Dünya edebiyatının güçlü kalemi Rıfat Ilgaz Cide’de doğdu, kanun çıktığında “Ilgaz” soyadını aldı, edebiyatın “Ilgaz” dağı oldu, başı bulutlara değen kelimelerini savurdu ömrünce dur durak bilmeden, dünyanın dört bucağı “Ilgaz”ın esintisi ile serinliyor…
“Ilgaz”, insanlığın yüce dağı.
“Kastamonu” doğumlu ama eserleri nerede okunuyorsa aslen “oralı”…
“Uzakdoğulu, Afrikalı, Latin…”.
(Dünyanın taa bir ucunda doğduğu topraklardan çok daha fazla değer görüyorsa misal, şaşırmamak lazım hiç, kelimelerine “özgürlük” yükleyen edebiyatçıların ortak kaderidir bu…
Sağlıklarına “hapishane”, anılarına “tabela”.)
“Kim ne derse desin, çocuklar için yazdım hep” notu düştü şiirine…
Dünyanın yekûn çocuklarının “hayat bilgisi öğretmeni”.
“Sınıfın ozanı”…
Eğip bükmeden “neyse o”.
(Rıfat Ilgaz’ın “popüler” romanı “Hababam Sınıfı”nı aman ha çekilen sayısız filmler ile eşdeğer sanmayın…
Kitabını okuyun.)
27 yıl önce bugün insanlığın ortak mirasına defnedildi…
Esintisi püfür püfür.
Ilgaz, “hemşerimiz”…
Dünya yüzünde alın akımız.
KBB 14 gün sonra “randevu”
Kastamonu Devlet Hastanesi “tıp fakültesi” işbirliğinde “Eğitim ve Araştırma” hastanesi oldu, “zaman” isteyen tıp dallarının şehrimizde hizmete girmesine elbet “tahammül” göstereceğiz…
“KBB” randevusunu 14 gün sonraya almak üzücü ne var ki.
Bakanlık sitesi üzerinden “randevu” alınıyor…
Sistem “halden” anlamıyor.
Sabah erken saatte hastaneden “fiş” almak dönemi mazi oldu…
Varsa yoksa “sistem”.
(“Hastaneye geleni geri çevirmiyoruz, sistemdeki randevular bittikten sonra bakıyoruz” deniliyor…
Vatandaş “yüz mü gözetlesin” yerel tabirle?)
“Torpil” mi bulsun?…
Boğazı “düğüm düğüm”.
Devlette sıra varsa “özel” sağlık kuruluşlarının mı yolunu tutsun vatandaş?…
“Bütçesi” yoksa neyler?
Devlet, vatandaşına “14” gün uzakta olur mu?..
Nerede kaldı “erken teşhis”?
Pandemide “KBB” acelesi mi olur?…
Her dağın kendine göre dumanı var.
Tabela asmak güzel de “alelacele”…
“İçini” de doldurmak lazım.
MUSTAFA AFACAN