Etrafımızdaki ve hele hele benzer ölçeğimizdeki illerin kalkınma çabalarına kulak kabartıyorum çokça, derdim “kıyas” ve “örnek” ile ilimizin geleceğine projeksiyon tutabilmek, aksi halde ya karamsarlığa ya da hamasete kurban gidiyor cümle mevzular…
“Somut” verileri temel almakta fayda var.
Aylar önce okumaya başladım sosyal medyada, Ordu Büyükşehir Belediyesi’nin Ünye Limanı’na yatırım yapmaya hazırlandığını, çok geçmeden de başladı zaten…
50 milyon TL, belediyenin ifade ettiği rakam o zaman, azını çoğunu bilmem.
Ünye’ye yatırım yapmaktaki derdi neydi Ordu Büyükşehir Belediyesi’nin, Karadeniz’e sınırı olan 6 ülkenin limanlarını geride bırakacak bir liman ortaya çıkarmak ve bu sayede ülkemizin bölge ülkelerine ihracat kapasitesini artırmak…
Bir tarafından da “turizm” illaki.
Dediğini yaptı Ordu Büyükşehir Belediyesi, kapasite artırıcı altyapı işlerini birbiri ardına devreye aldı, ortaya adeta “sıfır kilometre” bir liman çıkardı…
Detaylı bilgi belediyenin sayfasında fazlasıyla mevcut, meraklıları okusun, zihin açıcı.
Geçtiğimiz Eylül ayında…
İlk Ro-Ro seferi yapıldı.
Geçtiğimiz Kasım ayında misal…
Akdeniz Bölgesi’nde üretilen 32 konteyner dolusu meyve ve sebze Ünye Limanı’ndan Rusya’nın Novorossiysk limanına gönderildi.
Ro-Ro limanı oldu…
TIR’ları bindir Ro-Ro’ya, uğurla olsun, bu kadar basit.
Hedefte “kruvaziyer turizmi” vardı…
Su derinliğini artırmanın peşine düştüler.
Önceki gün sosyal medyaya düştü…
Ünye limanına ilk kruvaziyer geldi.
Sinop ve Amasra limanlarından aşina olduğumuz “Astoria Grande” bu kez Ünye Limanı’na demirledi…
Yüzlerce turistiyle.
Uzatmayayım…
Ordu’da durumlar böyle.
Kastamonu ne ders çıkarsın Ordu’dan?…
Evvela “yerel yönetim sistemi” konusunda teferruatlı bir düşünelim.
Ordu ilinin tamamında yerel yönetim alanının “yatırım” direksiyonunda tek kurum otururken, “büyükşehir belediyesi” oluyor bu, Kastamonu’da ise “20” belediye ve İl Özel İdaresi Genel Sekterliği, hepsinin meclisleri hakeza…
“Yeki ve sorumluk” yanı sıra “bütçe” de dağınık.
Ordu, “büyükşehir belediyesi” statüsünde olmasaydı, Ünye Limanı mevcut duruma gelebilir miydi?…
Bizdeki örnekler göz önüne alıp bakıldığında cevabın “hayır” olması kaçınılmaz.
Kastamonu’nun mevcut idari sisteminde “bütüncül” bakış açısının oluşması için puzzle’ın tüm parçalarının ustalıkla bir araya getirilmesi lazım ki…
“Tarih yazmadı” henüz.
Siyasi çekişmeler de ayrı handikap…
Her partinin derdi dünyayı kurtarmak ama ilçelerine yeterince faydaları yok.
“Bütünşehir” konusu zaman zaman kah ısıtıldı kah altı söndürüldü hükümet tarafından…
Kaybeden “parçalı iller” oluyor.
MUSTAFA AFACAN