Korona salgını kitlesel boyutta ciddi mi ciddi algı depremlerini de beraberinde getirdi, “bilim” misal, toplumsal zeminde hiç bu kadar rağbet görür olmamıştı…
Sular çekildiğinde de umarım elde kalır “bilim”.
Ne kıymetliymiş değil mi?..
Bilim, olmazsa olmazmış meğer.
“Hamaset” prim yapardı korona öncesi…
Bilim insanlarının ağzını gözler oldu toplum şimdi.
“Okuyan, araştıran, şüphe duyan, kıyas yapan yurttaş kimliği” koronadan daha hızlı yayılıyor…
Üfürme devri (en azından şimdilik) bitti.
“Eğitim” keza…
“Eğitimsiz insanların virüs bulaştıracağından ürperen ve yakınan” eğitimli insanlar bu saatten sonra toplumun eğitim çıtasının yükseltilmesi için üzerlerine düşeni layıkıyla yaparlarsa, en azından gelecekte benzer kabuslar yinelenmemiş olur.
Korona virüs “yolcu”…
“Cahillik” virüsü ise müdahale edilmedikçe “hancı”.
“Kültür” şemsiyesi altında ifade edilebilecek “adabı muaşeret, görgü, adap, edep” ne kıymetli vasıflarmış değil mi?…
Can yanmadan önce anlaşılsaydı keşke.
“Halk sağlığı”…
Vatandaşı “müşteri” olarak görmenin ceremesi, ödeyemeyeceği bir fatura olarak çıkmaz topluma umarım.
“Koruyucu tıp”…
“Para etmese de” elzem olduğu anlaşıldı.
“Yerli gıda”…
“Sağlıklı tarım”.
“Temiz doğa”…
“Temizlik”.
“Yavaş hayat”…
“Sürdürülür şehircilik”.
Liste uzun…
“Toplumsal anlama” için “musibet” mi lazımdı?
“İnfluenza” virüsünden haber alan var mı?
Korona virüs yekun virüsleri kovdu mu?..
“İnfluenza” misal, akıbeti ne durumda?
2 ay önce şehrimizde “influenza” menşeli “Domuz gribi” yahut “Gergedan gribi” misali virüs hastalıklarının tavan yaptığını ancak eczanelerde ilaç kalmadığını yazmışım…
“İlaç sanayimiz “tuş” oldu…Bağışıklığımız zaten ‘nakavt’. ‘Sağlıksız gıda, yetersiz beslenme, kirli hava, mutsuzluk…’… Bu kadarına şükür. Salgın var… İlaç yok” demişim.
“Halk sağlığı” derdiyle…
“Feryat figan.”
Şimdi bakınca…
“İnfluenza ne, korona ne” adeta.
Resmen haksızlık etmişim “influenza” virüse…
Kıymetini bilememişim.
Beteri varmış…
İyi günlerimizmiş!
MUSTAFA AFACAN