Tosya İlçe Danışma Toplantısı hafta sonunda gerçekleştirildi.
Toplantıya CHP Parti Meclisi Üyesi, Karadeniz Masası Koordinatörü ve Kastamonu Milletvekili Hasan Baltacı ile CHP Kastamonu İl Başkanı Hikmet Erbilgin de katıldı.
Toplantı sonrası Tosyalı köy ve mahalle muhtarları ile bir araya gelen Milletvekili Hasan Baltacı, başta yol, su, sağlık, eğitim ve iletişim hizmetleri olmak üzere köy mahallelerin sorunlarını dinledi.
Danışma toplantısı öncesinde ise basına açıklama yapan Baltacı şunu söyledi:
“Ülke olarak zor günlerden geçiyoruz. Ekonomik buhran her geçen gün derinleşiyor. Devlet desteğiyle çarklarını döndürebilen illerden olan Kastamonu’muzda ise bu ekonomik buhran bir kat daha fazla hissediliyor. Yıllık enflasyon rakamları da bunu söylüyor. TÜİK’e göre ülkede yıllık enflasyon yüzde 36,08 ama Kastamonu’da yüzde 41. Öyle bir süreçten geçiyoruz ki hem tarımsal üretimde, hem de sanayi üretiminde büyük zorluklarla karşı karşıya olduğumuz için, hem tarımsal hem de sanayi üretimi ile şehrimizin Kastamonu’muzun lokomotifi olan Tosya’daki sıkıntıda Kastamonu genelinden bir kat fazla. Tosya’nın sorunlarını biliyoruz, Tosya’yı yakından takip ediyoruz. Meclis’te Tosya’ya ve bu sorunlara dikkat çekmeye çalışıyoruz. Tosya’nın yol sorununu biliyoruz. Tosya’nın eğitimde yaşadığı sıkıntıları biliyoruz. Tosya’nın sağlıkta yaşadığı problemleri biliyoruz. Tosyalı kapı üreticisinin taleplerini biliyoruz. Tosyalı pirinç üreticisinin toplulaştırma ve su sorununu biliyoruz. Çözümü için elimizden geleni yapıyoruz, yapmaya devam edeceğiz.
“BU ESNAF NASIL AYAKTA KALACAK?”
“Dediğim gibi, Türkiye ne yazık ki tek adam hükümetinin sebep olduğu derin bir ekonomik buhrandan geçiyor. Diğer yanda yine bu yönetimin ortaya çıkarttığı adaletsizlik, kuralsızlık ve kurumların çöküşü, güzelim ülkemizi nefessiz bırakıyor. Bu ülkede güzel olan, değerli olan, maddi ve manevi her zenginliğimizi, talan edilecek bir ganimet olarak gören, çarpık bir zihniyet iş başında. Bu anlayışın yönettiği ülkemizde, çocuk olmak zor, kadın olmak zor, genç olmak zor, sanatçı olmak zor, öğrenci olmak zor, emekli olmak zor, esnaf olmak zor, işçi olmak zor, ana, baba olmak çok zor. Tüm itirazlarımıza, karşı çıkışlarımıza rağmen getirilen bu tek adam sisteminde vatandaşımız bırakın her günü, her saat fakirleşiyor, yoksullaşıyor. Artık ev geçindirmek her zamankinden daha da zor. Evlere faturalar gelmeye başladı. Ayda 200 kilovatsaat elektrik tüketen, dört kişilik bir ailenin elektrik faturası, bir gecede 183 liradan 309 liraya çıktı. Esnafımız isyanlarda. ‘7-8 bin lira elektrik faturası olur mu?’ diye feryat ediyor. Esnaf sattığı mala zam yapmaya utanıyor, ama hükümet esnafa bu faturaları göndermeye utanmıyor. Bu esnaf nasıl ayakta kalacak? Esnaf kepenk kapatırsa, bu ülkenin orta direği nasıl ayakta duracak? BOTAŞ’ta ‘Kademeli tarifeyle 2,5 milyar metreküp, tasarruf hedefliyoruz’açıklaması yapmış. Bu açıklamanın asıl anlamı ‘Artık daha az ısınıp, daha çok ödeyeceğizdir.’ Bunun anlamı da doğal gaza aynen elektrikte olduğu gibi kademe kademe bir zammın yolda olduğudur. Karadeniz’de doğal gaz bulduk, ‘2023’te bu topraklarda, hiç kimse artık doğal gaza para ödemeyecek’ diyerek, millete gaz verenler bedava gazı bir kenara bıraktılar şimdi millete, kademe kademe doğal gaz zammı yüklemeye hazırlanıyorlar.
“ÇİFTÇİYE DESTEK VERİLMEZSE BÜYÜK BİR GIDA KRİZİYLE KARŞILAŞACAĞIZ”
“Böyle giderse millet yiyecek ekmek bulamayacak. Geçtiğimiz yıl bu zamanlar, bir çuval üre gübresi 93 liraydı. Şimdilerde bir çuval gübrenin fiyatı 650 liralara çıktı. Üre gübrenin fiyatı geçen yıla göre, yüzde 600 artmış. Yine geçen yıl bu zamanlar, çiftçinin traktörünün 110 litrelik mazot deposu, 735 liraya doluyordu. Şimdi bin 523 liraya doluyor. Çiftçi gübre atamıyor. Tarlasını sürmekte zorlanıyor. Çiftçi zaten kışa girerken taban gübresi atamadı. Ürün de kışa zayıf girdi. Bir de üstüne şu ÜRE gübresi de atılamazsa, durum vahim. Çiftçilerimize derhal ilave destek verilmeli. Eğer çiftçiye bu destek verilmezse, çok büyük bir gıda kriziyle karşı karşıya geleceğiz.”