15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla düzenlenen anma etkinliği önceki akşam Cumhuriyet Meydanı’nda gerçekleştirildi.Vali Avni Çakır, yaptığı konuşmada, Türkiye’nin son zamanlarda yaşadığı gelişme ve büyümenin dış güçleri ve bunlarla bağlantısı olanları rahatsız ettiğini belirtti.
Türk milletinin canı pahasına demokrasiye sahip çıktığını ifade eden AK Parti Kastamonu Milletvekili Metin Çelik ise etkinliğe katılmayan partileri ve darbe teşebbüsüne “kontrollü darbe” ,“tiyatro” denilmesini eleştirdi, “Bugün burada bütün siyasi partilerin temsilcilerinin olması gerekirdi” dedi.
15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla düzenlenen anma etkinliği önceki akşam Cumhuriyet Meydanı’nda gerçekleştirildi.
FETÖ’nün 15 Temmuz 2016’daki hain darbe girişiminin 4’üncü yılında Cumhuriyet Meydanı’nda toplanan vatandaşlar şehitler için dua etti.
Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan etkinlik Kur’an-ı Kerim tilavetiyle devam etti.
Cumhuriyet Meydanında tutulan demokrasi nöbetine Vali Avni Çakır, AK Parti Milletvekili ve TBMM Anayasa Komisyonu Üyesi Metin Çelik, Garnizon Komutanı Personel Albay Gamze Aydoğdu, Belediye Başkan Vekili Mehmet Yurt, Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Uzun, Adalet Komisyonu Başkanı Gökhan Oflaz, Kastamonu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hamdi Topal, Baro Başkanı Av.Özgür Demir, Vali Yardımcıları Mustafa Taş, Ünal Kılıçarslan ve Vedat Yılmaz, İl Emniyet Müdürü Necati Denizci, İl Jandarma Komutanı Jandarma Albay Mücahit Avkıran, Polis Meslek Yüksekokulu Müdürü Ömer Sülün, 5’inci Jandarma Eğitim Alay Komutanı Jandarma Albay Orhan Sırma, eski CHP Milletvekili Mehmet Yıldırım, Türkiye Harp Malulü, Gaziler, Şehit, Dul ve Yetimleri Derneği Kastamonu Şubesi Başkanı Berat Satıoğlu, Türkiye Muharip Gaziler Derneği Kastamonu Şube Başkan Yardımcısı Hüseyin Mahmutoğlu, AK Parti İl Başkanı Doğan Ünlü, MHP İl Başkanı ve eski MHP Milletvekili Emin Çınar, İl Genel Meclisi Başkanı Güray Parçal, şehit ve gazi aileleri, kurum amirleri ve vatandaşlar katıldı.
Vali Avni Çakır, yaptığı konuşmada, Türkiye’nin son zamanlarda yaşadığı gelişme ve büyümenin dış güçleri ve bunlarla bağlantısı olanları rahatsız ettiğini belirtti.
15 Temmuz’da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısı ile Çanakkale ruhunun yeniden canlandığını anlatan Çakır, “Milletimiz vatanını, bayrağını ve demokrasisini savunmak üzere kadını, erkeği, yaşlısı ve genciyle meydanlara inmiş, hainlerin doğrulttuğu silahlara göğsünü siper etmiş, tanklara bedeniyle dur demiştir.” dedi.
AK Parti Kastamonu Milletvekili Metin Çelik ise 15 Temmuz’da Türk milletinin canı pahasına demokrasiye sahip çıktığını ifade ederek, “Milletin seçtiği Cumhurbaşkanımıza suikast girişiminde bulunan, milletin silahlarını millete doğrultup masum vatandaşlarımızı şehit eden bir hainlikle karşılaştık.” diye konuştu.
Cumhuriyet Meydanı’ndaki etkinliğe katılmayan partileri ve darbe teşebbüsüne “kontrollü darbe” ve “tiyatro” denilmesini eleştiren Çelik, “Bugün burada bütün siyasi partilerin temsilcilerinin olması gerekirdi. Ama maalesef, bu söylemleri öne sürerekFETÖ’yle olan mücadeleyi, 15 Temmuz darbe teşebbüsünü sulandırmaya çalışıyorlar” dedi.
