Bünyesindeki okullarda topu topu 183 gün istihdam edeceği 20 temizlik görevlisini mülakatla işe almaya kalktı İl Maarif Müdürlüğü, sınavın yapılacağı Halk Eğitim Salonu 700 küsur işsiz vatandaşı almadı, seçmenin anca 18 saatte biteceği hesap ediliyordu ki… Yukarısı müsaade etmedi, hak geldi batıl zail oldu. TYÇP kapsamında bir önceki eleman alımını kura ile yapan İl Maarif Müdürlüğü, artık ne olduysa, ikinci defa yapacağı alımda mülakatı tercih etti… Öncekinde 900 küsur işsiz vatandaş noter huzurunda çekilen kurada ter dökmüştü, bu kez 700 küsur işsiz vatandaş başvurdu, sözlü sınav sonucunda “talihli” 20 kişinin arasına ismini yazdırabilmek için. Sınavın yapılacağı Halk Eğitim Merkezi sabah saat daha 9:00 olmadan hemen her yaştan, erkek kadın işsiz vatandaşlar ile dolup taşmıştı bile… İki kat hınca hınç. 6 ay da olsa tatlı bir heyecan… Annesi babasıyla gelenler, çocuklarıyla gelenler. 4 komisyon kurmuş Maarif yönetimi… Komisyon başına sözlü sınavdan geçirilecek ortalama 175 iş taliplisi düşüyor. Kişi başı 10 dakika ayırsan 30 saat eder, 5 dakika ayırsan 15 saat. Gerçi 10 dakika dediğin ne ki… Temizlik görevlisi deyip geçme, sorular ağırlıklı olarak hijyen, iletişim, pedagoji dallarından çünkü. Karşımdaki acıklı sahneyi izlemeye koyuldum… Devletime mi yanayım milletime mi bilemedim. Heyecan doruğa çıkmıştı, komisyonlar tam göreve başlayacakken, yetkili müdür yardımcısı geldi, sahneye çıktı, mikrofonu eline aldı, başvurunun çokluğundan, zamanın darlığından dem vurdu, “Kusura bakmayın sizi buraya topladık” minvali birkaç kelam etti, mülakattan vazgeçtiklerini, sabah saatlerinde düzenledikleri zeyilname ile İŞKUR’a başvurduklarını, noter huzurunda çekilecek kuraya döndüklerini, kuranın öğleden sonra yapılacağını söyledi… Vatandaşlar homurdandı. Hınzırlığım tuttu yetkililere sordum, “Mülakattan kuraya dönülmesi yasal mı?” diye… Ne cevap aldım biliyor musunuz, “Kuradan mülakata dönülecek olsa yasal olmazdı. Ancak mülakattan kuraya dönülürken vatandaşın hak kaybı olmadığı için yasal” dediler. Demek ki neymiş, mülakatta vatandaşın hak kaybına uğradığı bizzat yasalar tarafından hüküm altına alınmış durumda… E o halde, devletin bir kurumu ne diye vatandaşı hak gaspına uğratacak bir işleme imza atar? Yanlış hesap geri döndü şükür… Adaleti tesis ettiği için yukarıya şükran.