- Belediye Başkanı Galip Vidinlioğlu, bu akşam görevdeki 1,5 yılını değerlendireceği basın toplartısı öncesinde, önceki akşam TV 366’da gündeme dair ve belediye çalışmalarına ilişkin detaylı açıklamalarda bulundu. İrfan Salcı ve Erkan Yılmaz’ın sorularını yanıtlayan Başkan Vidinlioğlu, sosyal medya üzerinden gelen vatandaşların taleplerini de cevapladı.
- Pandemi sürecindeki Belediye çalışmaları hakkında detaylı açıklamalarda bulunan Başkan Vidinlioğlu, halk otobüslerinde kartlı sistem ve akıllı şehir çalışmaları; rant ve israf konusundaki iddialar; tartışmalı arsa takası ve bu konuda eleştirilere yanıt verdi.
Belediye Başkanı Galip Vidinlioğlu, önceki akşam TV 366’da gündeme dair ve belediye çalışmalarına ilişkin açıklamalarda bulundu. İrfan Salcı ve Erkan Yılmaz’ın sorularını yanıtlayan Başkan Vidinlioğlu, sosyal medya üzerinden gelen vatandaşların taleplerini de cevapladı.
Belediye Başkanı Galip Vidinlioğlu’nun açıklamalarında öne çıkan konular ve açıklamaları şöyle:
AZERBAYCAN’DAKİ GELİŞMELER
“Kim bizim ayağımıza dolaşırsa gerekirse kafası ezilir. Toprak bizde vatandır. Herkes ayağını denk alsın. Biz onurumuzla yaşarız dik dururuz. Dolayısıyla Ermenistan akıllı olmak zorunda, onun bunun dolduruşu ile böyle bir girişimde bulunduysa onlar için en makul ve mantıklı olan şey bir an önce kendi topraklarına dönmeleridir. Azerbaycan’a yapılmış her şey bize yapılmış demektir. Karabağ, Azerbaycan’ın toprağıdır. İşgalciler buradan da defolup giderse zaten aramızda problem yok demektir”
“TEST YAPTIRACAĞIM”
“Çok ekstradan kendimi izole etmek gibi bir durumum hiç olmadı. Dün yine Salıpazarındaydım, ondan önceki gün yine muhtelif yerlerde dolaştım. Bir önceki gün de Tarihi Kentler Birliği’nden ödül almak için İstanbul’a gittim. Cumartesi günü misafirlerimiz vardı. Sayın Valimizle akşama kadar beraberdik. Dün konuştum kendisiyle gayet sağlığı yerinde herhangi bir belirti yok. Ama tabi bu süreci evde izole şekilde geçirmesi gerekiyor. Ben de yarın bir test vereceğim. Allah’a çok şükür herhangi bir şikayetim problemim yok. Sürekli maskeliyim, ara ara kolonya ve dezenfektan kullanıyorum. Tabii en büyük şeylerden bir tanesi de mesafe. Dezenfektan konusunda da bir hassasiyet oluştu ama mesafe konusunda aynı hassasiyetimiz yok.”
“KORONAVİRÜSTE SON DURUM
“Koronavirüs rakamlarının önceki günlerdeki yükselişi birikmiş testlerin açıklanmasından kaynaklandı. Ama şu anda rakam 15 gün önceki rakamlarda değil. Ama yine de ciddi rakamlar bunlar. Personelimizde vaka çıkarsa evine gönderiyoruz. Filyasyon çalışmasında yakınların da pozitif olanlar var, onları da çalıştırmıyoruz. Esnek çalışmaya geçtik. Dolayısıyla bu süre zarfında hepimizin dikkat etmesi lazım.
