Karayolları Bölge Müdürlüğü bünyesinde çalışan 350 taşeron işçi, davul-zurnalı törenle kadroya alındı. Karayolları Bölge Müdürü Sami Uyar, şimdiye kadar özveri ile çalışan işçilerin bundan sonra da aynı özveri ile çalışmalarını isteyerek, işçilerin kadroya alınmalarından ötürü mutlu olduğunu söyledi.
Türkiye Yol-İş Sendikası 1 Nolu Şube Başkanı Mehmet Çelik ise, sendika olarak yaklaşık 10 yıldır mücadele ettikleri bu haklı davaya inandıklarını belirtti ve “Bir olmuştuk, beraber olmuştuk. Bu sabrın sonu bugünden itibaren 350 arkadaşımız 15. Bölge Müdürlüğü’ne işbaşı yapacaklardır. Esas sayı 414’dür” dedi.
Karayolları Bölge Müdürlüğü bünyesinde çalışan 350 taşeron işçi, davul-zurnalı törenle kadroya alındı.
Kadroya alınmalarını çiftetelli oynayarak kutlayan işçiler için Karayolları Bölge Müdürlüğü hizmet binası önünde tören düzenlendi. Törende konuşan Karayolları Bölge Müdürü Sami Uyar, şimdiye kadar özveri ile çalışan işçilerin bundan sonra da aynı özveri ile çalışmalarını isteyerek, işçilerin kadroya alınmalarından ötürü mutlu olduğunu söyledi.
Türkiye Yol-İş Sendikası 1 Nolu Şube Başkanı Mehmet Çelik ise, tarihi bir gün yaşadıklarını, ekmek tekneleri ve göz bebekleri olan Karayolları’na 10 yıla yakındır personel alınmadığını ifade ederek, “Hizmet alımı ile personel alımı yapılıyordu. Biz de konuyu Yol-İş Sendikası olarak çeşitli zamanlarda Başkanlar Kurulu’nda dile getirdik. Çıkabilecek her türlü yasal engelleri göz önünde bulundurarak bizler de yasal tedbirlerimizi alarak örgütlenmeye karar verdik. Genel Başkanımızın tam desteği ve arkadaşlarımızın kararlılığı ile 2010 yılı Eylül ayında yaklaşık 19 iş yerimizde kısa bir sürede örgütlenmemizi tamamladık. Örgütlenme sırasında arkadaşlarımıza risklerin olabileceğini ancak bu mücadelenin gül bahçesinde otururken kazanılmayacağını izah ettik. Yasal haklarımızı da arkadaşlarla paylaştık. Büyük bir heyecan duyan taşeron çalışanları sendikanın ne demek olduğunu anlamaya başladılar” dedi.
“MAHKEME KARARINA RAĞMEN
İŞÇİLERİN KADROYA ALINMASI REDDEDİLDİ”
Türkiye genelinde ilk etapta 6 bin 643 işçinin sendikaya üye kaydedildiğini söyleyen Çelik, “Bu esnada Yol-İş 1 Nolu Şubesi’ne 698 işçi arkadaşımız üye oldu. Bu aşamadan sonra yasanın bize vermiş olduğu yetkiler çerçevesinde hukuki süreç başlatılmıştır. Çok çetin ve zorlu bir süreç sonrasında 2013 yılı başında bütün davalar lehimize sonuçlanmıştır. Dava sonucu verilen kararla ilgili mahkeme, bu işçiler ilk işe girdikleri andan itibaren Karayolları işçisidir kararı vermiştir. Bu karar üzerine Genel Müdürlüğümüze gidilerek, kararı uygulayın, bu işçilerimiz TCK işçisidir şeklinde başvurumuz yetkililerce reddedilmiştir. Sendikamız bu kararı her ortamda dile getirmiştir. Hatta bu işçileri maliyetleri yüzde 25’de dikkate alındığında sözleşme skalasının altında olduğu kamuoyuna ve tüm siyasilere bildirilmiştir. Ayrıca söz konusu bu taşeron üyelerimizin Karayolları’na başlatılmaması sonucu açılacak davada feshe bağlı ihbar, kıdem ve iş güvencesi tazminatları ile tahakkuk edecek diğer yasal haklardan firmalarla Genel Müdürlüğümüz de sorumlu olduğu bilinmesi ile birlikte bu istihdam biçiminin çok ciddi kurumsal zarara yol açacağı ortaya konulmuştur” diye konuştu.
