Ülkemiz turizm çeşitliliği açısından bakıldığında ender ülkelerden biri.
Kastamonu ise tarihi-kültürel yapısı fauna ve florası ile bu turizm çeşitliliğinin birçoğunu barındırma özelliklerine sahip bir şehir.
Ancak burada bir veya iki turizm alternatifini ön plana çıkarmak elindeki imkanları düşününce turizmin doğasına aykırı, sadece inanç ve gastronomi üzerinden bir yerlere gelebilmek için çaba harcamak çok güzel de bu kadar turizm çeşitliliği bulunan Kastamonu’ya da istenilen ölçülerde bir şey kazandırmayacaktır.
Burada klasik olan her yerde belirtilen turizm çeşitlerini anlatmamamıza gerek yok sadece özellikle vurgulanan 15 çeşit kadar turizm alternatifinin yanında aslında araştırmalara göre 200 çeşit turizm alternatifi başlıklar halinde sıralanabilir.
Kastamonu’da ise mağara turizmden dağcılığa, kış turizmden deniz turizmine, inanç turizmden karavan turizmine, çiftlik turizminden yayla turizmine kadar birçok alternatiften bahsedilebilir.
Her alternatif turizmin kendine ait bir alıcısı bulunmaktadır. Tanıtım ve reklamın yanındaturizm çeşitleri içinden biriyle ilgili geleceklerin neyi görmek ve bulmak istediklerinin çok iyi bilinmesi ve ihtiyaçlarına karşılık bulabilmesidir.
Örneğin bir kanyon veya şelale gezisi yapacak olan ziyaretçilerin bu bölgeye yaptıkları gezi sırasında ihtiyaçlarını karşılayabilecek molalar verip oturup sohbet edebileceği bir nefes molası vererek bir bardak çayını yudumlayacağı tesisler olmak zorundadır.
Karavan turizmi ve çadır turizmi açısından da Kastamonu önemli bir bölge haline gelebilir yeter ki alt yapı bu alternatifler için hazırlanabilsin.
Seyahat etmek isteyenler görmek istedikleri yerlerin konaklamasından gezilecek yerlerine kadar hertürlü bilgilerine artık günümüz imkanları içerisinde kolaylıkla ulaşabiliyor, bu nedenle yanlış tanıtım bir defa geleceklerin tekrar gelmelerini engeller.
Gelenlerin memnuniyeti ise yöre için en büyük reklamdır.
Gezmeyi,seyahat etmeyi çok severek doğal güzellikleri, günlük yaşamı, kültürel ve folklorik özellikleri göz önünde bulundurarak geziler için çabucak organize olabilen fotoğraf dernekleri veya grupları turizm alternatifleri içinde gittikleri yörelere maddi manevi kazanç sağlamaktadırlar.
Foto safari veya fotoğraf gezisi adı altında iyi bir çalışma ve organizasyonla ulusal veya uluslararası birçok etkinlik inanıyorum ki ilimize katkı sağlayacaktır.
Bunun örnekleri daha önceki yıllarda yaşanmıştır.
Fotoğraf çeken gezer gezen de fotoğraf çeker. Bu çektikleri ve memnun ayrıldıkları yerlerin fotolarını ise birçok sosyal paylaşım platformlarında yayınlar görülen bu fotoğraflar ise milyonlarca kişiye ulaşarak merak ve ilgi uyandırır.
Artık fotoğraf meraklılarının en çok seyahat ettikleri yerler arasında bulunan Kapadokya, Safranbolu vb. yerler fotoğrafçılar için tükendi yeni yerler yeni arayışlar peşindeler.
Bu arayışlar için alternatif gezi rotası ise Kastamonu, bu konu ile ilgili olarak da bu işi yapanlar zaten elinizin altında sadece görmek, örgütlemek ve işi erbaplarına teslim etmek, destek olmak ve ellerinden tutmak gerekiyor.
Desteklendikleri takdirde başarılı olup bu konuda ilimizi ziyarete gelenlerin sayısında bir artış olacağı konusunda oldukça iddialıyım.
Seyahat acentelerinin Batı karadeniz turları içerisinde göstererek saatlik ilimize uğradığı veya es geçtiği turistleri daha hala nasıl olsa bir gün gelecekler diye beklemeye devam edersek giden ve dönmeyen sevgilisini eli başında camda bekleyenler gibi öyle daha uzaklara bakar dururuz.
Gün bekleme ve vakit harcama günü değildir hele Kastamonu “2018 Türk Dünyası Kültür Başkenti” seçilmişken vakit az yapılacak iş çoktur.
Bülend Çadırcıoğlu