1925 yılında Eskişehir’de doğdu, 1942’de İstanbul Erkek Lisesi’nden mezun olduktan sonra İstanbul Yüksek Öğretmen Okulu öğrencisi olarak İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nü bitirdi, yola koyuldu…
Öğretmendi.
1950 yılında yolu Kastamonu’ya çıktı…
Bölgesinin “eğitim meşalesi” Kastamonu Lisesi’ne.
5 koca yıl…
Kastamonu, Rauf Mutluay’ın havasını soludu.
Edebiyat öğretmeniydi…
Daha doğrusu “edebiyatçı” idi.
Taa 1946 yılında yazıları edebiyat dergilerinde yer bulmaya başlamıştı…
“Gün, Cumhuriyet, Dünya, Kim, Yön, Hür Vatan, Varlık, Türk Dili, Dost, Yeni Ufuklar, Yeditepe, Papirüs, Milliyet Sanat, Gösteri…”.
Edebiyat araştırmacısıydı…
“100 Soruda Türk Edebiyatı”, “100 Soruda 19. Yüzyıl Türk Edebiyatı”, “100 Soruda Edebiyat Bilgileri”, “100 Soruda Çağdaş Türk Edebiyatı”, “50 Yılın Türk Edebiyatı” eserlerini yazdı.
Yazardı…
“Pas Demiri Yiyor”, “Bende Yaşayanlar”.
Derlemeciydi…
“Türk Halk Şiiri Antolojisi”, “Tanzimat’tan Günümüze Kadar Türk Şiiri”.
Ölümünden sonra ise “Yaz Dersleri” ve “Sebiller Su Vermiyor” kitapları yayımlandı…
Deryaydı.
Kastamonu’dan ayrıldıktan sonra Edirne ve İstanbul’da öğretmenlik yaptı, Marmara ve İstanbul üniversitelerinde derslere girdi, İstanbul Arkeoloji Müzesi Kitaplığı’nda çalıştı…
Edebiyatımızın mihenk taşlarından biriydi.
1995 yılında İstanbul’da kalp krizi sonucu sevenlerinden ayrıldı…
Şad olsun.
Rauf Mutluay’ın Kastamonu yılları araştırılmayı ve belgelenmeyi fazlasıyla hak ediyor…
Otoritelerce edebiyat tarihi ve eleştirisi alanında Türkiye’nin en önde gelen isimlerinden biri olduğu kabul edilen Rauf Mutluay’ı, öğretmenlik mesleğinin hemen başlarında ağırlamış bir il olarak, o dönemi yakından bilmemiz ve sahiplenmemiz elzem.
Nerede ikamet etti, kimlerle dosttu, Kastamonu’ya edebi alanda ne verdi, Kastamonu’dan ne aldı?…
Anıları?
Kastamonu Lisesi’nin (Abdurrahmanpaşa Lisesi) elbette öncü olması gerek…
Eğitim müzesi de varken halihazırda.
Rauf Mutluay büyük bir kıymet…
Kastamonu’nun hem vefasını göstermesi hem de adını adının yanına koyması çok değerli.
Not:
Rauf Mutluay ile bitmiyor elbette…
Kastamonu Lisesi’nde o kadar kıymetli bilim, kültür ve spor insanları öğretmen olarak ders verdi ki tarih boyu, bugün her birinin ismini duyduğumuzda bir yandan şaşırıyor diğer yandan lisemiz ve şehrimiz ile gurur duyuyoruz.
Öğretmenin ötesinde…
Kastamonu’yu Kastamonu yapan sütunlardı her biri.
MUSTAFA AFACAN