- CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin dünkü grup toplantısında, İstanbul’da düzenlenen ve kendilerinin de katıldığı Kastamonu tanıtım günlerinde KAS-DER’den gelen talep üzerine verdiği sözü tuttuklarını ve Kastamonu’ya gazilik unvanı verilmesi amacıyla Meclis’e kanun teklifi verdiklerini açıkladı.
- Meclis’te yer alan tüm partilere bu kanun teklifini desteklemeleri çağrısında bulunan Kılıçdaroğlu, “Kastamonu’ya gazilik unvanı verilmesi bu ilimizin hak ettiği bir unvandır. Umuyorum parlamentoda hiç bir ayrım yapmaksızın, bütün milletvekilleri Kastamonu’ya elbirliğiyle gönül birliğiyle gazilik unvanını verirler” dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin dünkü grup toplantısında, İstanbul’da düzenlenen ve kendilerinin de katıldığı Kastamonu tanıtım günlerinde KAS-DER’den gelen talep üzerine verdiği sözü tuttuklarını ve Kastamonu’ya gazilik unvanı verilmesi amacıyla Meclis’e kanun teklifi verdiklerini açıkladı.
Kılıçdaroğlu, grup toplantısında yaptığı bu açıklamada şunları söyledi:
“Kastamonuluların İstanbul’da günleri vardı ona katıldım. Kastamonulular çalışkan insanlar. Milli Kurtuluş Savaşı’nda, gerçekten de savaşın başarısı için büyük mücadele veren insanlar. Kadınıyla kızıyla, erkeğiyle yaşlısıyla birlikte mücadele ettiler.
İstiklâl Yolu diye bir yolumuz var. İnebolu’dan başlayıp Ankara’ya uzanan İstiklâl Yolu.
O yol, Milli Kurtuluş Savaşı’nda hayatını kaybeden şehitlerimize ve gazilerimize silah götüren bir yoldu. O nedenle adı İstiklâl Yolu.
Dolayısıyla Kastamonu’nun bizim tarihimizde önemli bir yeri var.
O toplantıya katıldığımda KAS-DER’in sayın genel başkanı dedi ki, ‘Neden bize gazilik unvanı verilmiyor? Biz de Milli Kurtuluş Savaşı’nın en kilit konumundaydık. Ve bizler de kadınımızla kızımızla, yaşlımızla gencimizle silah taşıdık, omuzlarımızda taşıdık’ dedi.
Ben de onlara söz verdim: ‘Kastamonu’ya gazilik unvanının verilmesiyle ilgili kanun teklifini vereceğim’ dedim. Ve o kanun teklifini verdik.
Şimdi buradan bütün siyasi partilere çağrıda bulunuyorum:
Kastamonu böyle bir beklenti içindeyse TBMM üyelerine düşen bir görev vardır.
Kastamonuluların hakkını Kastamonu’ya teslim edelim.
Gelin hep beraber elimizi kaldıralım, Kastamonu’ya gazilik unvanını verelim.
Mustafa Kemal Atatürk’ün söylediği çok önemli bir cümle var, diyor ki: ‘Gözüm Dumlupınar’da, Sakarya’da; kulağım İnebolu’da’ diyor.
Çünkü, bir taraftan çarpışma olurken, bir taraftan şehitler verilirken, bir taraftan gazilerimiz olurken, ‘Ama kulağım İnebolu’da’ diyor. ‘Oradan gelecek silahlarda’ diyor.
O nedenle Kastamonu’ya gazilik unvanı verilmesi bu ilimizin hak ettiği bir unvandır. Umuyorum parlamentoda hiç bir ayrım yapmaksızın, bütün milletvekilleri Kastamonu’ya elbirliğiyle gönül birliğiyle gazilik unvanını verirler.”
—————————
CHP Kastamonu Milletvekili Hasan Baltacı tarafından hazırlanan kanun teklifinin gerekçesi şöyle:
“Kastamonu ili, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş ve kurtuluşu döneminde hiç işgale uğramamasına rağmen nüfus bazında en çok şehidi veren, mütareke sonrasında işgale uğrayan bölgeler arasında bulunmamasına rağmen, Millî Mücadele’nin teşkilatlanması aşamasında, Kuva-yiMilliye’nin yanında yer alarak Millî Mücadeleyi destekleyen ilk vilayetlerden biri olmuştur. Mütarekenin hemen akabinde Millî Teşkilatlanmaya gidilmiş, kısa sürede Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nin Kastamonu Şubesi kurulmuş, Kastamonu ve havalisi askerî teşkilatlanması tamamlanmış, tertiplenen mitingler ile millî heyecan her zaman için zinde tutulmuş, basın-yayın faaliyetleri ile halk gelişmekte olan olaylar hakkında zamanında bilgilendirilmiştir.