Belediye Başkan Yardımcısı Mehmet Yurt da Türk milletinin 15 Temmuz’da büyük bir kahramanlık gösterdiğini kaydederek, şehitlere Allah’tan rahmet diledi.
Tarihçi yazar Erdal Arslan tarafından 15 Temmuz konulu konuşmanın ardından İl Müftülüğü ilahi grubu tarafından ilahiler seslendirildi.
Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü sporcuları tarafından Olukbaşımevkiinden başlayan Sancak koşusu Cumhuriyet Meydanı’nda tamamlandı. Vali Çakır, sporcular tarafından verilen sancağı öperek teslim aldı.
Ülke geneli ortak yayını ile meydanlardan yapılan yayınlar izlenildi. İl genelinde camilerde kandiller yakıldı, sala okundu. Sabah namazına kadar film gösterimi yapıldı. Sabah namazı da Nasrullah Camiinde kılındı.
KONUŞMALAR
Belediye Başkan Vekili Mehmet Yurt:
“ Milli Birlik Günü’nde bir arada olmaktan dolayı mutluluk duyuyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. Karanlık geceyi aydınlatan tüm kahramanlarımızı minnetle yad ediyor, Allah’tan rahmet diliyorum. Ruhları şad olsun. Aziz gazilerimize şükranlarımı sunuyor, sağlıklı bir ömür diliyorum.
Fetullahçı Terör Örgütü dört yıl önce Türklüğe kefen biçmiş, eli ve emeli kanlı hainlerin tüm planları aziz milletimizin vakur duruşu ve kararlılığıyla defedilmiştir.
Üniforma giymiş bu katillerin, aziz Türk Ordusuyla en ufak bir alakası yoktur. Peygamber ocağımızın yılmaz bekçileri, kolluk kuvvetlerimiz bu vatanın evladıdır. Onlar bu vatan için canlarını seve seve vermekten biran olsun geri durmayan kahramanlardır. Türk Milleti haini de kahramanını da çok iyi bilir.
Ordumuzun içine sızmış olan kalleşler bir bir temizlenmiştir. Bu hainlerin hepsi Yüce Türk yargısı önünde hesap vermektedir. Silahsız milletimize bomba atacak, kurşun yağdıracak kadar gözü dönmüş olan bu katiller dileğim ve isteğim o dur ki bir daha gün yüzü göremesinler. Hainliklerinin bedelini kamu vicdanının rahatlayacağı şekilde ödesinler.
Çünkü 15 Temmuz FETÖ kalkışması, ülkemize yapılan saldırıların en acımasızıdır. 15 Temmuz Türkiye’yi yıkma planının hayata geçirilmeye çalışıldığı gündür. Şükürler olsun ki; bu kalleş plan, değerleri için serden geçen kahramanlarımız tarafından bozulmuştur.
Ederi bir dolar olanlar, hak ettikleri tokadı yemişlerdir. 15 Temmuz gecesi kahraman milletimiz bir avuç haini tepelemiştir. Çanakkale ruhunun, Kurtuluş ruhunun damarlarımızda canlı olduğu dosta düşmana gösterilmiştir. Ömer Halis Demirler, Ayşe Aykaçlar, Batuhanlar ve nice isimsiz kahramanlar karanlık gecenin aydınlanabilmesi için ecdatları gibi destan yazarak şahadete koşmuşlardır. 15 Temmuz milletimizin yazdığı bir destandır. Bu destanı yazan milletimizle övünüyorum.
Sözlerime son verirken ülkemizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve aziz silah arkadaşları başta olmak üzere toprağı vatan yapan tüm kahramanlarımıza Cenab-ı Hak’tan rahmet diliyorum. Gazilerimize uzun ömürler diliyorum. Konu vatan ve millet olunca bizlerin fedakarlıkta sınır tanımayacağını bilmenizi istiyorum. Türk milleti hiçbir zaman yenilmeyecek, Türk devleti ebediyen payidar kalacaktır. Ne Mutlu Türk’üm diyene.”
