Şube Başkanlığı görevine yeniden seçilen Nedim Afacan, “Türk Eğitim-Sen varsa umut vardır, güven vardır. Salgın sürecinde sendikamız, eğitim çalışanlarının sesi oldu. Makam pazarlığı yapanlar, hak pazarlığı yapamıyorlar. Hedef varsa sabır vardır, sabır varsa sonuç vardır. Bu ilde çalışanın sesi başarının adresi olamaya devam edeceğiz” dedi.
Genel kurula katılan Belediye Başkanı Galip Vidinlioğlu, MHP MYK Üyesi Yüksel Aydın ve MHP İl Başkanı Emin Çınar, yaptıkları konuşmalarda öğretmenlerin toplumun şekillenmesinde taşıdıkları öneme dikkat çekti. Aydın, CHP ve İYİ Parti’ye yönelik eleştirilerde bulundu, “Bu ülkeyi bu anlayışlara, bu zihniyetlere teslim etmeyeceğiz” dedi.
Türk Eğitim Sen Kastamonu Şubesi’nin 7.Olağan Genel Kurulu yapıldı, Nedim Afacan yeniden başkanlığa seçildi.
Şehit Şerife Bacı Öğretmenevi’ndeki Genel Kurula şube yönetici ve üyelerinin yanı sıra Belediye Başkanı Galip Vidinlioğlu, MHP MYK Üyesi Yüksel Aydın, MHP İl Başkanı Emin Çınar, Belediye Başkan Vekili Mehmet Yurt, TÜRKAV Başkanı Hamdi Özden, Türkiye Kamu-Sen’e bağlı sendikaların şube başkan ve yöneticileri katıldı.
Divan Başkanlığını Hamdi Özden, Kâtip Üyeliklerine Cahit Topçuoğlu ve Naim Eşref Alkanlı, üyeliklere de Necla Çobanoğlu ve Nihal Kadiroğlu’nun yaptığı, saygı duruşu, İstiklal Marşı ve Kur’an-ı Kerim okunmasıyla başlayan Genel Kurul’da Nedim Afacan, Galip Vidinlioğlu, Emin Çınar ve Yüksel Aydın birer konuşma yaptı.
Nedim Afacan
Açılış konuşmasını yapan Türk Eğitim Sen Kastamonu Şube Başkanı Nedim Afacan, “Eğitim çalışanları bilsin ki Türk Eğitim Sen varsa umut vardır, güven vardır. Türk Eğitim Sen her daim Türk milletinin yanında yer almıştır. Milletimizin sevinci sevincimiz, kederi kederimizdir. Bu düşünce ile sendikamız 15 Temmuz hain darbe girişiminde amasız fakatsız devletimizin yanında yer almış, milletimizin şanlı mücadelesine destek olmuştur” dedi.
Kovid-19 salgın sürecinde eğitimin olumsuz etkilendiğini ifade eden Afacan, bu süreçte eğitim çalışanlarının sesi olduklarını, eğitim sürecinin sekteye uğramadan devam etmesinde eğitim çalışanlarının özlük haklarının savunulmasında sorumluluklarını yerine getirdiklerini söyleyen Afacan, bu süreçte, ramazan ayında ve sel felaketinde gerçekleştirdikleri yardım faaliyetlerini hatırlattı.
Toplu Sözleşme Süreci’ne de değinen Afacan şunları söyledi:
“Yakın dönemde yaşadığımız toplu sözleşme sürecinde, her ne kadar sendikacılık anlayışımız ve yöntemlerimiz farklı da olsa belirlediğimiz ortak talepler etrafında bir araya geldiğimiz Memur Sen’le bu taleplerimizin gerçekleşmesi için etkili bir toplu sözleşme süreci yürütmeye hazır olduğumuzu belirttik. Taleplerimizin karşılanması, sadece kamu çalışanlarını değil piyasaların da canlanmasını sağlayacak çarkların dönmesi sonucunda tüm vatandaşlarımızı ve ekonomimizi rahatlatacak bir sonuç olacaktı. Ancak daha önce 3 ve 3 buçukla bütünleşen iradenin temsil ettiği Memur-Sen masada bu gayretlerimize uygun bir tavır ortaya koyamadı. 600 TL seyyanen zam yapılmasını, vergi dilimlerinin yüzde 15’le sabitlenmesini yüzde 3 refah payını, sözleşmelilerin kadroya geçirilmesi gibi kırmızı çizgilerimiz gerçekleşmedi. Böyle bir tabloda Türkiye Kamu Sen olamazdı olmadı da. Kamu çalışanları bir kez daha gördü ki makam pazarlığı yapanlar hak pazarlığı yapamıyorlar. Türkiye Komu sen bir daha ki Toplu Sözleşmeye kadar yetkiyi alacak ve yetkiyi kazandığında kamu çalışanlarına ekonomik güç sağlayacak bir toplu sözleşmeye imza atacaktır. Güçten yana değil, haktan hakça paylaşmaktan yana olacaktır.”
