Kastamonu Turizm ve Otelciler Derneği (KASTOD) Başkanı Mustafa Gün ve Başkan Yardımcısı ve aynı zamanda Kastamonu Turizm Endüstri İşletmeciliği Birliği Başkanı Cem Dilimel Kastamonu turizmi ve gündemdeki konuları düzenledikleri basın toplantısında değerlendirdi.
Gün eleştiri ağırlıklı konuşmasında, turizm adına Kastamonu’da yapılanları “eski tas, eski hamam” olarak tanımlarken, Dilimel ise yeni kültür rotası ile ilgili çalışmaları ön plana çıkardı.
KASTOD Başkanı Mustafa Gün, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı (Emitt) konusu olsun, Kastamonu, otelcilik konusu olsun, diğer bazı konular olsun bir insan kendisini geliştiremediği müddetçe, yenilikleri ön plana çıkaramadığı müddetçe hiç bir yere varamaz.
Biz eski tas, eski hamam hala Turizm Müdürlüğü’nde devam ettiğimiz müddetçe ilimizde hiç bir şey olmaz. Bunda üç sene önce, hata daha fazla sene ne isek bugün de aynıyız. Bu şekilde Kastamonu olarak bir yere varamayacağımızı düşünüyorum. Bir toplantı, bir turizmle ilgili olay olduğu zaman sadece belirli bir kesimdeki insanların değil, bütün otelcilerin, bütün derneklerin, bütün sivil toplum örgütlerinin ve bu konuda emek sarf eden heyecanlanan ve çalışmak isteyen herkesin de davet edilmesi gerektiğini düşünüyorum.
Kastamonu’da benim başıma gelen iki olayı anlatayım. Biz Emitt Fuarına otel olarak da, dernek olarak da davet edilmedim. Böyle bir şeyin hazırlığından, Kastamonu Seyahat Acenteleri üzerinden haberim oldu, Kastamonu’da bir iş yapılacaksa istişare yolu ile yapılmalıdır. Şunu söyledik: Biz standartları bozalım, diğer illerin, diğer belediyelerinin, diğer turizm acentelerinin girdiği gibi biz de kendimize bir stant yapalım dedik. Her sene tamam denildi, seneye bunu böyle yapalım bu sene artık yetişmez önümüzdeki seneye hazırlık yapmamız lazım yeri bu seneden tutmamız denildi ve hiçbir sene böyle bir şey olmadı. Kastamonu’da turizm açısından çok farklı adımlar atılabileceğini düşünüyorum. Örneğin bir toplantıya gidiyoruz, toplantıda şartlar belli, oluşum belli, gelecek belli, gidecek belli. Bunu böyle yaptık, şu şöyle oldu, tamam mı tamam veya değil mi değil, sadece dediklerini onaylatmaya çalışıyorlar. Hiçbir şekilde fikir alışverişi yok. Biz bunları her zaman söylüyoruz. Biz bu tabuları yıkıp, ön plana çıkarılması gereken yeni fikirlerin olması gerektiğini düşünüyoruz.
EMITT Turizm Fuarı’na katılımın azlığı bazı yerlerde dikkat çekiyor. Fuara kimse çağrılmadı, bir tane otelci çağırılmadı. Sadece turizm belgeli otelciler çağırıldı. Onun haricinde dernek yoktu, KUZKA (Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı) bile yoktu. Kısacası bu durum “Özür dileriz bir yanlışlık olmuş’’ diye geçiştirilebilecek bir olay değil.
Davet edilmeyen bir yere kimse gitmez. Davet edilenlerin de fikirleri alınmıyor onay mercii kullanılıyor. Buradaki insanların hiçbiri onay mercii değil, buraya çağırılan insanların her biri ticaretle uğraşan, sermaye sahibi, kafa yapısı olarak turizmle uğraşan insanlardır.
Kastamonu’da benim bu işlere ilgimin azalmasının, değişim ruhunun yakalanamamasından kaynaklandığını düşünüyorum. Biz hala değişimin ne olduğunu bilmiyoruz. Bir sene bir şeyi yapmışız, 20 sene aynı şeyin peşinden gitmişiz. Bu devirde yılda 5 defa konsept değişiyor ama biz daha aynı konseptteyiz.