“KARAYOLLARI İŞÇİLERİ
10 YILDIR ASGARİ ÜCRETE ÇALIŞTI”
Çelik, yaşanan süreçlerden dolayı zamanın Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım tarafından Karayolları’nda çalışan işçilere ihtiyaç olduğu kanısıyla uzlaşma sağlanması görüşünde olduğunu belirtmesi üzerine tekrar bir çalışma yaptıklarını belirterek, “Yaşam içinde insanların sıkıntılı günleri olur, hepimiz böyle günler az veya çok yaşamışızdır. Ancak bu taşeron çalışanlarımız bu tür olumsuzluklardan çok çok nasibini almışlardır. Bu bir acıtasyon değildir, gerçeklerin ta kendisidir. Bu insanlar bir gün değil, bir ay değil, bir yıl değil en az 3 yıl, 5 yıl, hatta 10 yıl asgari ücretle yaşamlarını idame etmeyi bildiler. Bu mucizeyi gerçekleştirdiler. Zaman zaman o ücretlerini 1 ay, bazen 2 ay da alamadıkları oldu. Dişlerini tırnaklarına takarak ayakta durmayı bildiler, çünkü işten çıkarılma korkusu vardı ve iş güvenceleri yoktu. Bu arkadaşlarımız bu ücretle hasta olan babalarını, analarını, çoluk ve çocuklarını bu ücretle iyileştirmeye çalıştılar. Bu ücretle çocuklarını okula gönderdiler, giysilerini gene bu ücretle aldılar. Bayramlarda bayramlıklar bu parayla alındı. Ev kirası bu parayla ödendi. Hasta olmamak için Allah’a hep dua edildi. Kirada oturan bazı arkadaşlarımız acımasız ev sahipleri tarafından eşyaları kapının önüne kondu. Daha hangi birini sayayım ki. Çoğu da bu dramı yaşamaya devam ediyorlar. Ama ülkemizde iş bulmanın çok zor olduğunu da bilmekteyiz” şeklinde konuştu.
“414 KARAYOLU İŞÇİSİ KADROYA ALINDI”
Yol-İş Sendikası olarak yaklaşık 10 yıldır mücadele ettikleri bu haklı davaya inandıklarını söyleyen Çelik, “Bir olmuştuk, beraber olmuştuk. Bu sabrın sonu bugünden itibaren 350 arkadaşımız Karayolları 15. Bölge Müdürlüğü’ne işbaşı yapacaklardır. Esas bu sayı 414’dür. Geriye kalan arkadaşlarımız yakın bir tarihte iş başı yapacaklardır. Şimdi diyoruz ki; bu törende olan veya olamayan arkadaşlarımıza işiniz, aşınız hayırlı uğurlu olsun, Allah kazalardan, belalardan sizleri ve Karayollarımızı korusun. Unutmayın ki Karayolları’nda çalışmak bir ayrıcalıktır. Çünkü hem çalışıyoruz hem sevap işliyoruz. Bu nasıl oluyor diyorsanız, insanları birbirlerine kavuşturmak sevapların en büyüklerindendir. Çok zor, meşakkatli bir uğraşıdan sonra emeği geçen herkese ayrı ayrı teşekkür ediyorum” dedi.
Konuşmaların ardından dualar eşliğinde kurban kesildi. Öte yandan ilk etapta 350 Karayolu işçisi kadroya alınırken, davayı kazanan 64 Karayolu işçisinin de önümüzdeki günlerde kadroya alınacağı belirtildi. Kastamonu’da Karayolları 15. Bölge Müdürlüğü bünyesinde toplam 414 işçi kadroya alınmış olacak. İHA