Maske dağıtmak yerel yönetimin işi değil ama ben durumdan vazife çıkararak ne kadar katkımız olabilir diye bir kısmını İstanbul’daki iş adamlarımızdan temin ettik bir kısmını sağ olsun Amasya Belediye Başkanımız gönderdi. Bir kısmını da biz kendimiz ürettik. Ayrıca bu pandemi sürecini önceden ön görmem dolayısıyla 100 ton dezenfektanı ben zaten hazır etmiştim. Bir litresinden 100 litre ürettik.Her gün yaklaşık 2500-3000 civarında maskeyi günlük dağıtmaya devam ettik, ediyoruz. Şu ana kadar dağıttığımız maske sayısı 300 bini buldu. Her seferden sonra halk otobüslerimizi dezenfekte ediyoruz. Bazen yazıyorlar “Efendim bizim sokağa gelen olmadı” diye. Ya sokakta nöbet mi tutuyorsun kardeşim, gelip gelmediğini biliyorsun. O süpürme aracının içerisine dezenfektan koyuyoruz ve sokaklar dezenfekte ediliyor. Dezenfekte etmediğimiz bir tane resmi kurum yoktur. Ayrıca sivil toplum kuruluşlarını da dezenfekte ettik. Hem de defalarca. Bu vakanın Türkiye’de ilk ortaya çıktığı tarih 11 Mart. Bizim dezenfeksiyona başlama tarihimiz 26 Şubat. Yani 15 gün önce. Bunun lamı cimi yok. Geçenlerde Somer’in yaptırdığı anketlerde de zaten herkes hakkını veriyor. Ben kimseye bana oy verin size telefon edecekler falan demedim. Bu kadar kişiye ulaşma şansımız yok. Ama görünen köy kılavuz istemez. Pandemi başlama sürecinde ben gecede 3 saatlik uykuyla mesai yaptım.”
“DÜŞÜK MALİYETLE BÜYÜK YARDIM SAĞLADIK”
“Son bir aylık gıda yardımı verileri elimde henüz yok ama, rutinde hizmet verdiğimiz yaklaşık 250-300 aile var. Bunlara her ay yapılıyor. Ama Ramazan’a özel o dönem iftar çadırlarımızda olmadığı için o dönem itibariyle sosyal yardımlaşmanın en üst seviyeye çıktığı bir dönem oldu. Ramazan ve akabinde dağıttığımız koli sayımız 12 bin. Öyle boş koli değil. 30 kilo ağırlığında. Şunu çok rahat söyleyebilirim Valiliğin Sosyal Yardımlaşma üzerinden yaptığı yardımlarla Belediye’nin yaptığı yardımlarda bir tane mükerrer yoktur. Çünkü bu konuda ben sevgili Resul başkanımızı görevlendirdim ve elinde listeler, uyku uyumama pahasına tek tek hepsini liste halinde bu konuda hem mahalledeki muhtar ve ihtiyar heyeti hem de yine partililer vasıtasıyla ulaşabildiğimiz ihtiyaç sahiplerine ulaştık. Küçük esnafa da ulaştırdık bu yardımları. Çünkü çok sıkıntılı bir süreçten geçiyorlardı onlara da çok ciddi destek olduk bu süreçte”
HALK OTOBÜSLERİ KONUSU
“Halk otobüslerinden çok sayıda şikayet geldiği doğru. Özellikle pandemi sürecinde bu şikayetler bir nebze daha arttı. Şimdi tabii olaya da tek taraflı bakmamak lazım. Otobüsçülerin de bazı şikayetleri var. Ama bu süreçte ben halk otobüslerini hiç mağdur etmedim, mümkün olduğunca destek olmaya çalıştım. Kartlı sistemle ilgili bir çalışma yaptım ama ben sadece kartlı sistemle ilgili değil, kavşaklar ve trafik lambaları ile ilgili de bir çalışma yaptım. Bunları bir bütün olarak ele almak lazım. Bir takım alternatifler geliştirdik. Daha detaylı açıklamayı yapacağım. Benim de telefonuma mesajlar geliyor zaten oturacağız bir çözüm yolu bulacağız. Ama kartlı sistemle ilgili de ciddi bir çalışma yaptık. Aslında sonlandı diyebiliriz. İçişleri Bakanlığı ile koordineli bir şekilde “Akıllı Şehir” projemizi geliştiriyoruz. Gerekli toplantılar yapıldı. Peyder pey uygulamaya geçilecek. Şikayetçi olunan konuların bir çoğu bu projeler tamamlandığında sona erecek. Engelli bireylerimizin yanında bulunan refakatçi kartlarının otobüs şoförleri tarafından tanınmadığına dair şikayet varsa ve ayrı bir ücret talep ediliyorsa, bu durumu da hemen çözeriz. Böyle bir durum söz konusu olamaz.”