Bu söylediklerim sadece benim yapabileceğim şeyler değil Turizm Bakanlığı’yla koordineye geçilebilir. İstekler ve çabalar dile getirebilir. Sadece bir dernek çalışmasıyla bunların başarılabilmesi mümkün değildir. Derneğin haricinde belediye, Ticaret Odası, Turizm Müdürlüğü, esnaf birlikleri, üniversite, basın, MUSİAD, siyaset ve siyasetin vekilleri hep birlikte olmalı ve tek ses çıkarmalı diye düşünüyorum. Bu işler ite kaka bir Kastamonu birliği dayanışması değil de daha çok gönülden, sorumlulukla, şevkle ve neşeyle olmalıdır.
Kastamonu’da turizm bir yerlere geldi mi. Çok güzel güzel yerlere geldi. Önümüzdeki dönem bir yerlere gidecek mi? Çok güzel yerlere gidecek. Biz istiyoruz ki, bu durum hızlı olsun. Bunun için Turizm Bakanlığı’nın kapısını aşındırmamız gereklidir. Kastamonu’nun turizm yatırımı açısından bir Antalya veya Nevşehir kadar olmasa bile turizm yatırımları teşviklerinden yararlanası için gerekli girişimlerin sağlanması gerektiğini düşünüyorum. Vekillerimizle birlikte bu işi hep beraber çözebiliriz diye düşünüyorum. Mümkün olduğunca birlik beraberlik içinde olmamız şarttır. Biz küçük işlerle, küçük hedeflerle, günü kurtarmak için çaba sarf etmemeliyiz. Kastamonu’nun diğer illerden nesi eksik? Onlardan fazlası var ama hala istenen yolu alamamanın, istenen konuma gelememenin sıkıntılarını yaşıyoruz. Artık bizler, STK’lar, Kastamonu ile ilgili komitemizi, heyetimizi kurarak yol haritamızı, kısa ve uzun vadede neler, ne gibi proje ve çalışmalar yapılacağını halletmeliyiz, bu komite ve heyetin yol haritasına çalışmasına da her gelen vali, milletvekili, belediye başkanı ve diğerleri de uymalı. Kastamonu hedeflerine katkı ve destek vermelib Kastamonu için her yeni gelenle yeniden işe başlanmamalı, bu oluşturulacak komite ile de birlikte hareket edilmelidir. Yoksa ki biz hala 5 sene de ,10-20 sene de çaba sarf etsek hedeflerimize ulaşamayız. Artık bu aynı tas, aynı hamam günlerini yaşamamak için bu söylediklerimizi bir an önce yapmalıyız.”
Başkan Gün, konuşmasında, Kastamonu Günleri’nin, Kastamonu’da yapılaması gerektiğini, diğer illerde yapılan organizasyonların Kastamonu’yu doğru bir şekilde temsil etmediğini ve Kastamonu’ya da bir fayda sağlamadığını dile getirirken, bu durumun diğer illerden gelecek turistlerin Kastamonu’da ağırlanmasıyla mümkün olabileceğini, Kastamonu’nun tanıtımı, için bunun gerekliği olduğunu ve bu öneriyi gerçekleştirebilmek için diğer illerdeki temsilciklerimize büyük görev düştüğünü de ifade etti.
Gün şöyle devam etti:
“Gurbetçi memleketinin görmek istiyor, Kastamonu’ya gelmek istiyor. Kastamonu Günleri ile de bunun önünü açalım. Büyükşehirlerdeki belediyeler de ulaşım konusunda yardımcı oluyorlar. Hemşerilerimiz bu sayede yanlarına başkalarını da alarak ilimize gelirler, bu vesile ile illerinde, ilçelerinde ve köylerindeki evlerinde de kalırlar, bu sayede Kastamonu ekonomisi kalkınır, küçüklükten il dışına gitmiş yeni nesiller de memleketlerini, ata topraklarını görürler. Bunu için Kastamonu Günleri güzel bir organizasyon ve etkinliklerle her sene ayrı yani Hz. Pir Günleri, Çekme Helvası Günleri, Ahşap Günleri, Kale Günleri, Kuyu Kebabı Günleri, Doğa Günleri gibi değişik Kastamonu Günleri yapılarak hemşerilerimiz ve yabancılar ilimize getirilmeli. Kastamonu’da değerlerimiz çok. Bu değerlerimizi her sene ayrı bir konu ile Kastamonu Günlerini Kastamonu’da yapmalıyız. ”
Cem Dilimel’in değerlendirmesi
Kastamonu Turizm ve Otelciler Derneği Başkan Yardımcısı ve Kastamonu Turizm Endistrisi İşletmecileri Birliği Derneği Başkanı Cem Dilimel de, şöyle konuştu:
“Turizmcinin en büyük gayelerinden birisi, umudu… Turizmciler olarak bizler hayal satıp hayal alıyoruz. Bundan dolaylı geleceğe ve Kastamonu’ya turizm yatırımı açısından ilerleyeceğine, yakın zamanda belirli bir yere geleceğinden de çok umutluyum.
