Kastamonu konaklama olarak bol alternatifli bir şehir haline geldi.
Gelecek olanlara o kadar çok alternatif sunuyor ki Kastamonu.
İlimizde; şehir içi otel, tarihi konak, deniz kenarında otel, şehre yakın ancak şehrin gürültüsündenuzak bir tesis,doğanın içinde bir çiftlik, yürüyüş yapılabilecek, atv ile gezilebilecek, atlara binilebilecek bir yer, bir yayla evi gibi daha birçok alternatif sunarak her tercihe uygun konaklama tesisi bulmak mümkün.
En basitinden deniz kenarında bir otel bulursunuz ancak o il içinde tarihi bir konakta konaklayamazsınız
Hiçbir yerde bu kadar çok alternatifi bir arada bulmak mümkün değil.
Asırlar içinde yaşanmışlıkların manevi duygusu ile ahşap işçiliğinin üst düzeyde yapıldığı ve restorasyonu ile günümüz koşullarında modernize edilmiş ahşap konaklarımızda, hanlarımızda kalırken aynı anda şehrin tarihsel yapısının içinde gezmeniz başka bir ilde mümkün değil.
Hani vardır ya beşi bir yerde Kastamonu ili sınırları içinde bu alternatifler için yirmi beşi bir yerde diyebiliriz.
İlimize gelecek olanların işin içinden gelen biri olarak tanıyanlar ve tanıdıklarımdan nerde konaklayabiliriz diye sorduklarında o kadar çok alternatif sunabiliyorum ki bu da benim için bir gurur kaynağı.
Kaldıkları yerlerden memnun ayrılırken yapılan teşekkürlerden daha sonra konakladıkları yer ile ilgili sosyal paylaşım sitelerinden yaptıkları yorum ve koydukları fotoğraf karelerinden de ayrıca mutlu olmamak elde değil ve aynı zamanda tesislerinde reklamı.
Artık konaklama tesislerinden restoranlara kadar bu işi gerçekten çok iyi yapan işletmeler mevcut.
Peki, bu işletmelerin kaliteli sayılması için çok lüks olması mı gerekiyor? Çok lüks olması gerekmiyor özgün ve karakterli olmasının yanısıra çok iyi de yönetilmesi gerekiyor.
İyi yönetilmesi için ise iyi bir kadronun olması ve müşteri odaklı çalışılması gerekiyor.
Yaza yaza parmaklarımda derman kalmadı bazı restoran ve konaklama tesislerimizin işyerlerine özgü kıyafetleri olması lazım görüyorum ki daha hala birkaç yerde müşterimi garson mu ayıramadığım kişiler bulunmakta.
Ne olur bulunduğunuz mekana ait bir kıyafet içinde olun ki gelenler orada çalıştığınız ve oraya ait olduğunuzu ayırabilsinler ki bir isteklerinde bir siparişlerinde sizi çağırabilsinler, ancak sipariş almaya gelindiğinde bilebiliyoruz.
Alıyoruz ama çalışan durmuyor bu sefer kıyafetler yeni gelene olmuyor demek işin içinden kolay sıyrılmaktır, çalışan durmuyorsa suçu biraz kendiniz de arayın lütfen.
Bir gömlek üzerine bir logonuzun veya adınızın olduğu bir önlükte mi size maliyet açısından ağır geliyor, hiç hoş olmuyor bunu bilesiniz.
Ayrıca çalışanların yöreye ait kültürel ve tarihsel bilgilerinin olması, bir restoranda yapılan yemek sorulduğunda doğru anlatması gerekiyor.
Kastamonu gastronomi olarak da oldukça öne çıktı bu yöresel lezzetler kadar sunum ve sunan da çok önemli surat asmadan, samimiyetsiz davranmadan, işinizi severek yapıyorsanız, müşteri odaklı iseniz, müşteriye karşı ses tonunuzu ayarlayıp iyi dinleyebiliyorsanız hem siz hem çalıştığınız yer başarıya ulaşacaktır.
Sizler başarılı oldukça hem siz hem Kastamonu kazanacaktır.
Türk dünyası Kültür Başkenti olmanın avantajlarının sadece 2018 için değil gelecek olan yıllara da yayılması için yaşanan bu yoğunluğun dikkatli değerlendirilmesi gerekiyor.
Gelenlerin memnuniyeti gelecek olanların teminatıdır.
Bülend Çadırcıoğlu