BALLIDAĞ VE ÖZEL UĞURLU
“İkisinin de şehre kazandırılması gerektiğine inanıyorum. Özel Uğurlu’da hukuki süreç her ne olursa olsun çözünebilme noktasında irade gösterilirse bu konuda bize ne düşerse yapmaya hazırız. Belediye sağlık hizmetinde yer alır mı? Param olursa tabi ki olur. Ama yok. Olmayan parayla da hastane yapılmaz. Ama olsaydı yaparım.”
SALI PAZARI TRAFİK SORUNU
“İSPARK’la bir çalışma yaptık. Onların bir iki tane önerisi var. Salı Pazarı için ideal olan oraya yakın bir yerde bir kapalı pazaryeri. Çünkü esnafı dinliyorum yazın güneşin altındayız sebzelerimiz meyvelerimiz kuruyor. Orada ikamet edenler şikayetçi ‘kokusu bitmiyor’ diyorlar. Yani ben kimseyi de üzmek istemiyorum. Çünkü bu konuya olumlu bakanlar var karşısında olanlar var. Bir orta yol bulmak gerekli. Ortak fikir hangi tarafa ağır basıyorsa öyle bir irade göstermek lazım. Trafikle ilgili ise bir-iki-üç tane alternatifli bir öneri geldi. Hangisi uygun olursa en kısa zamanda onun çalışmalarına başlayacağız.”
RANT ve İSRAF KONUSU
“Rant var mıydı rant vardı. Bir defa anormal bir şekilde inşaat sektöründe canlılık vardı. Dolayısıyla buna bağlı olarak da insanların talepleri vardı, burada hiçbir şey zaten tek taraflı değil. Herkes bu anlamda masum değil. Bazılarımız bir dairenin yerine bir daireye razı olmadı daha fazla istedi. Daha fazla isteyince kat artışları gündeme geldi. Otomatik olarak inşaatın fazla olması demek tarafın fazla olması demek. Çok ciddi bir belediyeye giren para vardı. Bunun neticesinde israf var mıydı? Evet. Çok paranın olduğu yerde israf olur. 10 lirayla da aylık geçirebilirsiniz 50 liraya da geçinebilirsiniz. Geride kalan 18 aylık süre zarfında şunu demedim yani arkadaş ben şunu yapamıyorum, bunu yapamıyorum demedim. Söylediğim her şeyi yapmaya çalıştım. 85-90 milyon civarında resmiyette borcu olan bir belediye vardı. Biz de bununla ilgili bir kredi kullandık. Esnafımıza bir nebze nefes aldırdık. Fakat bu kez de Belediye’nin İller Bankası’ndan gelen rakamı yarının altına düştü. Devletin geliri azaldığı zaman otomatik olarak belediyenin gelirleri de azalıyor. Bu zor durumlarda bile hizmet etmeye devam ettik. Bu kadar zor bir süreçte su tahsilatında azalma oldu. Herkesin kiralarını da geciktirdim. Kira gelirimiz de çok kısıtlı rakamlarda ve çarkı döndürmeye gayret ediyoruz. Kimseyi de mağdur etmemeye çalışıyoruz. Bu haldeyken bile hizmet üretmeye gayret ediyoruz. Şu anda israf etmiyoruz. Tabiri caizse biz sinekten yağ çıkarmanın derdindeyiz. Çünkü gelirlerimiz çok ciddi düştü. Ama inşallah 2021 yılının çok daha iyi olacağına inanıyorum”
“HİZMET ALMAYAN MAHALLEMİZ YOK”
“İsfendiyar mahallemizde çalışma yaptık. Orası çok sıkıntılı bir bölgemiz. Allah korusun herhangi bir şey olduğu zaman ne araba giriyor, ne bir şey oluyor, büyük sıkıntı var. Kastamonu’nun genelinde sıkıntılar var. O da son 5 yılda o kadar çok inşaat yapıldı ki artık sistemden acınası hale geldi. Şimdi özellikle burada söylemek istiyorum. Tosya yolundan çok sitem alıyorum. Çukur yolda gidiyoruz diye. Vatandaşlarımızın sorunlarını anlıyorum ve şikayetleri ötelemiş değilim. Ne gerekiyorsa yapılıyor. Hiç merak etmesinler tüm ekibimizle, tüm araç gereçlerimiz Kastamonu’muzun tüm mahallerine itina ile hizmeti götürüyor.”
