CHP İl Başkanı Hikmet Erbilgin, TV366’da Emin Eğri’nin hazırlayıp sunduğu Siyaset Gündemi programının konuğu oldu.
Erbilgin, yaklaşık bir saat süren programda, Kuzeykent’teki arsa satışı, TÜRGEV’e tahsis edilen arsa ve Türk Dünyası Günleri organizasyon ihalesiyle ilgili karşı karşıya geldiği, tartışma yaşadığı Belediye Başkanı Galip Vidinlioğlu’na bu kez de Kastamonu Belediyesi tarafından 19 Nisan 2022 tarihinde gerçekleştirilen Kastamonu Tanıtım ve Turistik Amaçlı Kent Portalı ihalesi ile ilgili sorular yöneltti; cevap alamadıkları taktirde bunları kendilerinin açıklayacağını söyledi.
Söz konusu işin önce açık ihale usulüne göre ilana çıktığını ancak bu ihalenin iptal edilip pazarlık usulüyle yeniden yapıldığını iddia eden Hikmet Erbilgin, pazarlık usulüyle yapılan ikinci ihaleyi kazanan ARC Akademi Eğitim Hizmetleri Ticaret Limited Şirketi’nin sahibinin ise İstanbul Güngören MHP İlçe yöneticisi Atilla Kaya olduğunu belirtti.
“SİZ AÇIKLAMAZSANIZ
BİZ AÇIKLAYACAĞIZ”
Galip Vidinlioğlu’ndan bazı soruları yanıtlamasını isteyen Hikmet Erbilgin, şunları söyledi:
“Sayın Vidinlioğlu, Kastamonu Tanıtım ve Turistik Amaçlı Kent Portalı Yapım işini 16 Mart 2022 tarihinde ihale edeceklerini açıkladı. İhale duyurusu yayınlandı. İhale açık yapılacaktı. Ancak ihale, ihalenin niteliğinin veya miktarının değişmesi gerekçesiyle iptal edildi. Sonra 19 Nisan 2022 tarihinde yeniden ihaleye çıkıldı. Bu kez açık ihale usulüyle değil, pazarlık usulüne göre ihale yapıldı.
Bu sorulara Galip Vidinlioğlu’nun cevap vermesini bekliyoruz:
– Açık ihale usulüne göre yapılacağı duyurulan ihaleyi neden iptal ettiniz?
– İkinci ihaleyi neden pazarlık usulüne göre gerçekleştirdiniz?
– İhaleyi MHP Güngören İlçe yöneticisi Atilla Kaya’nın sahibi olduğu ARC Akademi Eğitim Hizmetleri’ne neden verdiniz?
– Kaç paraya bu ihaleyi verdiniz?
– Neden Kastamonu’nun kuruşunu korumuyorsunuz?
Bunları biran önce açıklayın. Siz açıklamadığınız yerde biz birkaç gün sonra açıklayacağız.”
“İDEOLOJİK DAVRANIYOR”
Belediye Başkanı Vidinlioğlu’nun Kastamonu’nun çıkarını düşünmediğini söyleyen Erbilgin,
“Vidinlioğlu Kastamonuluların çıkarını savunmuyor. Vidinlioğlu ideolojik davranıyor. Bütün meselelerde ideolojik davranıyor. İşe alımlarda ideolojik davranıyor, belediye ihalelerinde ideolojik davranıyor, verdiği hizmetlerde ideolojik davranıyor. Sendikalar arasında ayrım yapıyor, işçiler arasında ayrım yapıyor, muhtaçlar arasında ayrım yapıyor” dedi.
“FARAZİ BİR ÖYKÜ”
Programda, belediye Başkanı Vidinlioğlu’nun, Kuzeykent’teki arsanın ihale sürecinde hakkında ileri sürdüğü iddialara da cevap veren Hikmet Erbilgin, şöyle konuştu:
“Bir belediye başkanının afaki bir öykü, dedikodu üzerinden bu meseleyi özünden saptırmaya çalışmasına üzülerek şahit oluyoruz.
Belediye Başkanı Galip Vidinlioğlu ‘Hikmet Erbilgin kapı kapı gezip 150 milyon lira bulmaya çalışmış’ demiş. Öncelikle Hikmet Erbilgin olarak ben böyle 150 milyon lira bulabiliyorsam ne mutlu bana.
Bir hizmet meselesi böyle yalan bir öykünün üzerine oturtulmaz. O zaman ben de çıksam ve farazi olarak; “Başkan, sen düğün salonunda adamlarla karşılaştın. Bu adamlar sana, ‘Başkan, sen bu ihaleyi iptal etme biz sana 3.5 milyon lira verelim’ dediler. Sen de ‘Yüzde 10 ben alacaktım, bu işin piyasası bu’ dedin ve öfkelendin. İhaleye girenlerden biri sonra sana ‘Başkanım bu öfkeyle olacak iş değil. Biz senin evine ziyarete gelelim, senin evinde oturalım’ dedi. 2-3 kişi sonra senin evine geldi. 40 hisseden birini ve 3.5 milyon lira önerdiler. Siz de buna öfkelendiniz ve ihaleyi iptal ediyorum’ dediniz” desem bu makul mu?
