Belediyeye ait seralarda atalık tohumlarla yetiştirilen 100 bin sebze fidesi, vatandaşlara ücretsiz olarak dağıtıldı. Vatandaşlar fidelerden alabilmek için dağıtım noktalarında yoğunluk oluşturdu.
Başkan Vidinlioğlu, “Demek ki vatandaşımız bu tarz şeyleri seviyor. Onlar da sağlıklı bir toplum olmanın gereği atalık tohumlara sahip çıkıyorlar. Dolayısıyla yaptığımız işten oldukça mutluyum. Bu konuda Kastamonu bir ilke imza atıyor. İnşallah bundan sonra bunun kapsamını da genişletmek istiyoruz. Çünkü özellikle hayatın bize gösterdiği toprağın ne kadar kıymetli olduğu. Bizim kendi yiyeceklerimizi kendi ürünlerimizi üretmemiz gerektiğini yaşanan şartlar ortaya koyuyor. Bunun için de bu duyarlılığa hepimizin sahip olması gerekiyor” dedi.
Kastamonu Belediyesi Park Bahçeler Müdürlüğü’nün tam otomasyonlu seralarında atalık tohumlarda üretilen fideler dün halka ücretsiz olarak dağıtıldı.
Kuzeykent Park Bahçeler Müdürlüğü’ndeki dağıtıma katılan Belediye Başkanı Galip Vidinlioğlu, Atalık tohumdan üretilen toplam 100 bin domates, salatalık ve biber fidesini dün altı noktada vatandaşlara ücretsiz olarak dağıttık” dedi.
Vidinlioğlu şunları söyledi:
Son iki yıldır dağıttığımız atalık tohumlarımızı bu sene 100 bin olarak dağıtıyoruz. Vatandaşlarımızı bekletmemek ve bir an önce dağıtımlarını gerçekleştirmek için şehrin 6 noktasında dağıtımlarına başladık. Park Bahçeler yerleşkemizi buraya aldık. 4 tane tam otomasyonlu, yağmur sularını kullandığımız, otomatik ısıtmalı 4 seramız var. Bu seralarımızda üretim yapıyoruz ve üretken belediyecilik anlayışıyla vatandaşlarımızı buluşturuyoruz. Sürekli gündeme getirmekten usanmadan devam edeceğim. Üretmemiz lazım, üretmemiz lazım, üretmemiz lazım. Özellikle Kastamonu gibi kadim bir şehirde, kökeni hep tarım ve hayvancılık olan bir ilde, ağırlıklı olarak yapmamız gereken atalık tohumlarımıza sahip çıkmak, onları tüketmek olmada örnek olmamı gerekir. O sebeple bu seneki etkinliğimizi de geniş kapsamlı gerçekleştiriyoruz.
Bunların büyük çoğunluğu benim kendi tohumlarım. Yıllardır biriktirdiğim tohumlar. Her sene de bunu yapmaya devam ediyorum. Bu tohumlar, hiçbir şekilde suni gübre görmemiş tohumlar. 60 -70 yıllık tohumlar. Ekim ayı içerisinde yaptığımız ziyarette sanayi ve teknoloji bakanımız, fideleri toprakla buluşturmuş ki ‘Ben bugüne kadar bu kadar lezzetli domates yememiştim’ dedi. Bizim domateslerimizin özelliği de tamamen eski mis gibi ince kabuklu domatesler. Bunları sayıca ne kadar çok arttırırsak, o kadar iyi. Bu anlamda herkesin atalık tohumlara sahip çıkması gerektiğini düşünüyorum. Dağıttığımız fidelerden kendilerine birazcık tohum ayırırlarsa, bunu sayıca artırırız ve bu tohumlarımızı hemen hemen herkesle buluşturma şansı buluruz. İnşallah bundan sonrasında bu duyarlılık devam eder. Çünkü ben sabah gelirken gördüm erken saatlerde Olukbaşı’ndan, Salı Pazarı’na hemen hemen her tarafta çok ciddi kalabalıklar vardı. Demek ki vatandaşımız bu tarz şeyleri seviyor. Onlar da sağlıklı bir toplum olmanın gereği atalık tohumlara sahip çıkıyorlar. Dolayısıyla yaptığımız işten oldukça mutluyum. Bu konuda Kastamonu bir ilke imza atıyor. İnşallah bundan sonra bunun kapsamını da genişletmek istiyoruz. Çünkü özellikle hayatın bize gösterdiği toprağın ne kadar kıymetli olduğu. Bizim kendi yiyeceklerimizi kendi ürünlerimizi üretmemiz gerektiğini yaşanan şartlar ortaya koyuyor. Bunun için de bu duyarlılığa hepimizin sahip olması gerekiyor. Gelecek nesillere bunu olabildiğince aktarmamız lazım.
