Hep bir acelen vardı…
El attığın her işi yaparken…
Dostlarının yardımına koşarken…
Yüreğinde damıttığın sevgiyi paylaşırken…
Hep bir acelen vardı…
●●●
Göztepe SSK Hastanesi’nin koridorlarında şifa arayanların derdine tam 38 yıl boyunca derman olmaya çalışırken…
Hele derman arayan bir Araçlı…
Bir Kastamonulu’ysa…
İçindeki insan sevgisini memleket sevdanla harmanlayarak…
Hep koştun…
Koştun…
Koştun…
●●●
On dört yıl önce, Babam’dan sonra Annem’i de kaybettiğimde…
“Ne Annem kaldı, ne Babam” diyerek gözyaşı dökerken…
Elimi tutup:
“Biz varız ya!” deyişini hiç unutmadım.
Hep yanımda hissettim varlığını…
Kayınpederim’din ama…
Babam oldun o günden sonra…
●●●
Daha 70’indeydin oysa…
Sessiz, sakin…
Ve huzur dolu yaşlanışını…
Bastonlu günlerde tonton halinle sonsuz sevgini dağıtışını izlemeyi hayâl etmiştik…
Bak işte yine acele ettin.
●●●
On dört yıl önce tuttuğun elimle, elini tutarak…
İnsanlığın üzerine bir kâbus gibi çöken o uğursuz hastalıkla, kanserle on ay boyunca el ele mücadele ettik…
Buraya kadarmış.
Ne diyelim, takdir-i ilâhi…
●●●
Seni hep sevdik…
Hem de çok sevdik…
●●●
Güle güle Baba…
Mekânın cennet olsun…
Mehmet Yücel