Milletvekili Metin Çelik:
“4 yıl önceki ihanetin, tarihimizde görülmemiş hainliğin 4’üncü yıl dönümü. O gece sabahı zor olan ama milletimizin cesaretiyle, Cumhurbaşkanımızın çağrısına vermiş olduğu güçlü sesle, devletini seven TSK mensupları ve emniyet güçlerinin mücadelesiyle darbe girişimini savuşturduk. Hain darbe girişimini önceki olaylardan ayrı tutamayız. 7 Şubat MİT kumpasıyla başlayan, Gezi Parkı olaylarıyla devam eden 17-25 Aralık darbe teşebbüsüyle üst bir noktaya hükümeti düşürme amacına dönüşen ve sonrasında MİT tırları operasyonu, arkasından 6-7 Ekim olayları; bütün bunlar, büyüyen gelişen Türkiye’nin önünü kesme hamleleriydi. Bütün bunlarla emellerine kavuşamayanlar, en son olarak yıllar içerisinde Türk Silahlı Kuvvetleri içerisine soktukları hainleri devreye soktular. Hayal dahi edemeyeceğimiz, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni bombalayan, Cumhurbaşkanımıza suikast girişimine bulunan, milletin silahlarını millete doğrultup, masum vatandaşlarımızı şehit eden bir hainlikle karşılaştık. Hamdolsun, milletimiz; onların sandıkları gibi davranmadı. Onlar sanıyorlardı ki, 27 Mayıs’ta, 1971’de, 12 Eylül’de olduğu gibi olacak sanıyorlardı. Türkiye’nin demokrasiye olan bağlılığının inancının bu kadar geliştiğinin farkında değillerdi ve canı pahasına milli iradeye sahip çıkan bir milleti karşılarında buldular. 15 Temmuz’la birlikte Türkiye’de darbe dönemleri kapanmıştır. Bugün, yargımız bu hainliğin hesabını sormakta ve FETÖ ile mücadeleye devam etmektedir. Bugün, Türkiye; onların istediğinin tam aksine, artık gündemi belirlenen bir ülke olmaktan çıkmış, bölgesinde ve Dünya’da gündem belirleyen bir ülke haline gelmiştir.
Bu hainliğe ‘kontrollü darbe’ diyebilenler var. ‘Tiyatro’ diyebilenler var. Bütün bunları söylemek FETÖ’nün değirmenine su taşımaktan başka bir şey olamaz. Bugün, burada bütün siyasi partilerin temsilcilerinin olması gerekirdi. Ama maalesef, bu söylemleri öne sürerekFETÖ’yle olan mücadeleyi, 15 Temmuz darbe teşebbüsünü sulandırmaya çalışıyorlar. Aynı şeyleri, 40 yıldır 40 bin insanının canına mal olan, terörle mücadelede de yapıyorlar. Kimsenin bunu yapmaya hakkı yok. Ben inanıyorum ki, milletimiz kimin nerede durduğunu görüyor ve görecek. Bu ülkenin bekası ve geleceği için canını feda eden aziz şehitlerimizi minnetle yad ediyor, gazilerimize şükranlarımızı sunuyorum.”
Vali Avni Çakır:
“Aziz milletimizin ve kahraman güvenlik güçlerimizin hain darbe girişimi karşısında gösterdiği onurlu duruşun, hainlerin yenilgiye uğratılması ve demokrasi zaferinin 4. yıldönümü sebebiyle şehitlerimizi yad etmek, gazilerimize minnet ve şükranlarımızı sunmak, milletimizin demokrasiye olan inancını ve bağlılığını gelecek nesillere aktarmak üzere düzenlenen 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü etkinliklerinde bir araya gelmiş bulunuyoruz. Sözlerime başlamadan önce burada bulunan sizleri ve yaşadığımız küresel salgın nedeniyle aramızda misafir edemediğimiz aziz Kastamonulu hemşerilerimizi saygı ve sevgilerimle selamlıyorum.
Ülkemizin son zamanlarda yaşadığı gelişme, büyüme ve dünya siyasetinde oynadığı rol, bunu hazmedemeyen dış güçleri ve bunlarla bağlantısı olan ihanet gruplarını rahatsız eder hale gelmiştir.