Faaliyet gösterdikleri büronun mülkiyetini satın aldıklarını söyleyen Afacan, “Hedef varsa sabır vardır, sabır varsa sonuç vardır dedik. Hedefimiz, bu kutlu sendikayı üyeleriyle güçlü, etkili ve yetkili sendika haline getirmekti. Sesimizi daha da güçlendirmekti. Hamdolsun ki bu hedefe ulaştık. 2021 yetki sürecinde ilimizde en çok üyeye sahip olan sendika olarak gücümüzü hissettirdik. Üyelerimizin bize verdiği desteği karşılıksız bırakmamanın mutluluğunu yaşıyoruz” dedi.
GALİP VİDİNLİOĞLU
Belediye Başkanı Rahmi Galip Vidinlioğlu, öğretmenlerin toplum için taşıdıkları öneme dikkat çekti, Türkiye’nin öğretmenlerle şekillendiğine işaret etti.
“Öğretmenler için ne yapsak az. Bir ülkede en fazla ekonomik olarak rahat etmesi gereken öğretmenlerimiz. Çünkü hepimizin geleceğini şekillendirecek olan onlar, o sebeple kafalarının zinde olması gerekiyor ve ufkumuzu o şekilde aydınlatması lazım” diyen Vidinlioğlu, Kastamonu Belediyesi olarak öğretmenleri unutmadıklarını her daim yanlarında olduklarını, her türlü ihtiyaçlarında yanlarında olacaklarına söz verdiklerini söyledi, “ KASMEK meslek edindirme kurslarını hizmete açtık. Önümüzdeki günlerde öğretmenlerimiz için öğrencilerimiz için orası adres olabilir. Hayırlı hizmetlerin de temelini orada atabiliriz” dedi.
Vidinlioğlu, konuşmasını, “Kastamonu bizim hareketimizin özel şehirlerinden bir tanesi. Rahmetli Başbuğumuzun yanında Alperenler vardı. Türkiye’nin her tarafında gençler üzerinden ivme kazanan hareketimiz Kastamonu’da orta yaş ve üzeri alperenler üzerinden ivme kazandı. Onun için istisna bir şehirdir Kastamonu. Rahmetli Başbuğumuzun emriyle sendikanın da temelleri Kastamonu’da atılmıştır” diyerek sonlandırdı.
EMİN ÇINAR
MHP Kastamonu İl Başkanı Emin Çınar, “Siz değerli eğitim çalışanlarımızın bütün sorunlarının dile getirilmesi noktasında bir gayreti ortaya koyuyorsunuz. Hedefiniz, Türkiye Cumhuriyeti’nin yarınlarını daha güçlü bir şekilde temsil ettirebilecek nesillerin yetiştirilmesi” diyerek başladığı konuşmasında, sendikalardan kendilerine gelen istek ve talepleri partilerinin Genel Başkan Yardımcısına aktardıklarını söyledi.
