“Güneşi kaçırdım diye göz yaşı dökersen, yıldızları da göremezsin” demiş Tagor.
Kastamonu İlimizde hatta bölgemizde turizmde geç kaldığımızın farkındaydık. Ama yaşam devam ediyordu ve geleceği de yitirmek istemiyorduk. KUZKA’nın çağrısı ile toplanan 60 kişi ilk gün, göz yaşlarımızı silip, yıldızları görmeye odaklandık. Çalıştayın sonunda ise güneşin her sabah yeniden doğduğunu fark edip, bundan sonra kaçırmamak için bireysel, il bazında ve bölge olarak yapmak istediklerimizin heyecanını taşıyorduk.”
Yukarıda kısa bir bölümünü paylaştığım yazım, 2011 yılına ait. Turizm Yazarları Derneği Kastamonu Temsilcisi olarak görev aldığım ve katılımcı olduğum çalıştay, Kastamonu ilinin Daday ilçesinde İksir Hanım Konağı’nda gerçekleşmişti. 8 kişilik guruplar halinde yapılan çalışmaların oturumlarında gruplar değiştirilerek, tüm katılımcılar birbirimizle çalışma imkanımız da oldu. “Kuzey Anadolu’da Turizm Geleceğini Arıyor” çalıştayınakatılan kamu, özel sektör, basın, sivil toplum, ticaret ve sanayi odalarından temsilciler ile üç gün boyunca Kuzey Anadolu bölgesinde turizmin geleceği konuşulmuştu.
Aradan tam on yıl geçti. Bu süreçte çalışmalar, çalıştaylar, paneller, toplantılar yapıldı.Yıllar içinde değişen turizm anlayışı, dört mevsim tatil yapılabilen beldelere daha çok dikkat çekti. Betonla sarmalayan yıldızı bol otellere; çok daha mütevazi ama doğayla baş başa ve ruhları özgür kılan nehir kıyıları, eko turizm merkezlerindeki gerçek köy evleri ya da tarihi dokusunu korumuş kentlerdeki ahşap konaklar alternatif oldu.
2011’deki Kuzey Anadolu Turizm’de Geleceğini Arıyor Çalıştay Raporu, 2017 yılındaki İl Turizm Eylem Planı gibi yapılan tüm toplantıların sonuç bildirgelerinde3ana bölüm başlıkları birbirine çok yakındı. Örneğin; Turizm sektörü ile kesişen tüm alanlarda ortak sorunun yetişmiş eleman eksikliği ve sektördeki ilgili paydaşlara, pazarlama ve satış konularında eğitim verilmesi zorunluluğu ilk maddelerde yer alıyor. Kastamonu’nun turizm varış noktası (destinasyon) olarak turizm imajı oluşturulmasına yönelik tanıtım ve pazarlama faaliyetlerinin eksikliği, İl Turizm master planının olmaması, turizm bilincinin yerel halktaki eksikliği, hava yolları ulaşımının beklenen verimlilikte olmaması, Kastamonu’da eğlence ve dinlenme mekânlarının eksikliği, sahil ilçelerinde doğal plaj oluşumunu sağlayacak mendireklerin yapılmamış olması gibi sorunlar dikkat çekiyor.
Bu kez tarih 22 Şubat 2012 ve Kastamonu Valiliği’nin ev sahipliğinde Turizmin Parlayan Yıldızı Kastamonu Turizm Çalıştayı gerçekleştirildi. İlimizin tarihi, kültürel ve doğal değerlerini turizme kazandırmak amacıyla düzenlenen çalıştayda, Kastamonu’nun turizm yatırımlarında geldiği nokta, bu alanda yapılan çalışmalar ve gelecek hedeflerinin ortaya konulacağı ifade edildi.
KUZKA Genel Sekreteri Dr. Serkan Genç “Kastamonu Turizminin markalaşma süreci”, KÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ömer Küçük “Tabiat Turizmi ve Ormancılık İhtisaslaşma Faailyetleri” konularını irdelediler. Turizm ve Altyapı hakkında ise Kastamonu Belediye Başkanı Op. Dr. Galip Vidinlioğlu ve İl Özel İdaresi Genel Sekreteri İbrahim Çenet bilgi verdiler.
Bunların yanı sıra “Ulusal ve Uluslararası Ağlara Entegrasyon”, “Yatırımcı Gözüyle Turizm”, “İstiklal Yolu 101. yılına Hazırlanıyor” başlıklarının konuşulduğu Çalıştay’da Kayseri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kurtuluş Karamustafa’nın moderatörlüğünde“Turizmde Yeni Trendler” ele alındı.
Turizmin Parlayan Yıldızı Kastamonu Turizm Çalıştayı çok önemli ve değerli. Kastamonu Valisi Avni Çakır’ın, koordinasyon ve uyum içinde çalışmanın önemini vurguladığı kapanış konuşmasındaki sözlerinin gerçekleşmesi ve bu çalıştay ile yeşeren yeni umutların boy vermesini diliyorum. Kastamonu’da daha hızla hareket edip, turizmde yeniden bir ivme yakalamanın günü geldi.
Saçları bir yanda Ilgaz, diğer tarafta Küre Dağları’ndan esen rüzgarla savrulan Kastamonu; sırtını yemyeşil yaylalara dayamış, ayak ucunda uçsuz bucaksız Karadeniz … Ahşap konaklara sinmiş ağaç kokusunu, geçmişten süzülen anıların izlerini taşıyan, büyük ailelerin tadını duyumsatan Kastamonu’da kent dokusu da öne çıkıyor.
Ahmet Haşim; “İnsan, hayatının tatsızlığından ve etrafında görüp bıktığı şeylerin o yorucu alelâdeliğinden bir müddet kurtulabilmek ümidiyle seyahate çıkar. Bu itibarla seyahat ‘harikuladelikler avı’ demektir” diyor.
Harikuladelikler avına çıkanları Kastamonu’nun; dağı, denizi, şelaleleriyle ve konaklar kenti, evliyalar şehri olarak mistik havasıyla konuk etmesi için gerekenlerin yapılacağına dair umudum büyük.
MİNE ÖZGÜR