* CHP Genel Başkan Yardımcıları Ağbaba, Torun, Akkuş İlgezdi ve sarıbalı’ın yanı sıra 15 milletvekilinin de imza attığı teklif; ihmali olan kurum ile yöneticilerin mağduriyetlerdeki rolünün ortaya çıkarılmasını, ayrıca ev, işyeri, araç ve tarım arazilerinde meydana gelen zararın eksiksiz belirlenip tamamının karşılanmasını istiyor…
CHP Kastamonu Milletvekili Hasan Baltacı, 13 Eylül’de meydana gelen dolu ve sel felaketini Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) taşıdı.
Kastamonu’da binlerce vatandaşın mağdur olduğu felaketle ilgili daha önce Kastamonu’nun Doğal Afet Bölgesi ilan edilmesi gerektiğini seslendiren Milletvekili Hasan Baltacı, TBMM Başkanlığı’ndan bu konuda Meclis Araştırması açılmasını istedi.
CHP Kastamonu Milletvekili Hasan Baltacı’nın imza sahibi olduğu teklife CHP genel başkan yardımcılarından 4’ünün yanı sıra 15 milletvekili de imza attı.
TBMM’nin açılmasıyla birlikte Ekim ayında genel kurulda gündeme alınacak olan teklif, ihmali olan kurum ile yöneticilerin mağduriyetlerdeki rolünün ortaya çıkarılmasını ayrıca ev, işyeri, araç ve tarım arazilerinde meydana gelen maddi zararın eksiksiz belirlenip tamamının karşılanmasını öngörüyor.
CHP Kastamonu Milletvekili Baltacı’nın TBMM Başkanlığı’na sunduğu, Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, Genel Başkan Yardımcısı Gamze Akkuş İlgezdi ve Genel Başkan Yardımcısı Orhan Sarıbal’ın yanı sıra Adana Milletvekili Burhanettin Bulut, Gaziantep Milletvekili Bayram Yılmazkaya, Balıkesir Milletvekili Ahmet Akın, Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer, İstanbul Milletvekili Sibel Özdemir, Kocaeli Milletvekili Tahsin Tarhan, Gaziantep Milletvekili İrfan Kaplan, Giresun Milletvekili Necati Tığlı, Balıkesir Milletvekili Fikret Şahin, Mersin Milletvekili Cengiz Gökçel, Ankara Milletvekili Ali Haydar Hakverdi, Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Eskişehir Milletvekili Jale Nur Süllü, Sivas Milletvekili Ulaş Karasu ve Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır’ın imzalarının da yer aldığı Meclis Araştırması açılması teklifinde şu ifadelere yer verildi;
“Kastamonu’da 13 Eylül 2018 tarihinde sağanak yağışla birlikte dolu ve sel felaketi yaşanmıştır. Kastamonu il merkezi ve köylerinde çok sayıda ev, iş yeri, araç, tarım arazisi, tarım ürünü ve ulaşım yolunda hasar ve zarar meydana gelmiştir.
İlk tespitlere göre; 33 vatandaşımız yaralanmış, 3 bin 109 ev ve işyeri ile 9 bin 783 araçta hasar meydana gelmiştir. Kastamonu il merkezi ve 180 köyde elektrik hizmetleri 5 günü bulan süreyle aksamıştır. Sel nedeniyle mahalle ve köy yollarında ciddi bozulmalar meydana gelmiştir. Geçimini tarımsal üretimden sağlayan çok sayıda çiftçimizin tarım arazileri, seraları ve tarım ürünleri zarar görmüştür.
Sağanak yağış, dolu ve sel felaketinin yol açtığı taşkınlar ve su baskınları nedeniyle tarım arazileri zarar gören çiftçiler, trafiğe çıkamayacak ölçüde maddi hasar alan araçların sahipleri ile ev ve iş yerleri güvenli aynı zamanda sağlıklı barınma şartlarını kaybeden ikamet sahipleri, her geçen gün çaresizliklerinin derinleştiği bu durum karşısında mağduriyetlerinin giderilmesini istemektedir. Yerel yetkililerin dolu ve sel afetinden zarar gören yurttaş sayısının, tespit ve tahmin edilenin çok üstünde olduğu yönünde verdiği beyanatlar yaşanan mağduriyetin boyutunu tüm çıplaklığıyla gözler önüne sermektedir.
Yaşanan felaketin en önemli hususlardan biri de yollarda oluşan bozulmalar ve meydana gelen çökmelerdir. Ekolojik dengenin bozulmasına bağlı olarak oluşan mevsimseldeğişikliklerden yapıların olumsuz etkilendiği hususunu göz ardı etmemiz mümkün değildir. Teknolojik şartların getirdiği iyileştirme koşulları dikkate alındığında yolların sel felaketi karşısında çökmesi, maddi ve manevi zararların yaşanması, yol imalatları yapılırken kontrollerin gerekli titizlikte gerçekleştirilmediğini açıkça işaret etmektedir.
Yakın tarihlerde Zonguldak, Artvin, İstanbul, Samsun, Antalya, Rize ve Ordu illerimizde gerçekleşen üzücü olaylar özellikle Karadeniz Bölgesi’ndeki illerimizin benzer afetlerin tehdidi altında olduğunu göstermektedir. Yaşanabilecek benzer felaketleri en az hasarla atlatmak için kentleşme, şehir planlama ve altyapı konusundaki çalışmaların kanun ve yönetmelikler çerçevesinde titizlikle gözden ve elden geçirilmesi zorunlu hal almıştır. Benzer afetlerde can ve mal güvenliğinin en üst seviyede sağlanması için risk analiz raporu ve haritalarının hazırlanması, özellikle bilimsel veriler ile bilim insanlarının uyarıları ışığında önlemler alınması gerekmektedir.
Bu çerçevede; Kastamonulu yurttaşların, bu felaket öncesi çeşitli kanallar vasıtasıyla önceden uyarılmamış olmasında ihmali olan kurum ile yöneticilerin belirlenmesi, ihmali olan kurum ile yöneticilerin mağduriyetlerdeki rolünün ortaya çıkarılması, Kastamonu’nun altyapı olarak; bölgenin iklim şartlarına, nüfusu artış oranına ve yoğunluğuna cevap verebilecek noktada olup olmadığının tespit edilmesi, bu felaket sonucu birçok sektörde baş gösteren fırsatçılık faaliyetlerini önlemek için hangi tedbirlerin alındığının kamuoyuyla paylaşılması, araç, konut, işyeri ve tarım arazileri ile ilgili zarar tespitinin gerçekçi ve detaylı şekilde yapılıp yapılmadığının netleştirilmesi, dolu ve sel felaketinden etkilenen vatandaşlarımızın KASKO sigortası ve tarım sigortası poliçeleri olup olmadığına bakılmaksızın eksiksiz belirlenip hasar ve kayıplarının tanzim ve tazmini maksadıyla Anayasanın 98’nci, TBMM İçtüzüğü’nün 104’üncü ve 105’nci Maddelerine göre Meclis Araştırması açılmasını arz ve teklif ederiz.”