Bugün, sansürün kaldırılışının yıldönümü olan 24 Temmuz Basın Dayanışma Günü.
Vali Avni Çakır, Kastamonu Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Erkan Yılmaz ve Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu Genel Başkanı Nuri Kolaylı, “Basın ve Dayanışma Güna” dolayısıyla yayımladıkları mesajlarında şöyle dediler:
VALİ AVNİ ÇAKIR:
“Haber alma hürriyetinin dönüm noktası olan 24 Temmuz tarihi, güncel haberleri sansürsüz olarak yayınlamaya başlayan basınımızın bayram günüdür.
Gelişmeler, değişimler ve yeniliklerle başlayan her gün kesintisiz, seri haber akışını sağlayarak, günlük yaşantımıza yön veren basınımız; özveri ile gerçekleştirdikleri iletişim ile milletimizin, ülkesine, vatanına, devletine verdiği önemin sonsuzluğunu dünya basını ile de paylaştığı en güçlü vasıtadır.
Ülkemiz adına büyük atılımların gerçekleştirilmesine vesile olan başarılı, etkili haber anlayışı ile hayatımızı daha da sağlam, bilinçli, verimli yaşam tarzı haline dönüştüren basın mensuplarımıza sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.
Kültürel değerlerimize değer katan çalışmaları ile demokrasi ve milli birliğimize olan duyarlılığımızı ulusal alanda duyuran basın camiasının “24 Temmuz Gazeteciler ve Basın Bayramı”nı kutluyor, sağlık, mutluluk ve başarılı günler diliyorum.”
•••
KGC’den BİK’e çağrı: İller, nüfusa göre yeniden değerlendirilmeli
Basılı gazetelerin yanı sıra, 1 Nisan itibariyle yürürlüğe giren internet haber sitelerine ilişkin “Resmi İlan ve Reklam Yönetmeliği”nin de nüfusa göre il ayrımı yapmadığına dikkat çeken Kastamonu Gazeteciler Cemiyeti (KGC) Başkanı ve Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu (TGK) Yönetim Kurulu Üyesi Erkan Yılmaz: “Kastamonu, 378 bin nüfuslu bir kent iken büyükşehirlerle aynı kategoride tutuluyor. Hem basılı gazetelerimiz, hem de internet haber sitelerimizde bizler için büyük sorun haline gelen bu durumun en kısa sürede düzeltilmesini talep ediyoruz” dedi.
Kastamonu Gazeteciler Cemiyeti (KGC) Başkanı ve Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu (TGK) Yönetim Kurulu Üyesi Erkan Yılmaz, sansürün kaldırılışının yıldönümü olan 24 Temmuz Basın Dayanışma Günü nedeniyle açıklama yaptı.
Yılmaz, açıklamasında yerel gazeteler ve internet haber siteleri ile ilgili dikkat çeken değerlendirmelerde bulundu.
Kastamonu il genelinde 100’ü aşkın üyesi ile çalışmalarını sürdüren Kastamonu Gazeteciler Cemiyeti’nin başkanı Erkan Yılmaz, açıklamasında şu görüşlere yer verdi:
“Türk basınında sansür, gazetecilerin 24 Temmuz 1908 tarihinde gerçekleştirdiği onurlu direniş sonucu kalkmış, ancak ardından yapılan yasal düzenleme ve baskılarla hemen hemen her dönem yeniden gündeme gelmiştir. Sansür, meslektaşlarımızı kıskacına alan çok önemli bir sorundur. Yaşanan uygulamalara bakıldığında, sansürün kalkmadığını, etkisini arttırarak devam ettirdiğini görmekteyiz. Sansür günümüzde bazen ‘haber yasaklama’, bazen de gerçeği çarpıtma, gizleme veya çeşitli tehdit ve yaptırımlarla devam etmektedir. Düşüncelerini yazdıkları, röportaj ve haber yaptıkları gerekçesiyle meslektaşlarımız yargılanmakta, gözaltına alınmakta, cezayı gerektirmeyecek basit suçlamalarla uzun süreli tutuklamalarla özgürlükleri elinden alınmakta ve hapse atılmaktadır. Türk Ceza Kanunu’nda ve Terörle Mücadele Yasası’nda yer alan ve darbe dönemlerinden bu yana değişmeyen basın özgürlüğünü kısıtlayıcı maddeler mutlaka ele alınmalı ve yeniden düzenlenmelidir. Bu kapsamda, tüm karşı çıkışlarımıza rağmen geçtiğimiz yıl TBMM gündemine gelerek kabul edilen ‘Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’da yeniden düzenlenmelidir. Unutulmamalıdır ki; İfade ve basın özgürlüğü demokrasinin olmazsa olmazıdır ve Türkiye’de demokratik yaşamın temel sorunu ne yazık ki basın ve ifade özgürlüğünün gerçek anlamda olmamasıdır. Halkın haber alma hürriyetinin işlerliği için, basın ve ifade özgürlüğü temel gerekliliktir. Halkın gerçekleri öğrenme ve bilgi edinme hakkının aracı olan basın özgürlüğünün önündeki engeller kalkmadıkça, 24 Temmuzlar bizler için bayram olmayacaktır. Bu nedenle bu yıl da 24 Temmuz’u Basın Bayramı olarak değil, dayanışma günü olarak görüyor, bu anlamda kutluyoruz.”
