Şehrimizin “kangren” sorunu “su”, Karaçomak Barajı “mevta”, şebeke “hasta”, yekun dertlerin çaresine kapı aralayacak olan Kırık Barajı inşaatı “kötürüm”, kamuoyu “sessiz”, siyaset “kulak üstü”…
Musluklarda “tıs” sesi “kapıda”.
Kırık Barajı faaliyete geçmeden sağlık riski taşıyan şehir şebekesinin yenilenmesi için de adım atılamıyor…
Riskli su kullanımına “talim”.
(İçme suyundan temizlik suyuna kadar…
“Düşman muslukta”.)
Dahası şehir nüfusu büyüyor, köyler, ilçeler Merkez ilçeye göçtükçe göçüyor…
Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Fatih Metin’e nüfus artışından ve Gürleyik kaynağının kesilmesinden kaynaklanan sorun nedeniyle şehrin Ankara yolu güzergahına yakın zamanda su verilmesinin tehlikeye girdiğine ilişkin bilgi verildiği vaki. Gürleyik’ten su alırken bölge, şehir merkezinden nasıl su basılacak?
İnşaat yaparken “üstyapı” iyi de…
Kimsenin aklına“ altyapı” düşmüyor ne hikmetse.
Kırık Barajı’nın “Bakan sözüyle” geçtiğimiz yılsonunda, “resmen” ise bu yılsonunda tamamlanması gerekirken henüz fiziki gerçekleşme oranı “yüzde 18”…
Kıt kanaat gönderilen ödeneğin bir kısmının henüz harcanmadığı iddia ediliyor üstüne üstlük.
Nasıl bitecek bu “gidişat” ile Kırık Barajı?…
Bakan Yardımcısı “hızlandırın” talimatı vermiş ve ek ödenek konulmasından söz etmiş.
“Hadi bakalım”…
Umarız “hızlanır” ve ek ödenek konulur.
Diğer bir “sürünceme” ise “Karaçomak Dere Islahı”…
Hafızam yanıltmıyorsa bu projenin seneler önce tamamlanmış olması lazımdı, siyasetçilerin dilinde “pelesenk” olmuştu, meğer, zaman içinde ya rafa kaldırılmış ya da “kuşa çevrilmiş”, şehrin kuzey kesiminde yol alan proje, iddia odur ki, güneyde 4 küsur kilometre uzunluktan 1.5 kilometreye düşürülmüş ve hatta Olukbaşı bağlantısı bile “es geçilmiş”, iddia odur ki, yeniden “bütün” hale getirilmesi söz konusu ve bunun da yolu “ek ödenek” denen sihirli dokunuştan geçiyor.
İçecek suyumuz “yok”…
Islah edilecek deremiz “var”.
Kırık Barajı ve dere ıslahı projeleri her ne kadar merkezi hükümet yatırımları kapsamında yürüse de, çok iyi biliyoruz ki, her ikisinin de asıl sahibi “fiili” olarak Kastamonu Belediyesi…
Önceki belediye yönetiminin etkin takibinin şimdiki yönetim tarafından da aynı disiplin ve kararlılıkla sürdürülmesi şehrimiz namına kazanç.
Ödenek gelmezse…
Su da gelmez yakın zamanda.
- ••
Not: “Basına kapalı toplantı” demek aslında “halka kapalı toplantı” demekle eş…
Kapalı kapılar ardında konuşulanı halk kimden duyacak?
Halktan bilgi saklamanın sebebi hikmeti ne?..
Atanmış ve seçilmişler ile halk arasında kalın bir duvar örülmüş anlaşılan.
“Duyum” üzerine halk ne işitirse o…
“Demokrasi” vardı hani?
MUSTAFA AFACAN