Yaşanılan 15 Temmuz gibi adını bile hatırlamak istemediğimiz, nahoş olaylı o günden dolaylı herkes tatil planlarını tamamen iptal etti ve bir kısmı da erteledi. Önümüzdeki günlerde inşallah Ilgaz Tünelinin açılması ile beraber çok misafirler alıp 2017 yazına da turizmde çok değişik yüzler, kaliteli misafirlerle ile doygunluk noktasına ulaşmış misafirler ile geleceğimizin umudu içeresindeyim. 2016 yılında yaşanan olaylar turizm büyük bir sekteye uğrattı. Kastamonu olarak çok büyük bir yara almadık. Bu demek oluyor ki, 2015 yılında konaklama sayısı toplam 407 bin iken bunlardan yabancı turist sayısı 7 bin 288 bin kişi konaklama yaptı, 2016 yılında ise 436 bin kişi Kastamonu’da konaklama yaptı. 2017 ilk çeyreğinde Türkiye turizmi hala nerede olduğunu tartışır durumda ve ümitlerini yitirmemek için ayakta duruyorlar. Biz hala Kastamonu’da turizm konuşabiliyoruz ve önümüzdeki günlerde neler yapacağımızı hazırlamaya çalışıyoruz. Kastamonu halkı doğuştan turizmcidir. Misafir ağırlamayı bilen ilimiz kadar hiç bir ilin de olduğunu zannetmiyorum. Kastamonu halkının misafiri hiç eksik olmaz .”
Dilimel, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Türkiye’de 17, Kastamonu’da ise iki tane olan kültür rotasına bir tanesine daha eklemeyi çok istiyoruz. Şeyh Şaban-ı Veli Vakfı ile ortak hazırladığımız proje ile eşsiz çalışmamızı bitirip Bakanlığa sunmak için çalışmalarımızı başlattık. Bunu da Şeyh Şaban-ı Veli Huzur, Birlik ve Aydınlanma Kültür Rotası olacak. Kastamonumuza gelen herkes doğa ve kültürünü görmek istediği kadar inancını, tarihi mekanlarını ve evliyalarınızda görmek istiyordu. Bunun için de herkesin her türlü turizm hareketini yapabileceği birlik ve beraberlik içinde inanç turizm yer alması gerektiğini biliyoruz. Şeyh Şaban-ı Veli’nin doğmuş olduğu Hanönü Köyü’nden, Hanönü’ye, Taşköprü’ye, Kastamonu’ya, Bolu’ya, buradan da İstanbul’daki medresesine kadar büyük bir kültür yolu olacak. Bu Kültür rotamızı 580 kilometrelik bir etapta Türkiye’nin 18’ncisi ve en büyük kültür rotalarından bir tanesini yapmayı da arzuluyoruz. Sivil Toplum Örgütleri proje yarışmasında Şeyh Şaban-ı Veli Huzur, Birlik ve Aydınlanma Rotası ile yarışmaya girip büyük bir onursal ödül alacağını, yerel başkanlar tarafından şahsıma söylendi. Bunun için ayrı sevinçliyiz. Kastamonu’da bulunan değerlerimizi ön plana çıkarttık, bunu aşama aşama geliştirip yapacağız, emin adımlarla giderek turizmin daha iyi yerlere geldiğini görmekteyiz. Turizmde gelişen iller ve yörelerde bunu böyle başarmışlar, biz de İnşallah Kastamonu’yu turizmde istenen seviyeye emin adımlarla getireceğiz.”