KASTAMONUMUZ ŞÜPHESİZ
‘GAZİ’ UNVANI İLE
ŞEREFLENDİRİLMEYİ
HAK ETMEKTEDİR”
İşgal görmemesine rağmen Çanakkale Savaşı’nda en çok şehit veren dördüncü il Kastamonu olmuştur. Bursa, Balıkesir ve Konya’dan sonra Kastamonu 2 bin 425 şehitle Çanakkale’de en çok şehit veren illerin başında yer almıştır. Kastamonu Çanakkale Savaşı’nda Çanakkale Savaşı’nda en çok şehit veren köy Kastamonu’nun Araç ilçesine bağlı Güzlük köyüdür. 25 şehit vermiştir. Kastamonu’nun Küre ilçesine bağlı Dere Köyü, bütün erkeklerini Birinci Dünya Savaşı, Çanakkale ve Kurtuluş Savaşı’nda şehit vermiştir. Cepheye giden köyün erkeklerinden hiçbiri geri dönmediği için köy Ersizler Dere adını almıştır. Gazi, Şanlı ve Kahraman sıfatları ile onurlandırılan Antep, Urfa ve Maraş illerimizin milli mücadeleye olan katkıları her zaman takdir edilmekle birlikte; hiç işgale uğramamasına rağmen bu üç ilimizin toplamından daha fazla şehit vermiş olan Kastamonu’muz da şüphesiz “gazi” unvanı ile şereflendirilmeyi hak etmektedir. Çanakkale Türküsü olarak bilinen ve “Çanakkale içinde vurdular beni” diye başlayan türkünün Kastamonu kaynaklı olması Kastamonulu şehit sayısının fazlalığını belirten diğer bir göstergedir.
İSTİKLÂL YOLU
ÖNEMLİ BİR İŞLEVİ
YERİNE GETİRMİŞTİR
Anadolu’da açılan ilk devlet lisesi olan Kastamonu Abdurrahmanpaşa Lisesi, 1911 yılında 64 muzun verirken 1916, 1917 yıllarında öğrencileri Çanakkale Savaşı için cepheye gittiği için hiç mezun verememiştir. Kurtuluş Savaşı’nda Kastamonu sadece cephede değil, cephenin gerisinde kalanlarla da ailece savaş vermiştir. Cephelerin ihtiyaç duyduğu cephanenin Anadolu içlerine ve cephelere sevkinde Kastamonu’nun sahil ilçesi İnebolu’dan Ankara’ya uzanan yol güzergâhı (İstiklâl Yolu) önemli bir işlevi yerine getirmiştir. 344 kilometre uzunluğunda coğrafi olarak zorlu bir güzergâhtan oluşan İnebolu, Kastamonu, Ilgaz, Çankırı, Kalecik, Ankara hattı; İstiklal Savaşı’nın cephe gerisindeki en önemli lojistik yolu olmuştur. Bu yoldan batı cephesindeki savaşın kaderini etkileyecek kadar silah ve cephane taşınmıştır. Bu silah ve cephaneleri acılarını vatanın kurtuluşuna değişmeyen Kastamonu’nun kadınları ve yaşlıları kağnılarla taşımışlardır. Kastamonu’daki bu fedakârlıkları bilen Fransız bir gazetecinin haberine attığı “Kağnı kamyonu yendi” manşeti Kastamonu’nun Dünya tarihine düştüğü en önemi nottur. Bu gerçeği Başkumandan Mustafa Kemal’in “Gözüm Sakarya’da, Dumlupınar’da; Kulağım İnebolu’da” sözü yeterince anlatmaktadır.
BÜTÜN TÜRKİYE’NİN
KASTAMONU’YA
VEFA BORCU VARDIR
“Cephane taşırken donarak şehit olan Şerife Bacı, erkek kılığına girerek düşmanla savaşan Halime Çavuş, Kastamonu’nun tarihteki yerini alan kadın kahramanlarıdır. İlk Türk Kadın Mitingini, Anadolu’nun işgalini protesto etmek amacıyla Zekiye Hanım’ın öncülüğünde Kastamonulu kadınlar düzenlemiştir. Millî mücadelede Kastamonu basınının ve cemiyetlerinin faaliyetleri halkın ve askerlerimizin moral kaynağı olmuştur. İstiklâl Marşımızın ilk okunduğu şehir olan Kastamonu’nun Açıksöz Gazetesi de İstiklâl Marşımızın ilk basıldığı mecmua olarak tarihteki yerini almıştır. Mehmet Akif Ersoy milli mücadele yıllarında halkın içindeki manevi duyguları ateşlemek için Kastamonu Nasrullah Camii’nde vaaz vermiş, iki ay Kastamonu’da kalmıştır. Kastamonu’nun ve İnebolu Limanının Kurtuluş Savaşındaki stratejik önemi savaş için her türlü malzemenin Ankara’ya ve Anadolu’ya ulaşmasında bir köprü görevi kurmasıdır. İnebolu halkının çabaları ve gayretleri nedeniyle 9 Nisan 1924 tarihinde TBMM kararı ile İstiklal Madalyası almaya hak kazanmış iki ilimizle beraber tek ilçe Kastamonu’nun İnebolu ilçesidir. Bu özelliği ile Kastamonu bütün bir Millî Mücadele süresince Anadolu’nun dünyaya açılan bir kapısı görevini görmüştür. Kastamonu Trablusgarp, Balkan Savaşları ve I. Dünya Savaşı’nda olduğu gibi Millî Mücadele Dönemi’nde de memleket cephelere asker göndererek, bağımsızlığın kazanılmasında önemli rol oynamıştır. Bugün Kastamonu Milli Mücadele tarihimizde, “Şehitler Diyarı” olarak, haklı bir övünç ve gurur kaynağını taşımaktadır. Bütün Türkiye’nin Kastamonu’ya vefa borcu vardır. Kanun Teklifi ile Kastamonuluların özellikle Millî Mücadele döneminde gösterdiği kahramanlığı gelecek nesillere aktarmak, binlerce şehit ve gazimizin hatıralarını canlı tutmak, Kastamonuluların topyekûn gösterdiği kahramanlığı yeniden tescil etmek maksadıyla Kastamonu ilimize “Gazi” unvanı verilerek adının “Gazikastamonu” olarak değiştirilmesi amaçlanmaktadır.”