“İLAN TARİFELERİ YENİDEN GÜNCELLENMELİDİR”
“Sansürün yanı sıra, Basın Meslek Yasası eksikliğinden ekonomik sorunlara, yetişmiş eleman sıkıntısından, teknik altyapı eksikliğine, istihdam ve etik sorunlarından Basın İlan Kurumu uygulamalarına kadar birçok sorunla iç içe görev yapmaktayız. Basın İlan Kurumu Fiyat tarifesinin hiç zaman geçirilmeden güncellenmesi gerekirken, Basın İlan Kurumu tarafından hazırlanan ‘Resmi İlan ve Reklam Yönetmeliği’, uygulanabilir şekilde yeniden düzenlenmelidir. Ayrıca, 5953 Sayılı Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanun, yıpranma hakkından yıllık izinlere, tazminat hakkından fazla mesaiye kadar geniş bir yelpazede ele alınarak güncellenmelidir.”
“FİİLİ HİZMET SÜRESİ ZAMMI GERİ VERİLMELİDİR”
“Öte yandan, meslektaşlarımızın emeklilikte fiili hizmet süresi zammından yararlanabilmesi, tüm karşı çıkışlarımıza rağmen “basın kartı” şartına bağlanmıştır. Gazetecilik mesleği basın kartı sahibi olma koşuluna bağlı olmadan yapılan ağır ve tehlikeli bir iş olarak kabul edilmeli, basın kartı sahibi ve çeşitli nedenlerle basın kartı alamayan gazetecilerin anayasal sosyal güvenlik hakkının sonucu olan fiili hizmet süresi zammı geri verilmelidir.”
“KASTAMONU GİBİ İLLER NÜFUS KRİTERİ BEKLEMEKTEDİR”
“Öncesinde basılı gazeteler için sorun haline gelen illerin nüfusa göre ayrılmamasının internet haber sitelerinde de aynen devam etmesini gündeme getiren Yılmaz: “Bu sorunun çözümünü talep ediyoruz. Kastamonu gibi iller, büyükşehirlerle aynı kategoride tutuluyor ve bu da meslektaşlarımızı büyük sıkıntıya sokuyor. Basın İlan Kurumu’ndan en kısa sürede bu sorunun ortadan kaldırılmasını istiyoruz. Özetlemeye çalıştığım tüm bu sorunlara karşın görevini fedakârca ve layıkıyla yapan meslektaşlarımın 24 Temmuz Basın Dayanışma Günü’nü kutluyor, esenlikler diliyorum.”
•••
Nuri Kolaylı: Basın özgürlüğü gerçek anlamda sağlanmalı…
Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu Genel Başkanı Nuri Kolaylı, sansürün kaldırılışının yıldönümü olan 24 Temmuz Basın Dayanışma Günü nedeniyle yaptığı açıklamada, “Bazı uygulamalara bakıldığında, sansürün kalkmadığını, aksine etkisini arttırarak devam ettirdiğini üzülerek görmekteyiz.” dedi.