TELEFERİK KONUSU
“Teleferiki mecbur olduğumuz için tamamlayacağız. Çünkü kamu zararı oluşacak. Bu sebeple tamamlamak durumundayız. Şimdi bu konu ısıtılıp ısıtılıp gündeme geliyor. Ve bunu işte başka siyasi partilerden de hatta CHP’nin İl Başkanı da işte hani halka soracaktı falan diye dedi. Fakat tabii herkes işine geldiği gibi konuyu dinliyor. Konuştuğumuz kişinin sayısı herhalde 10’lu rakamlardan fazladır. Kamuoyu yoklamasıyla teleferik projesini iptal edemiyoruz. Çünkü kamuoyu yoklamasında sorabileceğiniz insan sayısı sınırlı. Kamuoyu yoklaması ile teleferiği ben iptal ediyorum deme şansınız yok. Ancak bunu genel bir halk oylamasıyla yapabilirsiniz. Fakat bunun da Türkiye’de örneği yok. Bu proje Turan beyinde kendi düşüncesidir. Ben Turan bey değilim ki. O öyle düşünüyordu belki doğru düşünüyordur, belki ben yanlış düşünüyorum. Ama o şehri panoramik görmek adına yatay bir teleferikten bahsetmişti. Böyle bir şey değildi. Konuları çarpıtmanın anlamı yok.”
KASTAMONU’DA SPOR ve CHP’YE ELEŞTİRİ
“Bir spor kulübünün ayakta kalabilmesinin bırakın spor kulübünün bir işletmenin ayakta kalabilmesinin yegâne yolu bir gelirinin olmasından geçer. Geliriniz yoksa bir şey yapamazsınız. En baştan bu tarafa söylediğim gibi Kastamonuspor’u sabit bir gelire kavuşturmamız ve alt yapı çalışmalarını güçlendirmemiz lazım. Hala aynı kanaatteyim. Bu kanaatimi Erkan başkanla da paylaşmıştık. MİEM ile ilgili bir proje geliştirelim demiştim. Bu problem sadece benim problemim değil. Genel bir problem. Şehrin de aynaya bakması gerekli. Kastamonuspor ile ilgili benimde eleştirilecek noktam vardır belki ama benim de eleştireceğim çok şey vardır. Eline kalemi kağıdı alan değil ama eline telefonu alan sosyal medyada aklına geleni yazıyor. Bazı şeyler doğru değil. Kastamonu şehrinin takımıdır Kastamonuspor. Tıpkı hentbol takımı gibi. Buna birlikte sahip çıkmamız gerekli. Tekrar söylüyorum Kastamonuspor sadece belediyenin takımı değil. Eğer böyle bir algı oluştuysa bu yanlış bir algı. Hatta ve hatta daha öteye gideyim. Kastamonuspor profesyonel bir kulüp olduğu için belediye yardım dahi edemez. Kanun böyle. Ama ben Kastamonuspor için hiçbir fedakarlıktan kaçınmadım kaçınmam. Tesislerin önündeki arsa konusunda o zaman da söyleyeceğimi söyledim. Kanun noktasında her şey uygun. Ama vicdanların karşılığı yok dedim. Dün söylediğim sözü bugün inkar edecek değilim. Sonuçta konak karşılığında Kastamonuspor binasının önündeki arsa takas edilmiş. Uygun mu edilmiş? Kitaba bakarsanız uygun. Hukuki olarak problem yok. Sevgili CHP İl Başkanı konuşuveriyor. Onu yapacaktın, bunu yapacaktın diye. Buyur Hikmet başkan Adliye’nin yolu orası. Ferdi olarak başvuru hakkın var. Benim konuştuğum hukukçuları alt alta yazsak üç sayfa yer tutar. Hatta mutlaka izliyorlardır, hemen oradaki site sakinleriyle de konuştum. Bu işte geçmiş dönem Belediyesi ile şirket arasında takas olmuş. Bunun neticesinde böyle bir olay gerçekleşmiş. Benden iki sene önce verilmiş bir ruhsat var. Benden mi soracaksınız bunun hesabını? Alan da orada satan da orada. Gidin alana siz bu işi nasıl yaptınız diye sorun. Verene de sen