Eski Kastamonu Milletvekili Fethi Acar, Yenişafak gazetesine yaptığı açıklamada 27 Mayıs 1960 darbesinin darbelerin tarlası olduğunu belirterek “15 Temmuz da bu tarlanın ürünüdür. 1980 darbesinden sonra FETÖ, TSK’da yuvalandı. Fetullah Gülen’in darbecilerle ilişkisi 1961 yılına dayanıyor. Cemal Gürsel 27 Mayıs 1960 darbesinden sonra Gülen’le temas kuruyor. Gülen darbecilerin kucağında yetişti” dedi.
1977-1980 arasında Adalet Partisi (AP) Kastamonu Milletvekili Fethi Acar, Yenişafak gazetesine darbeler konusunda yaptığı açıklamalarda, 12 Eylül 1980 darbesinin bir sonuç olduğunu söyledi, “Türkiye’nin darbeler sayfası 27 Mayıs 1960 ile başladı. Türkiye’de irili ufaklı 30’a yakın darbe gerçekleşti. Bunun 8-10 tanesi milleti ve ülkeyi olumsuz etkilemiştir. Bunun en başı ve en kanlısı 27 Mayıs 1960’dır” diye konuştu.
Yenişafak gazetesinin “Cemal Gürsel, Gülen’i aradı” başlığı altında verdiği haber şöyle:
“KOALİSYONLAR
DARBE ÜRÜNÜ”
“Bazı kesimler Cumhurbaşkanı Hükümet sistemini yadırgıyor. Türkiye bunu Cemal Gürsel döneminde yaşadı. Gürsel hem devlet başkanı hem milli birlik komitesi başkanı hem de hükümet başkanıydı. Şimdi Cumhurbaşkanlığı sistemi millet iradesi ile oluşacak. O zaman silah iradesiyle oluşturuldu. İsmet İnönü başvekil olduğunda ilk defa Türkiye 1961 yılında koalisyonlarla tanıştı. Türkiye’deki koalisyonlar bir darbe ürünüdür.” dedi.
“AYNI ZİHNİYET”
Darbelerin her zaman Çankaya’yı sivil birinin almaması için yapıldığını belirten Acar, “Oraya mutlaka bir asker otursun düşüncesi hakimdi. 2007’lere kadar bu düşünce uzayıp gelmiştir” diye konuştu. Acar, “12 Eylül 1980 darbesini yapanlar o günlerde cumhurbaşkanı seçilemiyor diye darbe yaptılar. 2007 yılına geldiğimizde o zihniyet cumhurbaşkanı seçilmesin diye darbe yapmaya kalktılar” ifadelerini kullandı.
“DARBELERİN TARLASI”
27 Mayıs’ın darbelerin tarlası olduğunu belirten Acar şunları anlattı: “15 Temmuz darbe girişimi de bu tarlanın ürünüdür. Darbeler kendi içinde başka bir şeyi türetiyor. 12 Eylül 1980 darbesinden sonra FETÖ, TSK’da yuvalandı. O zatın (Fetullah Gülen) darbecilerle ilişkisi 1961 yılına dayanıyor. Cemal Gürsel Erzurumlu. O (Fetullah Gülen) Ankara’da askerlik yaptığında Cemal Gürsel 27 Mayıs darbesinden sonra O’nunla temas kuruyor. Onun darbecilerle ilişkisi bu tarihlere kadar uzanıyor.”
PANZEHİRİ ERBAKAN
“Gülen, Amerika’nın planı. Komünizmle Mücadele Derneği açılıyor. Cemal Gürsel bu zata diyor ki ‘Git Erzurum’a Komünizmle Mücadele Derneğinin şubesini aç.’ Bu zat da bu derneğin şubesini açtıktan sonra askerlerin bünyesine giriyor. 1961 yılından itibaren bu projenin içerisindedir. 1980’den sonra bunu şeklen aramıştır. Özellikle ara dönemler bu zatı hep kollamıştır. Ara dönemlerin kucağında yetişti. Askerler silah zoruyla iktidarı ele geçirir, bu zihniyet sızarak ele geçirmek istedi. Kasım Gülek ile irtibatlıdır. Masonluk şemasını almış adeta dünyanın hiçbir yerinde olmayan bir şema geliştirmiştir. 28 Şubat’ta çok aktif görev almıştır. Onun panzehiri Erbakan Hocaydı. Her kuruma sızdıktan sonra dış güçler hadi deyince 15 Temmuz’u yaptı.”
“Adnan Menderes
ezan şehididir”
Fethi Acar, “15 Temmuz 2016’ının milletin sürekli zihninde ve kalbinde yaşattığı Başvekili Adnan Menderes’i ve bakanlarını haksız yere idam edenlerin yakalarına yapışıp akıttıkları kanların hesaplarını sorma günüydü. Dedelerinin hesabını torunlar sordu” dedi. Adnan Menderes’in ölüm fermanının 16 Haziran 1950 yılında yazılmaya başlandığının altını çizen Acar, şunları söyledi: “Bu tarih 1932 yılında Türkçe’ye çevirdikleri ezanın aslına dönüş tarihidir. Menderesimiz bir ezan şehididir.”