Zaman zaman farklı hadiselerle karşılaştıklarını da söyleyen Emin Çınar, “Tarih bize Türk milliyetçilerinin varlığının olmadığı yerde ülkenin nasıl sıkıntılar yaşadığını hep beraber mülahaza ettik. 15 Temmuz bunun en canlı örneklerinden bir tanesi Kamu Sen’e bağlı bütün kuruluşlarımızda, kamuda görev yapan hiçbir sendikamızın üyesi asla vatan haini olmamıştır bu ülkede. Onun için ne kadar siz değerli temsilcilerimizin varlıkları çoğalırsa bu ülkenin yarınları daha güçlü daha müreffeh olacağı da ortaya çıktı. Zaman zaman 15 Temmuz sürecinden sonra ülkemizde bir siyaset şekillendi. Milletin iradesiyle Cumhur ittifakı ortaya çıktı. Biz Milliyetçi Hareket Partisi olarak, GenelBaşkanımız Dr. Devlet Bahçeli Bey’in talimatları doğrultusunda siyaset yaklaşımlarını sürdürüyor ve bu ittifakın güçlenmesi noktasında elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. Zaman zaman Türk Kamu Sen’e bağlı sendikalarımızdan rahatsızlık duyan kurum çalışanlarının varlığını görüyorum. Özellikle Türk Kamu Sen’e bağlı olan çalışanlarımızdan onların üyelerinden rahatsız olan kim varsa, bunların her birisi Cumhur İttifakı’na değil, onun karşısında bulunan Zillet İttifakına ve beraberindeki yandaşlarına hizmet etmekten geri durmaz. Onun için kamudaki çalışan arkadaşlarımızın varsa bu şekilde onların da bizlere iletilmesini sizlerden istirham ediyorum” diye konuştu.
YÜKSEL AYDIN
MHP MYK Üyesi Yüksel Aydın, yaptığı konuşmada öğretmenlere seslenerek, “Yaptığınız çok onurlu ve kutsal bir görev. Her birimizi var eden, toplumla buluşturan, toplumu var eden sizlersiniz. Emeklerinizin görmezden gelinmesi mümkün değil. Dolayısıyla Türk milletinin gelecek vizyonunda Türk milletinin yarınlarında bütün emek sizlere ait. Her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum” dedi.
Konuşmasında siyasi değerlendirmelerde bulunan Aydın, “Türk Devleti, Türk Milleti jeopolitik konumu itibariyle hiçbir zaman sıkıntılardan arınmış yol yürüyemiyor. Geçmişte böyleydi, bugün böyle, yarın da böyle olacak. 15 Temmuz Türk milletine hainliğin en yakın zamanda yapıldığı süreç olarak bunu söylüyorum. Devletimizi elimizden alacaklardı, Türk Milletini esir edeceklerdi. Ama Türk milleti öyle bir direnç gösterdi ki bunun olamayacağını 7 düvele ispat etti. Ondan sonra oluşan süreç Cumhur İttifakı… Hukuki altyapısı da oluşturulan Cumhur İttifakı 7 düvele karşı mücadele ediyor. Türkiye Cumhuriyeti devletinin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Milliyetçi Ülkücü Hareketin lideri Genel Başkanımız Devlet Bahçeli gece gündüz canhıraş bir şekilde mücadele veriyorlar. Tabii bunun karşısında içerden ve dışardan, müdahaleler mücadeleler de devam ediyor. Biz Türk Milleti olarak haini bol bir milletiz. Yaşananları hep beraber görüyoruz” dedi.
MHP MYK Üyesi Aydın, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Parlamenter demokratik sistemi isteyen bir güruh var. Mücadelelerini yapacaklar tabii ki. Ama bu mücadeleyi yaparken Türk Milleti’nin değerlerine, geleneklerine, kimliğine uygun bir mücadele olması lazım. Ama karşımızdaki cenahta böyle bir vasfı maalesef kullanamıyor. Yerelde de bu böyle. Asgari zekâsı olan bir insan, Suriye’de, Irak’ta, Libya’da, Akdeniz’de ne işimiz var bunu çok detaylandırmadan anlayabilecek kapasitede. PKK son 5 yılda neredeyse bitme noktasına geldi. Türkiye içinde yüzlü sayılara düştü. Sınır dışına çıkarıldı, birçoğu imha edildi ve bunları inlerinde boğduk. Türkiye sınırlarında, bir terör devleti oluşmasına müsaade etmemek için Türk askeri, Türk polisi Türk Özel Harekâtı, sınır ötesinde. Şimdi gelin görün ki öyle meczup öyle müptezel muhalefet ki, sınır dışı operasyonları için meclisten yetki istiyoruz, PKK’nın temsilcisi HDP’nin dümen suyuna giren Cumhuriyet Halk Partisi hayır diyor. El insaf, el vicdan. Buna bile tahammülünüz yok mu sizin. Peki, ‘hayır’ınız geçerli olsaydı Türk askerinin oradaki hali pürmelali ne olacaktı? Sizin Allah’ınız, kitabınız vicdanınız yok. Sizin hiç mi Türk Milleti ile alakalı hassasiyetiniz yok. Sırf 3-5 tane PKK’lı dümencinin oyunu alacağım diye böyle bir politika uygulanabilir mi? Dolayısıyla Cumhuriyet Halk Partisi’nin hali bu. Bir de Türkiye’nin kurucu lideri Atatürk’ün partisi olarak anılan bir parti bu. Türk devletini mektupla yabancı sefillere şikâyet eden bir muhalefet anlayışı var. Kanal İstanbul’u beğenmeyebilirsin, yanlış bir proje olarak görebilirsin, mümkündür. Fakat bunu yabancı diplomatlara mektup yazarak şikâyet etmek nedir ya? Neresi muhalefettir bunun? Türkiye’nin kuruluşundan beri böyle bir şey olmamıştı.”
