Sabancı ve Koç Üniversitesi ortaklaşa yaptıkları çalışmada “Türkiye’de ve Dünyada Vatandaşlık” raporunda ülkemizde gazete okuru profili ortaya çıkarıldı. Buna göre 13 Şubat – 6 Nisan 2015 tarihleri arasında 58 ilde bin 509 denekle yüz yüze görüşülerek yapılan çalışmada yurttaşlıkla ilgili konular yanında “gazete okurluğu” da araştırıldı.
Yine acı bir gerçekle yüzyüzeyiz:
Raporda yurttaşlarımızın yüzde 20’si her gün… Yüzde 16’si haftada 3-4 kez gazete okuyor.
Geriye kalan yüzde 64?.. Gazete okumayan çok büyük bir grup…
Televizyona ilgi daha fazla… Bu gruptan yüzde 61’i her gün, yüzde 17’si ise haftada 3-4 kez televizyonda siyasi haber izliyor.
Bu rakamları genel nüfusu 70 küsür milyon olan ülkemiz için iç açıcı olduğunu söyleyemeyiz. Gözlemlediğim kadarıyla gazete okurlarının çoğunluğunu yaşlı ve orta yaş grubu oluşturuyor. Bu grubun gençlik döneminden gelen gazete okuma alışkanlığından/tiryakiliğinden kopması kolay değil. Kendi üzerimden örneklersem, her gün 3-5 gazeteyi alıp okumadan rahat edemem, belli gazeteleri alıp okumazsam üzerimde bir eksiklik varmış gibi duyarım.
Yaşlılar için belli bir gazete okurluğu vazgeçilmez, terk edilmez bir tiryakilik…
Ama genç kuşak için böyle değil… Haklılar da… Çünkü ellerindeki en çağdaş telefonlarla istedikleri gazeteyi istedikleri zaman okuyabilme olanakları var.
Benim de var, ama gazeteyi/dergiyi elimde tutma/görme tiryakiliğim gençler gibi davranmama engel oluyor. Gazeteyi kağıt üzerinden okuma alışkanlığı olanların giderek azalacağı, biteceği – ne yazık ki- gerçek… O zaman geleceğin -ki Batı’da çoktan başladı- sanal ortam okurluğu daha da yaygınlaştığında günümüz gazetelerinin kimi önemli tarihlere ilişkin sayılarının ne denli antik değer kazanacağını bir düşünür müsünüz?
Bugünden görünen bir risk/tehlike de var ortada… Gelecekte günümüzün gazete/dergi basımı yapılan devasa rotatiflerinin “pabuca dama atılacak!”
Gazete/dergi basımı için böylesine milyonlar/milyarlar harcanması da gerekmeyecek…
Ne mi olacak? Sanal ortamın kolaylıklarını en iyi kullananlar ön plana çıkacak, tanınan olanaklardan/imkanlardan parsayı toplayan taraf olacak…
Hemen belirtelim ki, geleceğin gazeteciliği öyle herkesin bakraçlarını ajansların haber musluklarından doldurup servis etmekle olmayacak… Ajanslar çok önem kazanacak… Derledikleri özel haberleri abonesi olan gazetelere/dergilere anında servis ettiği kadar özel/resmi kurumlara da sanal ortamda dağıtabilecek.
Bunun için ” herkes birer muhabir” gibi görev yapıp yaşadığı bir olayı anında ajansa ilettiğinde çok hızlı bir iletişim dönemi bizde de başlamış olacak… Batı’da bu uygulama çoktan Başlamış bulunuyor. “Herkes bir muhabir” gibi… Yaşanan olaylar anında cebinizdeki cep telefonuyla dünyada servis etme durumu…
Dünya gazeteciliği bu gelişmeye doğru giderken kimi gazetelerin bu konuda ön çalışmalar yaptığını duyuyoruz.
Eskiden olduğu gibi… Şimdi de teknolojiyi erken ve yerinde/zamanında kullanan kazanacak…
Benim gibi gazeteyi bizzat elinde tutarak okuma alışkanlığı olanlar üzülecek ama ne yaparsın ki, çağla birlikte pek çok teknolojik gelişmeler de birbirini izliyor.
•••
Gazete/dergi okur sayımızın yeni dönemde çok daha artacağını düşünüyorum.