niye verdin diye sorun. Herkes susacak, iki sene olmuş olayla ilgili ben konuşacağım ve hukuken de benim elimde tutar bir yan olmayacak. Bizi izleyenler şundan emin olsunlar. Bu konuda ne bundan önceki yönetimin nede alım satımı gerçekleştirenlerin kanun nezdinde herhangi bir suçlu tarafı yok. İş Ticaret Odası’nın Mimarlar Odası’nın o dönemki rayiç bedelleri üzerinden yapılmış. Kanuna uygun. Vicdana uygun mu? Herkes kendi vicdanına sorsun. Onun için kimse çıkıp ‘Bunlar ittifakın iki tarafı bir birlerini aklıyorlar. Birbirlerine bir şey demiyorlar. Aynı kararları birlikte alıyor” demeyecek. Sayın CHP İl Başkanı’na sesleniyorum, ‘Yürekleri varsa’ ifadesini kullanmış. Hikmet başkan ben yüreğimin zekatını versem beş tane Hikmet başkan gibi eder. Yargı yolu orada. Nereden nereye sataşacağını şaşırıyorsun. Belediyecilikte bir kural var kardeşim. Bir konuyu Meclis’e getirirsin. Bizim Meclis’e getirdiğimiz kararlar hep oy birliğiyledir. Burada iki CHP’li, iki İYİ Partili, dokuz AK Partili ve onsekiz de Milliyetçi Hareket Partili üye var. Birbirlerini idare etmişler diyorsun. Benim öneri olarak getirdiğim konulara CHP’li üyeler hep ret mi veriyorlar? Bakın Meclis’ten bir karar alırsınız ve onu Encümen’e getirirsiniz. O noktada kararı Encümen verir. Karar alırken genel karar alırsınız. Başkana yetki verirsiniz. Ben vicdanen çok rahatım. Biz birbirimizi niye aklayalım. Seçim zamanında biz rakiptik. İttifak halinde değildik. Biz söyleyeceğimizi söyledik. Kantara çıktık netice bu oldu. Bunu herkes kabullenecek. Bir sonraki seçime kadar Belediye Başkanı benim. O dönemle ilgili konuşacak bir şeyler arıyorsanız, benimde çok konuşacak şeyim var. Ama banane sizin iç işiniz diyor karışmıyorum. CHP’nin katalogu olmayan, broşürü olmayan tek yer Kastamonu’ydu. Ben orada ne tarz konuşmalar olduğunu biliyorum. Ne sayın vekil ne de sayın il başkanı ildeki seçimde yoklardı. Ben size diyor muyum bir şey? Bu sizin probleminiz kardeşim. Bu tarz ithamlarda bulunurken dikkat etmelisiniz. Neymiş ben sözlü önergeye engel olmuşum. İki defa söz verdim. İkisinde de benim seçim katalogumdaki projeleri bana öneri olarak getirdiniz. Ben de ironi yaptım. Allah sizden razı olsun en azından seçim katalogumu okumuş olduğunuzu gördüm dedim. Ben beş yıllığına seçildim ve verdiğim her sözün arkasındayım. Eğer 2024’ün hesabı içindeysen Hikmet Başkan çıkarsın karşıma olursun aday neticesini birlikte görürüz. Bana öyle aba altından sopa göstermeler, birbirinizi idare ediyorsunuz gibi ithamlar hoş ithamlar değil. Elinde belge, bilgi varsa Savcılık orada. Git ver. Vermezsen daha ağır konuşurum.”
BELEDİYESPOR
“Hentbol takımımız iyi gidiyor. Bu sene daha iddialıyız. Yeni bir transfer daha yaptık, güçlü bir kadro kurduk. Hentbol konusunda Türkiye’nin dünyaya açılan yüzü biziz. Ligin çok üzerindeyiz ve hedefimiz Avrupa’dan kupa getirmek inşallah nasip olur. İmkanlar belli ve sadece biraz destek. Avrupa’da mücadele ettiğimiz takımların bütçeleri bizden on kat daha yüksek ama sponsorları da bizim neredeyse on katımız. Yani birazcık daha sponsor desteğiyle bu takım çok daha zinde çok daha güçlü olur”