CHP İl Başkanı Hikmet Erbilgin, Belediye Başkanı Tahsin Babaş’tan, siyasi kulislerde dolaştığını söylediği bir ifadesiyle ilgili açıklama beklediğini söyledi.
Babaş’ın, parti içindeki siyasi rakiplerine “parası olan karşıma çıksın” dediği ve seçim için 10-12 milyon lira bütçe ayırdığı yolunda söylenti çıktığını belirten Erbilgin, “Sayın başkanın eğer böyle bir ifadesi olmuş ise memurluktan ayrılan biri böyle bir seçim bütçesini nasıl oluşturmuş, siyaset etiği gereği açıklama yapmasını beklerim” dedi.
CHP İl Başkanı Erbilgin, Babaş’la ilgili bir diğer söylentinin de, Bilal Erdoğan’a hediye ettiği konakla adaylığı garantilediği şeklinde olduğunu dile getirdi ve “Söylenti üzerine inşa edecek siyasetimiz yok. Eğer kamuya ait bir mülk değilse kendi mülkiyetindeki konakları hediye edenlere sözümüz yok” diye konuştu.
CHP İl Başkanı Hikmet Erbilgin, dün yaptığı yazılı açıklamada AK Parti tarafından yeniden aday olarak gösterilmesi neredeyse kesinleşen Tahsin Babaş’ı hedef aldı.
Tahsin Babaş’ın adaylığı sürecinde kamuoyundaki bazı söylentilere cevap vermesi gerektiğini söyleyen Hikmet Erbilgin, “Sayın Babaş, parti içi rakiplerine parası olan karşıma çıksın dediği, seçimde 10-12 milyon lira (eski para ile trilyon) bütçe ayırdığını söylediği fısıltısı yayıldı. Sayın başkanın eğer böyle bir ifadesi olmuş ise memurluktan ayrılan biri böyle bir seçim bütçesini nasıl oluşturmuş, siyaset etiği gereği açıklama yapmasını beklerim” dedi.
AK Parti İl Başkanı Doğan Ünlü’nün adaylık başvuruları sürerken Tahsin Babaş’ı aday olarak açıklamasının, başvuruların şeklen olduğunun itirafı niteliği taşıdığını söyleyen Hikmet Erbilgin, “AKP İl Başkanı tarafından sosyal medya aracılığıyla Tahsin Babaş’ın belediye başkan adaylığının kesinleştiği duyurulmuştu. Sayın Doğan Ünlü sanırım adaylık müracaatı için süre dolmadan yapılan bu açıklamanın bir nezaketsizlik olduğu yönünde uyarı almış olmalı ki yaptığı duyuruyu kaldırdı. Çünkü bu duyuru esasen müracaatların şeklen olduğunun itirafı olduğu gibi, adaylık için çoraklaşan bir partiye işaretti. Adaylık açıklanması ile kamuoyunda Sayın Babaş’ın adaylığının Sayın Bilal Erdoğan’a hediye edildiği iddia edilen konak ile garanti altına aldığı söylentileri yayıldı. Söylenti üzerine inşa edecek siyasetimiz yok. Eğer kamuya ait bir mülk değilse kendi mülkiyetindeki konakları hediye edenlere sözümüz yok” diye konuştu.
KENT SÖZLEŞMESİ
Kendileri için esas meselenin Kastamonu’nun geleceğe hazırlanması olduğunu da belirten Hikmet Erbilgin, bunun için de Kastamonu Kent Sözleşmesi hazırladıklarını söyledi.
