Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu (AHEF), “Kastamonu’da malzeme verilmeyen sağlık çalışanlarına mobbing ve baskı mı uygulanıyor? sorusunu yönelttiği açıklamasında, aile hekimlerinin Kastamonu’da ciddi engellerle karşılaştığını “maske takılmaması” için uyarı dahi alındığını iddia etti.
AHEF Komisyon Başkanı Dr. Hacı Yusuf Eryazğan, Kastamonu’da “idare tarafından usulsüz ve keyfi istek ve uygulamaların önüne geçilmesinin elzem bir durum haline geldiğini”, Aile Hekimlerinin “angaryalarla meşgul edilmemesi” gerektiğini, bunun iş yükü altında tükenmişlik yaşamalarına neden olduğunu söyledi ve “Kastamonu’da en büyük halk sağlığı sorunu, halk sağlığı ve çalışanlarını zor durumda bırakan idarecilerdir” dedi.
Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu (AHEF),aile hekimlerinin Kastamonu’da ciddi engellerle karşılaştığı, kendilerine mobbing yani işyerinde bezdirme ve baskı uygulandığını iddia ettiği bir açıklamada bulundu.
AHEF, sağlık çalışanlarının tüm dünyada olduğu gibi Kastamonu’da da COVID-19 Pandemisi sebebiyle canlarını ortaya koyarak çalıştıklarını, Aile Hekimlerinin depandeminin ilan edildiği ilk günden itibaren bu savaşın en ön cephesinde mücadele ettiklerini,kendileri ve hastaları için gerekli tüm önlemleri göz önünde bulundurduklarını, bu önlemleri bazen idareden önce bazen de idareye rağmen alıp uyguladıklarını dile getirdiği açıklamasında, ancak bu konuda Kastamonu’dan bazı üzücü haberler geldiğini belirtti.
AHEF Basın Yayın Halkla İlişkiler ve Bilişim Komisyonu Başkanı Dr. Hacı Yusuf Eryazğan, yazılı açıklamasında Kastamonu’dapandeminin ilk günlerinde sağlık çalışanlarının ‘halkta panik havası yaratıyorsunuz’ uyarısı ilekarşılaştığını; daha sonraki dönemde ise kişisel koruyucu ekipmanların sağlık çalışanlarına temin edilmediğini, resmi yazı ile bu ekipmanların İl Müdürlüğünce hekimlerden ücreti tahsil edilmek kaydıyla sağlanabileceğin tebliğ edildiğini söyledi ve şöyle dedi:
“Bu konuya Sağlık Bakanlığı’nın olaya müdahil olması sayesinde Aile Hekimleri ve aile sağlığı merkezi çalışanları kişisel koruyucu ekipmanlarını alabildi. Pandemi sürecinde 1. basamağa yönelik tüm hizmetlerimizi eksiksiz yapmamızın yanı sıra; Covid-19 şüphelisi, temaslısı ve takiplisi hastalarımızın takipleri özveriyle yapılmıştır. Pandemi hastanesi olmamasına rağmen İlçe Devlet Hastanelerinde poliklinik hizmeti bile verilmezken tüm ilin poliklinik hizmet yükü Aile Hekimleri tarafından karşılanmıştır. Bütün bu risklere rağmen söz konusu hizmetler eldeki imkanlar dahilinde eksiksiz yerine getirilmiştir.Bu süreçte Sağlık Bakanlığımız sağlık çalışanlarını bulaştan koruma ve sağlık hizmetinin devamlılığını sağlamak amacı ile getirdiği “Esnek Çalışma Sistemi”netüm Türkiye geçerken, Kastamonu ne yazık ki en son uygulamaya geçen illerden biri olmuştur.”
Dr. Eryazğan, yine bu dönemde görevi olmamasına rağmen yurtdışından gelenlerin Kastamonu KYK yurtlarında karantina altına alındığını, yurttaki takipleri sürecinde aile hekimlerinin görevlendirildiğini ve bu zor süreçte de Aile Hekimlerinin taşın altına ellerini koymaktan çekinmediklerine de dikkat çektikten sonra açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Ancak bu kadar özverili ve riskli ortamda çalışırken bizlerin görevi olmayan angarya işler Aile Hekimlerine yüklenmeye devam edilmiştir. Bunun en son örneği, ancak kolluk kuvvetlerinin görev yetki ve sorumluluğunda olan özellikli takip listesinde bulunan hastaların evlerine gidilerek, izolasyon kurallarına uyup uymadıklarının kontrol edilerek, eğer evlerinde yoklarsa, cezai işlem uygulanması için 81 ilde sadece Kastamonu’da olan bir form doldurularak ihbar edilmesi istenmiştir. Bu yapılması istenen işin hizmet yoğunluğu arasında yapılmasının imkânsızdır. Aile Hekimini vaka temaslısı olma riski ile karşı karşıya getiren ve görev yetki sorunu açık olan bir konu olması sebebiyle Kastamonu Aile Hekimleri bu formun doldurularak işlem yapılmasına tepkilerini göstermiş, %90’ından fazlası bu işlemi gerçekleştirmemiştir. Aile Hekimlerinin bu haklı tepkilerine istinaden mobbing amaçlı ilgili son yazı aile hekimlerinin daha da tepkisiniçekmiştir.”
AHEF Komisyon Başkanı Dr. Hacı Yusuf Eryazğan, Kastamonu’da “idare tarafından usulsüz ve keyfi istek ve uygulamaların önüne geçilmesinin elzem bir durum haline geldiğini”, her dönemde kendi hastaları için en iyisini kanuni sınırlar içinde yapmayı amaç edinen Aile Hekimlerinin “angaryalarla meşgul edilmemesi” gerektiğini, bunun iş yükü altında tükenmişlik yaşamalarına neden olduğunu söyledi ve “Kastamonu’da en büyük halk sağlığı sorunu, halk sağlığı ve çalışanlarını zor durumda bırakan idarecilerdir” dedi.