Açıklamalar somut belgeler üzerinden yapılır. İlgili parsel 67 milyon 500 bin lira muhammen bedel üzerinden satışa çıkmıştır. 100 milyon 350 bin liraya satılmıştır. Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanı ve arkadaşları süreci kamuoyuna anlatmış, bu arsanın üç otuz paraya satıldığını ifade etmiştir, oluşan kamuoyu baskısı ve varsa çıkar ilişkileriniz nedeniyle ihale iptal olmuştur.
Tekrarlanan ihale, Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanı Hikmet Erbilgin ve arkadaşlarını doğrulayan, 153 milyon 500 bin lira bedelle satılmıştır.
Alpaslan Türkeş Botanik Parkı’nın satışıyla ilgili meselede biz 53 milyon 150 bin lirayı Kastamonu Belediyesi’nin kasasına teslim ettik. Bu meseleyi de Kastamonuluların vicdanına havale ettik. Günlük işinde ekmeğinde olan vatandaşlarımız teferruatlara boğulmasınlar. Sadece şuna baksınlar; 100 milyon 350 bin liraya satılan arsa 42 gün sonra 153 milyon 500 bin lira ediyorsa aradaki 53 milyon 150 bin liralık fark, 145 milyon lira borcu olduğu iddia edilen Kastamonu Belediyesi için hayırlı bir iş midir, şer bir iş midir?
Belediyenin kasasına 53 milyon 150 bin lira fazladan para girmiştir. Cumhuriyet Halk Partisi sesini çıkarmasaydı bu ihale iptal olur muydu, olmaz mıydı bunu değerlendirsinler.”
“KAMERA GÖRÜNTÜLERİNİ
NEDEN VERMİYORSUNUZ?”
Kastamonu Belediyesi’nde yaşanan silahlı saldırı olayıyla ilgili bir iddiada bulunan Erbilgin, “Yine Belediye Başkanı Galip Vidinlioğlu, kapalı kapılar arkasında yapılan ihaleyi izlemek için belediyeye gitmemizle ilgili de hayali iddialar ileri sürmüştür. Açıklamalarında ihale salonu kapısını yumrukladığımı, tekmelediğimi söylemiştir. Kamuoyuyla paylaştığımız kamera kayıtlarımızda da görüldüğü gibi bu iddia yalandır. Aksi bir durum varsa belediyenin güvenlik kameralarına ait kayıtları Belediye Başkanı Galip Vidinlioğlu kamuoyuyla paylaşabilir. Belediye’de yaşanan silahlı saldırı olayının kamera kayıtlarını neden adli mercilere teslim etmiyor Vidinlioğlu onu açıklasın. Belediye Başkan Yardımcısı Hamdi Öz, 4’ncü 5’nci katlardan ateş etti mi etmedi mi, belediye içerisinde silah kullandı mı kullanmadı mı? Kamera görüntülerini neden adli makamlara vermiyorsunuz?
Bizim hakkımızda suç duyurusunda bulunduğunu söylemiş. Şu ana kadar biz ne savcılık, ne avukat aracılığıyla ifadeye çağrılmış değiliz. Umuyorum ki bununla ilgili ifadeye çağrılırız. Umuyorum ki bu meseleyi hukuk açısından da tescil ettiririz” diye konuştu.
“PEŞİMİZE ADAM TAKMIŞ”
Galip Vidinlioğlu’nun “attığınız her adımı biliyorum” şeklindeki sözünü de eleştiren Erbilgin, “Attığınız her adımı biliyorum demiş. Buradan soruyorum: ‘Sen belediye başkanı mısın, ajan mısın?’ Tıpkı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Ekrem İmamoğlu’nun MOBESE kameralarından takip edilmesi gibi Vidinlioğlu peşimize adam takmış. İstiyorsunuz ki bir açıklarını bulalım. Bulamazsınız Sayın Vidinlioğlu. Bulamazsınız Sayın Çınar. Bulamazsınız Sayın Aydın. Bizim alnımız ak, başımız dik” dedi.
“7 MİLYON 145 BİN LİRAYA NE YAPILDI?”
Belediye tarafından düzenlenen Türk Dünyası Günleri üzerinden de eleştirilerini sürdüren Erbilgin, bu konuda da şunları söyledi:
“Galip Vidinlioğlu, ‘Türk Dünyası Günleri Kastamonu’nun tanıtımına çok büyük katkı sağlayacak’ dedi. ‘Programa bir çok devlet erkanı gelecek’ dedi. ‘Cumhurbaşkanı, bakanlar, Devlet Bahçeli, belediyeler, valiliklerin hepsini davet ettik’ dedi. ‘Muhtemelen Devlet Bahçeli, Süleyman Soylu ve Murat Kurum Türk Dünyası Günleri’ne gelecek’ dedi. Gele gele MHP Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Sadir Durmaz geldi.
Sayın Vidinlioğlu’nun yukarıda da ciddiyeti kalmamış, ciddiye alınmaz olmuş. Türk Dünyası Günleri’ni kendi partilerine bile tanıtmadıklarını gördük.