Özellikle çocuklarımız toprakla pek fazla buluşmuyorlar. Mahalle aralarında top oynarken bile eskisi gibi toprak alanları çok bulamıyorlar. Dolayısıyla bu çocuklarımız salatalığın domatesin biberin nerede yetiştiği konusunda değişik fikirlere sahipler. Onun için, bu atalık tohumlar saksıda bile yetişebilir. Bu bilincin oluşması için önemli olduğunu düşünüyorum. Bundan sonraki süreçte bu bilinç umarım çoğalarak ilerler. Aynı zamanda bunu Türkiye’nin dört tarafına ya da telefonla bana ulaşan vatandaşlarımız var. BU konuda demek ki çok fazla etkimiz varmış. Hemen hemen her taraftan bu tohum ve fidelerden istek var. Yetişebildiğimiz ölçüde Türkiye’nin 4 bir tarafına elimizde olan kalan fidelerimizden ulaştırma gayreti içerisinde olacağız. Ne kadar çok geniş kitleye ulaşırsak o kadar iyi olacağı kanaatindeyim. Sağlıklı nesiller için sağlıklı gıdalar tüketmeliyiz diyorum.”
TÜRK DÜNYASI GÜNLERİ
Belediye Başkanı Vidinlioğlu Türk Dünyası ile ilgili şu açıklamada bulundu.
“3-4-5 Haziran’da yapacağımız Türk Dünyası etkinliklerinde tekrar dile getirmek istiyorum. Dünyanın 28 ayrı ülkesinden ve özerk bölgelerinden Türk Cumhuriyetlerinden gelecek soydaşlarımız kandaşlarımız, akrabalarımız var. Onlarla bir araya geleceğiz. Kastamonu’da 1994’ten beri devam eden bir gelenek olan Türk Dünyası geleneği var. Bu biz bize yaptığımız bir etkinlikti. Bunu çok daha kapsamlı hale getirelim istedim. Bir takım sürprizlerimiz var hepsini paylaşmak istemiyorum. Ama mutlaka program açıklanacak. Onun için hem Türk Cumhuriyetlerinden hem de ülkemizin çok gözde sanatçılarından olan akşam bir konser etkinliğimiz olacak. Dronlu şovlarımız olacak. Cumhurbaşkanımızı davet ettim. Genel Başkanımız, büyük ihtimalle gelecekler. Cumhurbaşkanımızın da geleceğini umuyorum. Son başbakanımız, ak saçlımız Binali Bey’e de davetiyeyi ulaştırdım, telefonla görüştüm. Bakanlarımızdan katılanlar olacak. Kastamonu 3-4-5 Haziran’da inşallah Türk Cumhuriyetlerini bir araya getirecek. Kastamonu gibi kadim bir şehre bunun çok yakışacağını düşünüyorum. Hem Selçuklu için hem Osmanlı için hem de Cumhuriyetimiz için olmazsa olmaz bir şehir Kastamonu. Onun için böyle bir şeyin öncülüğünün Kastamonu’da yapılmasından ötürü ayrı gururluyuz. İnşallah 3-4-5 Haziran’da da tüm kardeşlerimizle bir araya geleceğiz.”
Cengiz MUHZİROĞLU