CHP Kastamonu Milletvekili Hasan Baltacı, gündemdeki “Kanal İstanbul” projesiyle ilgili tartışmalara partisinin Daday İlçe Kongresinde yaptığı konuşmadaki değerlendirmesiyle katılırken, “Tutturmuş ‘Kanal İstanbul’ yapacağız diye… Yapar veya yapmaz orası ayrı bir konu. Ama bize şu gösteriliyor; ‘Kanala bak, asgari ücreti unut’ deniyor. ‘Kanala bak, elektrik borcunu ödeyemeyen 4 milyon haneyi unut’ deniyor. ‘Kanala bak doğalgaz faturasını ödeyemeyen 800 bin haneyi unut’ deniyor” dedi.
CHP Kastamonu Milletvekili Hasan Baltacı, gündemdeki “Kanal İstanbul” projesiyle ilgili tartışmalara partisinin Daday İlçe Kongresinde yaptığı konuşmadaki değerlendirmesiyle katılırken, “Tutturmuş ‘Kanal İstanbul’ yapacağız diye… Yapar veya yapmaz orası ayrı bir konu. Ama bize şu gösteriliyor; ‘Kanala bak, asgari ücreti unut’ deniyor. ‘Kanala bak, elektrik borcunu ödeyemeyen 4 milyon haneyi unut’ deniyor. ‘Kanala bak doğalgaz faturasını ödeyemeyen 800 bin haneyi unut’ deniyor” dedi.
Baltacı, partisinin Daday ilçe kongresinde yaptığı konuşmada, sıraladığı örneklerin ardından CHP’nin ülkenin sigortası olduğunu söyledi ve “Cumhuriyet Halk Partisi, bugün halen bu ülkenin demokrasi bekleyen milyonlarca insanın umudu durumundadır. Cumhuriyet Halk Partisi, bugün halen bu ülkede laik, demokrat ve özgürlükçü milyonların sesi durumunda. Bugün halen eşit, özgür ve adil ülke kurma mücadelesinin tam ortasındadır. Bugünden baktığımızda, yarın için Cumhuriyet Halk Partisi’ne ve bizlere, bu partinin kadrolarına, genç ve kadınlarına ne kadar çok ihtiyaç olduğunu bir kez daha görebiliyoruz” diye konuştu.
“Bize ihtiyaç var”
“Eğer bu ülkede asgari ücret hâlâ insanca yaşayabilecek seviyeye gelmediyse bize ihtiyaç vardır.Eğer bu ülkede BAĞ-KUR ve genel sağlık sigortası borcunu ödeyemediği için ocak ayından sonra 5 milyon insan sağlık hizmetinden yararlanamayacaksa tereddüt edemeyiz” diyen Baltacı, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Eğer bu ülkede Tarım Kanunu gereği çiftçinin alacağı 140 milyonun üzerinde borç dururken, iktidar simit saraylarını kurtarmaya çalışıyorsa bu ülkede halen bize ihtiyaç vardır.
Eğer bu ülkede eğitimli ve genç nüfusun işsizlik oranı yüzde 30’ları geçtiyse, kayıtlı işsiz oranı 5 milyonu geçtiyse, iş aramak da umudunu kesen bir 5 milyon genç daha varsa bu kongreden sadece mücadele azmi çıkar değerli arkadaşlar…
Eğer bu ülkenin fabrikaları birer birer satıldıysa, yerli ve yabancı sermayeye peşkeş çekildiyse ve eğer bugün biz bütün ihtiyaçlarımızı dış ülkelerden karşılıyorsak, üretim dibe vurduysa Cumhuriyet Halk Partisi tereddüt edemez değerli arkadaşlar…
Eğer çocuklarımızı yetiştirip sınavlara sokup, çocuklarımız mülakatta eleniyorsa ve eğer bu ülkenin yoksul çocukları, okuma imkânı bulamayan çocukları tarikat ve cemaat yurtlarında istismara uğruyorsa, her gün gazetelerin üçüncü sayfalarında ve haber kanallarında bir kadın cinayeti ile karşılaşıyorsak ki bu kadın cinayetleri artık IŞİDvari yöntemlerle yapılıyorsa biz burada mücadele azmimizi yükseltmek zorundayız.
Ve eğer, Türkiye’nin dört bir yanına duble yol yapmakla övünen iktidar, halen sırf dört dönemdir Cumhuriyet Halk Partisi Daday’ı yönetiyor diye Daday yolunu yapmadıysa biz asla mücadeleden geri durmayacağız.”
“Kanal İstanbul”
Baltacı, kongredeki konuşmasının devamında şunları söyledi:
“Kongreler bizim geleceği inşa edeceğimiz mecralar olmak zorunda. Bugün iktidarın attığı her adımdaki kararlılığını görüyorsunuz.
Tutturmuş ‘Kanal İstanbul’ yapacağız diye… Yapar veya yapmaz orası ayrı bir konu. Ama bize şu gösteriliyor; ‘Kanala bak, asgari ücreti unut’ deniyor. ‘Kanala bak, elektrik borcunu ödeyemeyen 4 milyon haneyi unut’ deniyor.‘Kanala bak doğalgaz faturasını ödeyemeyen 800 bin haneyi unut’ deniyor.
Bu iktidar bilim ve akıl dışı, ülkenin kaynaklarını boşa harcayan projelerde halen ısrar ediyorsa, bunun tek bir sebebi var: Özellikle 12 Eylül’den sonra Türkiye’de yaratılmaya çalışılan örgütsüz toplumdan güç alıyor. ‘Ben ne yaparsam yapayım bunlar bir araya gelemez’ diyor. ‘Biz ne söylersek söyleyelim bunlar yan yana gelip bize karşı mücadele edemezler’ diyor. Ama biz bu azmi, bu mücadele kararlılığını 31 Mart’ta gösterdik. Kimliği, yaşam tarzı farklı olan milyonlarca insan, başta Ankara, İstanbul, Adana, Mersin ve Antalya olmak üzere, Daday, Cide, Araç ve Kastamonu’da yan yana geldi. Belki hedeflerimizin tamamını karşılayamadık ancak bugün dünden daha fazlayız. Dün bir belediyemiz vardı bugün üç belediyemiz var. Bu tek adam rejimine karşı daha fazla örgütlenmeye, daha fazla yan yana gelmeye, milyonları aynı çatı altında birleştirmeye ve mücadele etmek zorundayız.
Mücadele sadece bir zorunluluk üzerinden ilerlemez. Bu zorunluluğu umut ve heyecanla iktidara taşımak mecburiyetindeyiz. 31 Mart seçiminde, seçim gecesi ve öncesinde yaşadığımız zorlukları hatırlayın. Eğer Dadaylıların o kararlılığı olmasaydı bugün bir Daday belediyemiz yoktu arkadaşlar. Onun için zorunluluğu umut ve heyecanla birleştirip, geleceği hep birlikte inşa etmek durumundayız, bu kalabalığı artırmak zorundayız. Ben CHP kadrolarının bunu başaracağına canı gönülden inanıyorum.”
Cengiz MUHZİROĞLU