Bu Türk Dünyası Günleri programı için bir ihale yapıldı. İhale 7 milyon 145 bin lira bedelle Fikri Alem Reklam Tasarım adlı bir şirkete pazarlık usulüyle verildi. Sonra baktık ki bayrakları Kastamonu Belediyesi’nin itfaiyesi ve işçileri asıyor. Bayrakları Kastamonu Belediyesi’nin itfaiyesi ve işçileri topluyor. Meydanı Kastamonu Belediyesi’nin zabıtaları düzenliyor, masa sandalyeyi Kastamonu Belediyesi’nin personeli getiriyor. O zaman biz bu 7 milyon 145 bin lirayı kime verdik, niye verdik, niçin verdik? 7 milyon 145 bin lira karşılığında Fikri Alem adlı firma ne yaptı? 3 ya da 4 konsere mi biz 7 milyon 145 bin lira verdik? Türk Dünyası Günleri’nden aklımızda bir kaç konserin dışında ne kaldı? Vidinlioğlu, Türk Dünyası Günleri’ni hayal kırıklığına uğrattı.”
“KAHVEHANELERDE MASA YUMRUKLUYOR”
Vidinlioğlu’nun üslûp sorunu olduğunu, öfkesini kontrol edemediğini söyleyen Erbilgin, “Belediye Başkanı Galip Vidinlioğlu’nun öncelikle bir üslup sorunu var. Belediye Meclisi’nde şahsıma karşı ettiği hakaretler bunu gösteriyor. Bu sadece Belediye Meclisi’nde ve bize karşı mı böyle? Hayır. Kendisine oy vermiş ya da vermemiş Kastamonululara da rest çekiyor, öfkeleniyor. Mahalle kahvehanelerinde masa yumrukladığını, yurttaşlarımızla karşı karşıya geldiğini biliyoruz” diye konuştu.
“CİDE’NİN HASTANESİNİ TESLİM EDİN”
Programda Adalet ve Kalkınma Partisi Kastamonu Milletvekili Metin Çelik ile İl Başkanı Doğan Ünlü’ye de seslenen Erbilgin, “Biz Kastamonu Belediyesi’ne öneri getirdikçe ‘kendi belediyelerinizde yapın’ diyorlar. Daday Belediyemiz tarafından kapalı pazaryeri inşaatı başladı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin katkısıyla yapıyoruz. Cide’de İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin İSKİ araçları Cidelilere hizmet veriyor. Cide Belediyesi’nde ihaleler canlı yayınlanıyor. Cide Devlet Hastanesi’nin önünde video çeken Sayın Metin Çelik’e, Sayın Doğan Ünlü’ye de sesleniyorum: ‘Cide Belediyesi altyapıyı yapmıyor’ demiştiniz. Biz altyapıyı bitirdik. Artık Cidelilerin hastanesini teslim edin. Cide Devlet Hastanesi’ni bir an önce tamamlayın” ifadelerini kullandı.
“CEBRAİL VE TOPÇUOĞLU
MÜLTECİLERİN İKAMETİNE KAPATILDI”
CHP İl Başkanı, programın sunucusu Emin Eğri’nin mülteci sorunuyla ilgili sorularını yanıtlarken de şunları söyledi:
“Cebrail ve Topçuoğlu Mahallesi artık göçmenlerin ikametine kapatıldı. Mahallenin sahip olduğu nüfusun yüzde 20’si göçmen olduğu için kapalı. Artık göçmenlere bu mahallelerde ikamet izni verilmiyor, diğer mahallelere yönlendiriliyor.
Yanlış hatırlamıyorsam 2018 yılında Doğan Ünlü yeni nüfus verilerinin açıklanması üzerine bir açıklama yapmış ve bırakın Suriye’den, Afganistan’tan Kastamonu’nun diğer illerden bile göç almaması gerektiğini söylemiş ‘Kastamonu’nun demografik yapısını değiştirerek, dışarıdan çok göç alarak büyümek bizi bozar’ demişti. Şimdi ne düşünüyor sormak lazım.
Türkiye’de mülteci var, Kastamonu’da mülteciler var. Bu bir gerçek. Ama burada nasıl planlama yapılıyor, mülteci sayısı gerçekte ne bunu bilme hakkımız var.
Kuzeykent mahallemizdeki bir okulumuza ait spor salonunun mültecilerin transfer merkezine dönüştürülmesi de ayrı bir garabettir. Bula bula bir okula ait spor salonunu bu iş için kullanmak akıllara zarar bir tutumdur. Artık basiretsiz bu yöneticiler canımıza yetti.
Mülteci düşmanlığı üzerinden değil, Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun da dediği gibi onları davul zurnayla 2 yıl içinde ülkelerine uğurlayacağız. Bu hükümetin bilerek ve isteyerek yarattığı bu sorunu çözme imkânı yok. ‘Afganların önünü açın, tarım nasıl yapılıyor görün’ diyen bir içişleri Bakanımız varken bu sorunu bu hükümetin çözmesini beklemek hayalcilik olur.”