Şehrimizdeki kadınlara en anlamlı hediyelerden birini Belediye Başkanı Babaş verdi 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde…
Konağın “Eğitim ve Kültür Merkezi” olarak ifade edilen işlevinin tabelada kalmaması için bu saatten sonra büyük iş kadınlara düşüyor şüphesiz.
Kamu üzerine düşen görevi fazlasıyla yerine getirdi çünkü…
Bundan sonrası köklerinden gelen kültürü bugüne yansıtarak geleceğe taşıma göreviyle şehrimizdeki kadınların akıl ve fikirlerine kalmış durumda.
Çayboyu’ndaki tarihi İsfendiyar Camisi’ne komşu olan konak, mimarisi namına şehrimizin en özde ve gözde mekanlarından biri kesinlikle…
İç mekandaki merdivenleri takip etmek bile belli başına bir dikkati gerektiriyor.
Konut mimarisinde ne ince düşünmüş ecdat ne ince…
Örnek olsun şimdinin “delux” apartmanlarına temennisinde bulunacağım bulunmasına da nafile artık.
Dünyanın en hünerli estetik cerrahları gelse…
Bu saatten sonra bizim hastaya neşter işlemez.
Belediye Başkanı Babaş’ın şehrimizdeki kadınların hizmetine armağan etiği konağa geri dönersek…
Bir küsur asır önce İstanbul’dan gelip bu eşsiz konağı yaptıran İlhami Bey’i rahmetle analım önce; ruhu şad olsun.
Gösterileri ile törene renk katan, kadınlardan kurulu Sepetçioğlu ekibinin emeklerine bin sağlık…
Ancak kıyafetteki pantolon tercihi ve oyun figürlerinin erkeklerin oynadıkları şekliyle yansıtılması kafamı kurcalamadı değil hani.
Tören başlamadan önce konağın bir odasına mevzilenmenin bedelini, heyetin konağa girmesi ve devamında yer alan etkinlikler sırasında dakikalarca mahsur kalarak ödedim…
Baktım kapıdan dışarı çıkamıyorum, ben de çareyi konağın penceresinden dışarıyı seyretmekte buldum.
İyi ki de mahsur kalmışım, kadim Kastamonu Kalesi siluetinin hemen bitişiğinde göğe tırmanan upuzun baz istasyonunu başka türlü nasıl fark edebilirdim ki yoksa?..
Bizanslılardan kalma baz istasyonu!
Minare arıyor gözüm Allah rızası için…
Apartman çatılarına takılıyor iyi mi?
“Caminin üstüne kat çıkmış binalarımız var” diyeceğim…
Abarttığımı düşüneceksiniz.
Anıtlar Kurulu yeni mi kuruldu?..
Kastamonu şehrini görev alanı içine yeni mi aldı bilemedim gitti.
Ucu taa fi tarihine giden eski defterleri kurcalamak derdinde değilim değilim de, amma velakin elbirliğiyle senelerce çok yazık etmişiz bu şehre çok yazık…
Nerden baktım konağın penceresinden dışarı.
