Dünya Sağlık Örgütü 2019 yılında sağlığı tehdit eden 10 sebepten birisinin “aşı kararsızlığı” olduğunu açıkladı, 2011 yılında ülkemizde 183 olan aşı reddi sayısı 2017 yılında 23 bin 600’e çıktı, Sağlık Bakanlığı aşılamanın kesintiye uğraması durumunda çocuk yaş grubunda yılda 14 bin 296 ölüm gerçekleşebileceğini açıkladı…
Aşı reddi sadece ülkemizde değil dünyada yükselen bir sorun.
Çığ misali…
2016 yılında ülkemizde aşı reddi sayısı 11 bindi, 2017’de 23 bine çıktı, rakamlarına ulaşamadığım 2018 Allah’a emanet.
Devlet “dur” diyemiyor…
Safsata, kör inanış, bilim dışılık, söylenti katarı eğitimli, eğitimsiz demeden aileleri esir aldıkça çocuklar bulaşıcı hastalıklarının kucağına terk ediliyor.
Doğan her bebeğin aşı takvimine uygun olarak “Boğmaca, Difteri, Tetanoz, Kızamık, Kızamıkçık, Kabakulak, Tüberküloz, Poliomyelit (çocuk felci), Hepatit-B, Hepatit A, Suçiçeği, HemofilusInfluenza Tip B Menenjiti, KonjugePnömokok (zatüre)” aşıları devletimiz tarafından ücretsiz yapılmasına karşın…
Aileler karşı çıkıyor, aile izin vermediğinde aşı yapmak olanaksız yasal olarak, Anayasa Mahkemesi’nin verdiği kapı gibi karar var çünkü, “bireysel hak ihlali”ne giriyormuş.
Türk Eczacılar Birliği 22 Mart 2019 tarihinde “Aşı Reddi Geleceğimizi Tehdit Ediyor” başlıklı bildiri yayımladı, aşı reddine paralel ülkemizde bulaşıcı hastalıkların artış eğiliminde olduğuna dikkat çekti, Türk Eczacılar Birliği’nin “Başta Sağlık Bakanlığı olmak üzere konunun tüm muhataplarına çağrımızdır” başlıklı kısmı paylaşmakta fayda görüyorum…
“Öncelikle aşı ile ilgili medyada yaratılmaya çalışan olumsuz algının ortadan kaldırılması gerekmektedir. Medyada bilimsel temelden yoksun açıklamalar yapan kişilere yasal yaptırımlar uygulanmalıdır. İtalya’nın aşı politikası gündeme alınmalı, bir çocuğun aşılanmamasının tüm çocukların sağlığının tehlikeye attığı göz önünde bulundurularak çocuklarını aşılatmayan ailelere tıpkı zorunlu eğitime karşı çıkanlara uygulanan yasal işlemlere benzer işlemler uygulanmalıdır. Son olarak ülkemizin de taraf olduğu Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşmesi’nin 3. Maddesi kapsamında çocuğun üstün yararı gözetilerek aşı politikaları bir an önce gözden geçirilmeli, aşı karşıtlığına karşı yaptırımlar uygulanmalıdır.
Aşı reddine ilişkin karşımızda duran tablonun vahim bir hal aldığını ve mevzunun geleceğimiz olduğunu bir kez daha hatırlatıyor, sağlık otoritesini ve sağlık alanındaki tüm paydaşları konuya ilişkin duyarlılık göstermeye, sorumluluk almaya, hep birlikte hareket ederek halk sağlığını tehdit eden bu duruma karşı ortak tavır sergilemeye davet ediyoruz.”
Açıklamada önerilen İtalya’nın aşı politikası ne peki?…
İtalya aşıları tamamlanmamış çocukları okullara kabul etmiyor, çocuklarını aşısız olduğu halde okula gönderen aileler 500 Euro’ya kadar para cezasına çarptırılıyor.
Aşı konusunda duyarlı olmak her ilin önceliği olmalı…
Çocuklarımızı koruyalım.
- ••
“Şehr-i Dilara
Türk Müziği Topluluğu”
İlimizde görev yapan müzik öğretmenleri sayesinde Kastamonu’da doğdu 2011 yılında, 8 yıldır Kastamonu’da büyüyor, amaçları Türk müziğini özellikle gençlere sevdirmek, şehrimizde verdikleri konserler tıklım tıklım…
Başka illerden konser teklifleri yağıyor.
Usta sanatçılar ile sahne aldılar, Mustafa Sağyaşar, Mine Geçili, Çiğdem Gürdal, Burhan Kul, Kastamonu musikiye doydu sayelerinde…
Kimsesiz çocuklar yararına periyodik konserler yapıyorlar.
“Yaş Nane Kuru Nane” türküsüne çektikleri klip binlerce müziksevere ulaştı, topluluk üyesi Güray Soğancı’nın besteleri TRT sanatçıları tarafından ekranlarda seslendiriliyor, ülkemizin en önemli müzik dergilerinden olan “Makam Müzik” geniş bir röportajlarına yer verdi…
Hedeflerinde Kastamonu kültürünü, Kastamonu türkülerini Avrupa’da seslendirmek var.
Sosyal medyada yeni klipleri “Yanımda Kal” yayımlandı birkaç gün önce, Kastamonu’ya dair referans…
Yerleşimi “şehir” yapan, sanattır.
Şehr-i Dilara Türk Müziği Topluluğu”, Kastamonu’nun müzik topluluğu, salonlarda ve meydanlarda müzikseverlerle çok daha sık buluşmalı, buluşturulmalı…
Kastamonu’yu “şehir” yapan unsurlardan biri çünkü.