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’e ve İYİ Parti Milletvekili Lütfü Türkkan’a da eleştirilerde bulunan MHP MYK Üyesi Yüksel Aydın, şöyle konuştu:
“İP’inBaşkanı Siirt’te gidiyor.Vatan haini şerefsizin biri, ‘kürdistanahoşgeldiniz, burası kürdistan’ diyor.Hanımefendi cevap vermiyor. Hani sen Türk Milliyetçisiydin?Cenab-ı Allah öyle bir dolaştıracak ki sizi, sokaklarda gezemeyeceksiniz. Ertesi gün grup toplantısı yapıyor. Prompterdan okuyor, önünde yazıyor yazılar. ‘Sayın Öcalan’ diyor. 12 dakika sonra da ‘Pardon’ diyor. Yok ya, yedik biz de. Oraya yazıp koymuşsunuz. Bu milletin aklıyla alay mı ediyorsunuz siz? Algı operasyonu yapıyorsun, 12 dakika sonra da dönüp diyorsun ki, ‘Öyle olmadı özür dilerim, PKK şerefsiz.’Bir gün sonra o milletvekili olacak züppe, o milletvekili olacak kansız, o milletvekili olacak haysiyetsiz, şehidin yakınına ağza alınmayacak küfürler ediyor. Bu da yetmiyor, hanımefendi ertesi gün apar topar en önce yapıyor grup toplantısını. Hep bir gün sonra yapıyorlardı, suç bastıracak ya. ‘Lütfü Bey, olgunluk gösterin. Grup Başkanvekilliğinden istifa edin’ diyor. Arkasından terbiyesizce bir hanımefendiye yakışmayacak ifadelerle o vatandaşa ‘Y…k y…k konuşuyor’ diyor. Bu kadar raydan çıkmış, vitesten atmışlar. Sinir sistemleri bozulmuş. Dolayısıyla Allah nasip ederse bu ülkeyi bu anlayışlara, bu zihniyetlere teslim etmeyeceğiz. Biz Cumhur İttifakı’nın ilkeleri, prensipleri noktasında Milliyetçi Hareket Partisi ve Adalet Kalkınma Partisi olarak, Allah nasip ederse 2023 hedeflerine doğru ilerliyoruz. Eksik var mı var, sıkıntılarımız var mı var, yapamadıklarımız var mı var. Ama vatan olmayınca hiçbir şey olmuyor. Vatan yoksa ne bu eksiklerin hiçbir anlamı kalmıyor. Dolayısıyla önce Devletimiz var olacak. Ekonomik sıkıntı var mı var, atlatılacak inşallah. Onun için biraz daha sabredecek, safları biraz daha sık tutacağız. İnşallah 2023 lider ülke Türkiye hedefine adım adım yaklaşacağız.”
Konuşmaların ardından, gündem maddeleri tek tek görüşülerek oy birliğiyle kabul edildi.
Tek listeyle gidilen seçimde, Nedim Afacan başkanlığındaki yönetim kurulu Halit Özden, Hasan Hüseyin Kaplan, Ayhan Ayanoğlu, Mehmet Maden, Orhan Macakoğlu ve Satı Daşçıoğlu’dan oluştu.
Denetim Kurulu’nda Sıtkı Önder, Mehmet Ertaş, Tevfik Küçükalioğlu, Ahmet Bekaroğlu ve Talat Dağdelen, Disiplin Kurulu’nda Abdullah Ünal, Hasan Sabitoğlu, Sezai Dinçer, Rüstem Kömürcü ve Yılmaz Alkaya yer aldı.
Merkez Genel Kurul delegeliğine de Nedim Afacan, İdris Köse ve Cengiz Yaşar seçildi.
Cengiz MUHZİROĞLU