Üniversitemiz, bünyesinde kuracağı “Kastamonu Teknoloji Merkezi Ar-Ge İnovasyon ve Endüstriyel Uygulama Merkezi”ni (TEKMER) düzenlediği anlı şanlı basın toplantısı ile kamuoyuna duyurdu…
Yaklaşık bir yıl önce yine benzer ağırlıkta bir basın toplantısı ile kamuoyunun huzuruna çıktıkları ancak geçen süre içinde tek bir çivi dahi çakmadıkları TEKNOKENT projesiyle ilgili ise tek kelime etmediler.
Rektöründen kamu idarecilerine, sivil toplum temsilcilerinden iş insanlarına, vilayetin ileri gelenlerinin bir araya toplandıkları basın toplantıları ile peynir gemisi yürüseydi eğer…
Kastamonu inanın çoktan kurtulurdu.
Gelin, 28 Ağustos 2014’te üniversitemizin, Vali Günaydın’ı, Bilim Sanayi ve Teknoloji Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Kandemir ile Müdür Yardımcıları Gür ve Çavuş’u, KUZKA yetkililerini ağırlayarak, bünyesine kattıktan sonra ismini Yed-i Beyza olarak değiştirdiği Yücebıyıklar Konağı’nda yaptığı kallavi basın toplantısına bi gidelim…
Üniversitenin basın toplantısındaki kadrosu ise Rektör Aydın, Rektör Yardımcısı Atalar, Genel Sekreter Küçük, Proje Koordinatörü Ateş, Teknokent Proje Koordinatörü Gültepe, rektör danışmanları Kamer ve Hasdedeoğlu’ndan oluşuyordu. İstemediğin kadar profesör, doçent.
“Teknokenti kurmak bizim için bir ihtiyaçtı” diyerek konuşmasına başlayan Rektör Aydın, “İşte bugün bunu size ilan etmek için toplanmış bulunuyoruz” diyerek müjdeyi vermişti…
Konuşmasının devamını alın, TEKMER için önceki gün yapılan basın toplantısında edilen sözler ile karşılaştırın, fazlası var eksiği yok.
TEKNOKENT projesinin akıbetinin ne durumda olduğunu anlatayım mı?…
Üniversite-Sanayi-Sivil Toplum işbirliğinin en güzel örneklerinden biri olacak, ilimizin teknoyatırım firmalarına kavuşma ihtimalini gündeme getirecek, ilk etapta 31 firma ile Kastamonu Üniversitesi akademisyenlerini buluşturacak olan TEKNOKENT projesi için KUZKA, üniversitemize proje bütçesinin yüzde 39’unu verdi.
1 milyon 875 bin 425 lira 45 kuruş geçtiğimiz Ağustos ayından beri üniversitenin banka hesabında kuzu kuzu yatıyor…
Üniversitenin kalan yüzde 61’lik bütçeyi oluşturup, 2016 Ağustos ayında TEKNOKENT’in kapısını açması lazım, aksi halde para KUZKA’ya geri dönecek.
Daha “tık” yok üniversitede…
TEKNOKENT’te çuvallamaya mı yanarsın, teknoyatırım firmalarının doğumunun gecikmesine mi içlenirsin, hibenin geri döneceğine mi ağlarsın, KUZKA’nın kredi notunun düşeceğine mi üzülürsün?.. Havanda su dövmeye mi bozulursun?
Öyle bir vilayette yaşıyoruz ki, kimse Sayın Rektör’e “N’oldu bu Teknokent?” diye sormuyor…
Nasıl bir dokunulmazlıktır bu, akıl alacak gibi değil.
•••
Not1: TEKMER memleketimize hayırlı olsun illaki…
KOSGEB’in üniversite, sanayi ve ticaret odaları, teknokentler arasında işbirliği protokolleri imzaladığı, KOSGEB’in koordinasyonunda söz konusu kuruluşlar ile KOBİ’lerin bir araya geldikleri ortak platformları ifade eden TEKMER, çeyrek asırlık bir oluşum aslında. İlki 1991’de İTÜ’de kuruldu, arada birçokları hayata geçti, sonuncusu da üniversitemize nasip olacak anlaşılan.
Keşke hakkıyla üstesinden gelinebilse…
KOBİ’lere çalışma mekanı, ofis, danışmanlık, internet, ortak kullanım alanları, konferans ve toplantı salonları, üniversite olanaklarından faydalanma, AR-GE, inovasyon hizmetleri sunan böylesi bir projeyi öpüp başımıza koymalıyız illa ki.
Bakalım arkası nasıl gelecek?…
Konuşulduğu ile kalmaz umarım.