Öyle ki devletin her kademesine sızmış, en kritik noktalarda görev almış ve kendisini paralel devlet yapılanmasının bir parçası olarak gören çete mensubu kişilere karşı yürütülen mücadele büyük bir kararlıkla devam ederken 15 Temmuz 2016 tarihinde hain darbe kalkışması yaşanmıştır.
Ülkemizin ve milletimizin gözbebeği olan Türk Silahlı Kuvvetleri içerisinde yuvalanmış Fetullahçı Terör Örgütü’ne mensup bir grup üniformalı hain, emir komuta zincirinin dışına çıkarak halkın iradesine el koymaya çalışmıştır. Aziz Milletimizin emanet ettiği silahları, kendilerine direnen bu aziz milletin fertlerine karşı kullanmaktan çekinmeyen bu bir avuç hain, 250’den fazla vatandaşımızı şehit etmiş, 2 bin den fazla vatandaşımızın da yaralanmasına neden olmuştur.
O gece Sayın Cumhurbaşkanımızın çağrısı ile Çanakkale ruhu yeniden canlanmış, milletimiz vatanını, bayrağını ve demokrasisini savunmak üzere, kadını, erkeği, yaşlısı ve genciyle meydanlara inmiş, hainlerin doğrulttuğu silahlara göğsünü siper etmiş, sokaklarda yürüttüğü tanklara bedeni ile dur demiştir. Bu, aziz milletimizin 15 Temmuz’da darbecilere karşı yazdığı; tarihte eşi ve benzeri görülmemiş bir kahramanlık destanıdır.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ünde dediği gibi Türk devleti yaklaşık iki bin yıllık bir devlet geleneğinden gelen soylu, asil, köklü ve kadim bir devlettir. Binlerce yıllık tarihinde yedi düvele karşı tüm varlığımızla savunduğumuz vatan topraklarımızı kahraman ordumuzun üniformasını giymiş bir avuç haine bırakmamız zaten düşünülemezdi.
Yediden yetmişe tek yürek olan Türk Milleti, yeni bir darbe teşebbüsünü önlemek ve içinde darbe umudu taşıyan mihraklara karşı demokrasisine sonuna kadar sahip çıktığını göstermek amacıyla günlerce meydanlarda demokrasi nöbeti tutmuş, ülkemizin artık darbelere geçit vermeyeceğini tüm dünyaya göstermiş, halkın tercihini görmezden gelenlere unutamayacakları bir ders vermiştir.
Bu süreçte kadim şehir Kastamonu ve sevgili Kastamonulular da meydanları günlerce doldurarak her zaman devletinin yanında ve emrinde olduğunu büyük bir gururla göstermiştir.
Devletimiz, bu darbeyi organize eden, maddi destek sağlayan ve kamu kurumlarına sızarak ülkemizin menfaatlerine zarar veren FETÖ mensuplarının tüm unsurlarıyla bertaraf edilmesi, suçluların hak ettiği cezayı alması amacıyla mücadelesini kararlılıkla sürdürmektedir. Devletimizin bekası temin edilinceye kadar mücadelemiz devam edecektir.
15 Temmuz gecesi ülkesi için hayatlarını kaybeden şehitlerimize, gazilerimize ve ülkesi için sokaklarda kahramanca mücadele veren milyonlarca vatandaşımıza minnet ve şükran borcumuz vardır. Bu nedenle 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü bizler için aynı zamanda bir hüzün ve şükran bayramıdır.
Bizler Kastamonu’da görev yapan kamu görevlileri olarak daima bağrından çıktığımız aziz milletimizin yanındayız. Görevimizi en iyi şekilde yapmaya yeminliyiz. Bu vesileyle en azından üzerimize düşen borcun bir kısmını ödeme azmi ve kararlılığındayız.
Ülkemiz ve milletimiz için can veren bütün şehitlerimize Allahtan rahmet, gazilerimize sağlık ve selamet, aziz milletimize ve Kastamonulu hemşerilerimize sıhhat ve afiyetler diliyor hepinizi saygıyla selamlıyorum.’’
Cengiz MUHZİROĞLU ve AA