Kastamonu’nun bir dayanışmaya ihtiyacı olduğunu söyleyen Hikmet Erbilgin, açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Geçmişten bugüne kadim bir Anadolu şehri olan Kastamonu’nun, İstiklal şehrinin, ortak bir akla, birlikte çözüm üretmeye ve geleceğe doğru bir biçimde sağlıklı büyümesi için dayanışmaya ihtiyacı var. Bu nedenle şehrimize bir taslak olarak sunduğumuz ‘Kastamonu Kent Sözleşmesi’, sivil toplum örgütleri, sendikalar, meslek odaları ve Kastamonu halkının görüş ve önerilerinin ardından son şeklini alacaktır. Kent sözleşmesinden muradımız, her kesimin sözü ortaklaşmalı, bu şehri birlikte yönetebilecek dinamikler ortaya çıkarılmasını sağlamaktır. Hedeflenen Kastamonu ise şöyledir: Toplumsal enerjisini üretime dönüştüren mutlu bir kent; Rantçı ve kayırmacı yönetimlerce dışlanmış yetenekli gençlerin öncülüğünde bir ‘tarih, sanat ve kültür kenti’; Toplumsal barışın, huzurun, uzlaşmanın dayanışmaya dönüştüğü sakin kent; Geçmişi bugün ile buluşturan, geçmişin zenginliği ve çeşitliliğini bugüne ayrımcılık yapmadan taşıyan, yeni değerlere açık, farklılıkları zenginlik gören hoşgörülü bir kent; Ulaşım, çalışma koşulları, sağlık, eğitim ve sosyal olanaklarıyla emek dostu bir kent; Güvenli kreş, çocuk yuvası, yaşlı gündüz bakımevleri ve sağlık merkezleriyle çocukların, yaşlıların ve ana-babaların dostu bir kent; Sosyal hizmet ve gönüllü sivil dayanışma ağlarının eşgüdümünü sağlayan, sosyal yardımları sadaka olmaktan çıkaran, yoksullara onurlu bir yaşamın ve yeniden yaşama sarılmanın mümkün olduğunu gösteren bir dayanışma kenti;.
Bu çerçevede; “Ben yaptım oldu!” mantığı ortadan kaldırılacak; katılımcı yönetim anlayışıyla büyük projeler, uzmanlarla, STK’larla konuşarak, proje yarışmaları düzenlenerek hazırlanacaktır. İlgili tüm STK’ların ve meslek örgütlerinin Belediye Meclisleri ve çalışma komisyonlarına katılımı sağlanacaktır;
Kastamonu’nun bütçesini Kastamonulu bilecek; katılımcı bütçe uygulamalarıyla, açık, şeffaf ve denetlenip hesap verilebilir bir bütçe hazırlanacaktır. Kastamonu’nun tüm ekonomik, fiziksel ve sosyal planları güncellenecek; her uygulama planlı olacak; planlı bir gelişim dönemi başlatılacaktır. Ulaşımı insana yaraşır bir noktaya taşımak için, ulaşım planları güncellenecek; toplu ulaşıma zenginleştirilecek, ulaşım hizmeti veren ve alanın huzuru esas alınacaktır. Kastamonu’nun çevresel zenginlikleri korunacak piknik ve mesire alanları kent bilinciyle arttırılacaktır; Kastamonu’nun çevresel-ekolojik değerleri geleceğe taşınacaktır. Aktif yeşil alanlar, parklar arttırılacak; semt parklarında çocuk ve kadınların ihtiyaçlarına öncelik verilecektir. Yüreklerde deprem korkusu kalmayacak şekilde binaların güçlendirilmesi ve gerektiğinde yenilenmesi desteklenecek; afet eğitimi yaygınlaştırılacaktır. Kastamonu’nun tarihi dokuları ve zenginlikleri hak ettiği ilgiyi görecek; Tarihi şehir “açık müze kent” haline getirilecektir. Kastamonu’nun en ihtiyaç sahibi mahallelerinden başlanarak, tüm 0-4 yaş arası çocuklarımızı kapsayacak kreşler hızla tamamlanacaktır. Gençlerimiz özgür bir şehirde yaşayacak; gençlerimizin enerjisinden, dinamizminden en etkin şekilde yararlanılacak; onlara mesleki eğitim ve iş imkanları başta olmak üzere her tür eğitsel, sanatsal ve sportif olanaklar sağlanacaktır. İşsizlik, geçim sıkıntısı ve hayat pahalılığı altında ezilen Kastamonulular saptanarak yaşam standartlarının arttırılmasına destek olunacaktır. İçinde yaşadığımız kentin kaldırımları, sokakları, caddeleri, parkları, meydanları birer okuldur. İmar planları bu anlayışla ele alınacak ve kenti oluşturan semtlerin, mahallelerin kültür genleri hayata kazandırılacaktır. Her mahalle, her semt, öncelikle o bölgede yaşayan insanların gelişimini, yaşadığı kentle bütünleşmesini sağlayacak şekilde yeniden ele alınacaktır. Mahallerde yaşayanların katılımını sağlamak için mahalle evleri oluşturulacak; uzman gönüllü katılımcıların desteğinde çalışma mekanları ve yaratıcılık merkezleri kurulacaktır; bu yerler aynı zamanda katılımcı mahalle örgütlenmelerinin buluşma mekanları olacaktır. Mahalle düzeyinde uzmanların ve sivil toplum örgütlerinin katılımıyla kentte yaşayanlara imar konularında şeffaf bilgi veren ve haklarını aktaran danışma merkezleri kurulacaktır.”