Türkiye genelinde 9 gazeteciler federasyonu, 87 gazeteciler cemiyeti ve basın derneği ile bu derneklere üye yaklaşık 20 bin medya çalışanını tek çatı altında toplayan Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu’nun Genel Başkanı Nuri Kolaylı, demokratik gelişimin temel taşlarından en önemlisinin basın özgürlüğü olduğuna dikkat çektiği açıklamasında şu görüşlere yer verdi:
“Türk basınında sansür, gazetecilerin 24 Temmuz 1908 tarihinde gerçekleştirdiği onurlu direniş sonucu kalkmış, ancak ardından yapılan yasal düzenleme ve baskılarla hemen hemen her dönem yeniden gündeme gelmiştir.
Sansür, meslektaşlarımızı kıskacına alan çok önemli bir sorundur. Yaşanan uygulamalara bakıldığında, sansürün kalkmadığını, etkisini arttırarak devam ettirdiğini görmekteyiz. Sansür günümüzde bazen ‘haber yasaklama’, bazen de gerçeği çarpıtma, gizleme veya çeşitli tehdit ve yaptırımlarla devam etmektedir.
Düşüncelerini yazdıkları, röportaj ve haber yaptıkları gerekçesiyle meslektaşlarımız yargılanmakta, gözaltına alınmakta, cezayı gerektirmeyecek basit suçlamalarla uzun süreli tutuklamalarla özgürlükleri elinden alınmakta ve hapse atılmaktadır. Türk Ceza Kanunu’nda ve Terörle Mücadele Yasası’nda yer alan ve darbe dönemlerinden bu yana değişmeyen basın özgürlüğünü kısıtlayıcı maddeler mutlaka ele alınmalı ve yeniden düzenlenmelidir.
Bu kapsamda, tüm karşı çıkışlarımıza rağmen geçtiğimiz yıl TBMM gündemine gelerek kabul edilen “Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” da yeniden düzenlenmelidir.
Unutulmamalıdır ki; İfade ve basın özgürlüğü demokrasinin olmazsa olmazıdır ve Türkiye’de demokratik yaşamın temel sorunu ne yazık ki basın ve ifade özgürlüğünün gerçek anlamda olmamasıdır. Halkın haber alma hürriyetinin işlerliği için, basın ve ifade özgürlüğü temel gerekliliktir.
Halkın gerçekleri öğrenme ve bilgi edinme hakkının aracı olan basın özgürlüğünün önündeki engeller kalkmadıkça, 24 Temmuzlar bizler için bayram olmayacaktır. Bu nedenle bu yıl da 24 Temmuz’u Basın Bayramı olarak değil, dayanışma günü olarak görüyor, bu anlamda kutluyoruz.
Sansürün yanı sıra, Basın Meslek Yasası eksikliğinden ekonomik sorunlara, yetişmiş eleman sıkıntısından, teknik altyapı eksikliğine, istihdam ve etik sorunlarından Basın İlan Kurumu uygulamalarına kadar birçok sorunla iç içe görev yapmaktayız.
Basın İlan Kurumu Fiyat tarifesinin hiç zaman geçirilmeden güncellenmesi gerekirken, Basın İlan Kurumu tarafından hazırlanan “Resmi İlan ve Reklam Yönetmeliği”, uygulanabilir şekilde yeniden düzenlenmelidir.
Ayrıca, 5953 Sayılı Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanun, yıpranma hakkından yıllık izinlere, tazminat hakkından fazla mesaiye kadar geniş bir yelpazede ele alınarak güncellenmelidir.
Öte yandan, meslektaşlarımızın emeklilikte fiili hizmet süresi zammından yararlanabilmesi, tüm karşı çıkışlarımıza rağmen “basın kartı” şartına bağlanmıştır. Gazetecilik mesleği basın kartı sahibi olma koşuluna bağlı olmadan yapılan ağır ve tehlikeli bir iş olarak kabul edilmeli, basın kartı sahibi ve çeşitli nedenlerle basın kartı alamayan gazetecilerin anayasal sosyal güvenlik hakkının sonucu olan fiili hizmet süresi zammı geri verilmelidir.
Özetlemeye çalıştığımız tüm bu sorunlara karşın görevini fedakârca ve layıkıyla yapan meslektaşlarımın 24 Temmuz Basın Dayanışma Günü’nü kutluyor, esenlikler diliyorum.”