Ağlı’da yaşayan bir çift, evlenirken kendilerine düğün hediyesi olarak verilen “Kezban” adlı eşeğe gözleri gibi bakıyor.
Satı (58) ve Gülay Ketenci (60) çiftine, evlenirlerken düğün hediyesi olarak verilen sıpa, zamanla evin vazgeçilmezi oldu. Yıllardır aile ile birlikte yaşamını sürdüren ‘Kezban’ adı verilen eşek, Gülay Ketenci’nin yanından ayrılmıyor.
Annesinden kalan tek hatıra
Kezban’ı çok sevdiğini ve ona gözü gibi baktığını söyleyen Gülay Ketenci, vefat eden annesinden kendisine kalan tek hatıra olduğunu kaydetti.
Düğün hediyesi olarak Kezban’ı kendisine verdiklerini anlatan Gülay Ketenci, “Annem ve babam, onu bana evlenirken hediye olarak verdiler. Ben ona hiç kıyamam, üzerine yük yükleyemem, veteriner geldiğinde aşısını yaptırırım, çok akıllıdır, benim yanımdan ayrılmaz. Dışarıda ormanda bıraksam kendi kendine eve kadar gelir; çok akıllıdır. Biz ona iyi baktık, iyi bakınca da bu yaşlara kadar geldi. Arpa ile yem ile bakıyoruz. Bakımlıdır, hatta biz ona yem vermesek bile o, kapıyı açıp içeriye giriyor ve karnını doyuruyor. Daha öncesinden bir şeyimiz yoktu. Adet bu şekildeydi inek verilirdi. Bana da inek vermemişler, eşek vermişler” diye konuştu.
Annesinden kendisine tek hatıra olarak eşeğin kaldığını ifade eden Gülay Ketenci, “Annem vefat etti, annemden de bana hatıra kaldığı için gözüm gibi bakıyorum. Annem ona Kezban derdi, ben de aynı şekilde Kezban diyorum. Çağırdığım zaman hemen yanıma gelir. Kezban’ımla aramız iyidir. Dur deyince durur, gel deyince de gelir. Çocuklarım bana eşeği ne yapacaksın, satalım diyorlar. Ben ‘yok’ diyorum, ahırın bir köşesinde duracak diyorum, satmam diyorum, o bana annemden hatıra diyorum” ifadelerini kullandı.
Satı Ketenci ise “Düğün hediyesi olarak bize eşek verdiler. Ormana gitsinler, odun yapsınlar diye. Eskiden öyleydi. Çok fazla yoksulluk çektik, şimdiki gibi bir şey yoktu, varlıklı değildik.
Her şey el ile yapılıyordu, şimdi elektrik var, makine var, işin büyük çoğunluğunu onlarla yapıyorsunuz. Bizim can yoldaşımız, canım benim o. Bizim gibi eşek de yaşlandı… Biz de o da artık emekliye ayrıldık.”
VEDAT YUNUS İKİZOĞLU (İHA)