Köprülerin mevcut şartlara göre dizayn edilmesi gerektiğini ifade eden Kastamonu Üniversitesi Orman Fakültesi Dekan Yardımcısı ve Havza Yönetimi Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Miraç Aydın:”Köprüleri kemerli yaptığımızda oradaki köprünün tıkanmasını da önlemiş oluruz, aynı zamanda yıkılmasının da önüne geçmiş oluruz. Dünyada açılır kapanır köprüler de kullanılabiliyor. Bir risk anında köprüyü açtığınızda suyun veya rüsubatın geçişine olanak vermiş oluyorsunuz. Hem köprü zarar görmemiş oluyor hem de orada köprünün tıkanmasıyla bir su kitlesinin birikmesinin önüne geçmiş olursunuz” dedi.
Kastamonu Üniversitesi Orman Fakültesi Dekan Yardımcısı ve Havza Yönetimi Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Miraç Aydın, Bozkurt ilçesinde yaşanan sel felaketinin ardından “dere yataklarının üzerine kemerli ve açılır kapanır köprüler yapılması” önerisinde bulundu.
Bölgede incelemelerde bulunan Aydın, AA muhabirine, Bozkurt’ta yaşanan felaketin sellere karşı yeni önlemler alınması gerektiğini bir kez daha gündeme getirdiğini söyledi.
Aşırı yağışların beraberinde çok sayıda rüsubat getirdiğini vurgulayan Aydın, “Rüsubat dediğimiz büyük taş, ağaçlar, kaya kütleleri, dal parçaları, toprak. Ağaçları kökünden söküp getirebiliyor. Bunlar da maalesef köprülerimizde tıkanmaya yol açıyor.” diye konuştu.
Bozkurt’taki durumun bir benzerinin de Dereli de yaşandığını belirten Aydın, “Yukarıda havza büyük olduğunda taşınan materyal de fazla olduğundan köprülerimizde tıkanmaya neden olabiliyor.” dedi.
Köprülerin mevcut şartlara göre dizayn edilmesi gerektiğini ifade eden Aydın, şunları kaydetti:
“Yüksek yağışı dikkate alarak köprülerimizi farklı şekilde dizayn etmemiz gerekiyor. Geçmişte atalarımızın yaptığı gibi kemerli köprüler yapılabilir. Ağaç, dal ve diğer tomrukların takılmaması, köprüyü yıkmaması için kemerli köprü yapılabilir. Bozkurt’taki felakette birçok köprünün yıkıldığı, bunun da birçok tahribata neden olduğu söyleniyor. Köprüleri kemerli yaptığımızda oradaki köprünün tıkanmasını da önlemiş oluruz, aynı zamanda yıkılmasının da önüne geçmiş oluruz. Bu sayede altından ağaç, taş gibi kütleler rahatlıkla geçebilir.”
Dünyada farklı yöntemlerin de kullanıldığını dile getiren Aydın, “Dünyada açılır kapanır köprüler de kullanılabiliyor. Bir risk anında köprüyü açtığınızda suyun veya rüsubatın geçişine olanak vermiş oluyorsunuz. Hem köprü zarar görmemiş oluyor hem de orada köprünün tıkanmasıyla bir su kitlesinin birikmesinin önüne geçmiş olursunuz. Bu tip yöntemlerin düşünülmesi gerekiyor. Burada olmasa bile yarın başka bir ilçemizde benzer durumlar olabilir. Bu önlemleri almamız gerekir ki bundan sonra kayıplar yaşamayalım.” dedi. AA