- Milli Ekmek projesinin çok önemli olduğunu belirten ekmek ustası Mine Ataman, birçok yörede üretilen ekmeklerin coğrafi işaretler kapsamında tescillendirilebileceğini söyledi. Bu kapsamda Kastamonu, Afyon, Vakfıkebir ekmeği gibi ekmeklerin coğrafi işaret kapsamında koruma altına alınmasını öneren Ataman, yerel tohumlarla yaratılacak unlu mamul markaları ile bunların ihraç edilmesi gerektiğine dikkat çekti.
Endüstriyel Fırıncılar Birliği Yönetim Kurulu Üyesi olan ve kendisini ‘ekmek ustası’ olarak nitelendiren Mine Ataman, Anadolu’da 12 bin yıl önce üretilmeye başlanan ekmeğin hikayesini, “Cennette ilk sofra” adı altında kitaplaştırdı.
Özellikle artan maliyetler sebebiyle fırıncılığın zor bir dönemden geçtiği günlerde, Milli Ekmek projesinin çok önemli olduğunu belirten Mine Ataman, birçok yörede üretilen ekmeklerin coğrafi işaretler kapsamında tescillendirilebileceğini söyledi. Bu kapsamda Kastamonu, Afyon, Vakfıkebir ekmeği gibi ekmeklerin coğrafi işaret kapsamında koruma altına alınmasını öneren Ataman, yerel tohumlarla yaratılacak unlu mamul markaları ile bunların ihraç edilmesi gerektiğine dikkat çekti.
Ataman, Anadolu ekşi mayasıyla yapılan ekmeklerin 12 bin yıllık tarihi bulunduğuna da vurgu yaptı. Buğday ve ekmekle ilgili bilinmeyenlerin anlatıldığı “Cennette İlk Sofra” adlı kitapta, efsanevi masalların paylaşıldığını dile getiren Ataman, “buğdayın insana, insanın öze dönüştüğü eşsiz bir eser okuyacaksınız” diye konuştu.
Kitabın ekmek sevdalıları için ekmek kitabı, mitoloji ve tarihten beslenenler için tarih romanı olduğunu söyleyen Ataman, masal severler için ise büyülü bir aşk masalı hazırladığını kaydetti. Ekmeğe zam tartışmaları arasında sağlıklı ekmek konusunun çoğu zaman kulak arkası edildiğini bildiren Ataman, hem üreticiler hem de tüketicilerin zor günler geçirdiğini anlattı. Özellikle büyük marketlere ekmek veren geleneksel fırıncıların satış fiyatı maliyetleri karşılamadığı için kapanmak zorunda kaldığının altını çizen Ataman, aracıların kâr elde ettiklerini bildirdi. (Dünya)