Sendikasının Kastamonu İl Divan Toplantısı’na katılan Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, yaptığı konuşmada, “Kamu bir bütündür ve bir bütün içerisinde hareket etmeli. Aslolan kadrolu istihdamdır. Dolayısıyla kadrolu istihdamda ödün verilmemeli, taviz verilmemeli. Neden sözleşmeli istihdama geçiliyor? Şundan kaynaklanıyor, istihdamda güçlük çeken yerlere personel gönderebilmek için. Bunun yolu cebri yöntemlerle oraya personel göndermek değil, cezbi yöntemlerle oraları tercih edilir hale getirmektir” dedi.
Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, sendikal hareketlerinin çeyrek asrı geride bırakıp yarım asra dönen bir yolculuğa dönüştüğünü belirtti ve “Bu yolculuk Akif İnan gibi büyük bir entelektüel ile başladığı için son derece kıymet gördü, hürmet gördü, ilgi gördü ve ‘Akif İnan’ın sendikasıysa tamam’ diyerek bu anlamda her geçen gün adım adım halka büyüdü ve nihayetinde 1 milyonu aşan güçlü bir kapasiteye dönüştü” dedi.
Sendikasının Kastamonu İl Divan Toplantısına katılan Genel Başkan Yalçın, 14 Mart Tıp Bayramı’na, pandemi mücadelesi ile geçen iki yıl boyunca en büyük yükü çekenler olduklarına işaret ettiği doktor ve sağlık çalışanlarının çabalarına değindi ve “Bu çok kıymetli bir duruştu, çok ciddi bir fedakarlık isteyen bir yaşanmışlıktı. Bu sürecin içerisinden idareli bir şekilde çıktılar. Bu süreç ama onları büyük bir oranda yordu ve yıprattı. Bu açıdan taleplerini ve beklentileri her vesileyle dile getirdiler ve milli gelirden düzgün bir şekilde pay almak, döner sermayeden adil bir şekilde pay almak, ücretlerinde bu anlamda yaşadıkları adaletsizlikleri gidermek. Şiddette maruz kalmaları vesilesiyle bu anlamda seslerini duyurmak için bu anlamda seslerini duyurmak için hep dilleri bir şeyler söyledi ve kulaklara hep bir şeyler söyledik. 14 Mart Tıp Bayramı vesilesiyle Sayın Cumhurbaşkanımızın özellikle şiddetten tutun, sabit ödemelere varana kadar, genel bütçeden destelemeye varana kadar ve maaşlarındaki iyileştirme emekliliklerine de yansıyacağına kadar bazı önemli başlıklara Sayın Cumhurbaşkanımız cümle kurdu. Bu başlıkların hepsi önemli. Eğer boşluklar da başlıklara uygun bir biçimde doldurulursa bunun ciddi bir memnuniyet üreteceğini buradan ifade ediyor ve atılan bu kıymetli adıma özellikle teşekkür ediyorum” dedi.
Konuşmasında Kastamonu Genç Memur-Sen üyelerine çalışmalarından dolayı takdirlerini sunup teşekkür eden Yalçın, toplu sözleşme hakkının anayasa referandumuna konulması sayesinde Memur-Sen’in toplu sözleşme hakkını elde ettiğini hatırlattı ve şunları söyledi:
“Dünyada emekten ve sendikadan bahsediliyorsa bu konuda iki tane şey olmazsa olmazdır. Birisi toplu sözleşme hakkı, bir diğeri ise grev hakkıdır. Bu açıdan Türkiye’de memur sendikacılığında toplu sözleşme hakkı Memur-Sen sayesinde alınmıştır ama grev hakkındaki mücadelemiz sürüyor. Bunu da eninde sonunda örgütlüğümüz ve kararlığımızla başaracağız. Toplu sözleşme hakkını aldıktan sonra yaptığımız toplu sözleşmelerin ikisinde mutabakat sağlayamadık. Dördünde ise mutabakat sağlayabildik. Bu toplu sözleşmelerde birçok kazanımın altına imza attık. Sadece toplu sözleme marifetiyle 350 kazanıma imza atmış bir konfederasyon vardır. Kamu personel danışma kurulu, kurum idare kurul ve hukuk kazanımlarıyla demokratikleşme anlamında vereceğimiz diplomatik örgütlü mücadeleyle 802 kazanımın altına imza atmış ve ‘Memur sendikacılığı ne aldı?’ Memur sendikacılığı ne başardı?” diye yapılacak tüm araştırmaların kaynağını oluşturacak skalayı Memur-Sen oluşturmuştur. Bu açıdan 802 kazanım diye toparladığımız tüm kazanımların altında Memur- Sen’in yeri var, teri var ve imzası var. Bunu hiçbir zaman azımsamamalı ve küçümsememeliyiz ama yeterli de görmemeliyiz.”
4 milyon çalışanın bulunduğu ve her meslek grubunun ayrı ayrı sorununun olduğu yerde tek çıkışın güçlü örgüt olmak olduğunun altını çizen Yalçın; “Önümüzde birkaç ödevimiz var. Bu toplu sözleşme kararlarını aldığımız gibi 3600 ek gösterge ve ek göstergelerin 2022 yılı içerisinde düzenlenmesi ve hayata geçirilmesi konusunda aldığımız kararların gereği birinci toplantıyı icra ettik, ikinci toplantı çarşamba günü ayın 16’sında” dedi.
Altıncı toplu sözleşmede aldıkları karar hakkında bilgi veren Yalçın; “Sözleşmeli istihdama ilişkin 2022 yılı içerisinde bir komisyon kurarak konunun çalışılması ve karara bağlanarak hükümete sunulmasıydı. Bu konuda da yargıda adım atacağız. Belirli aralıklarla eşdeğer bir biçimde çalışmayı yürütelim şeklinde uzlaşmıştık. İstiyoruz ki kamuda 39 tane mevzuatta dönen sözleşmeli sistematiği bu anlamda istihdamın tipleştiği mevzuatın tipleştiği bir sistemle bir anlamda bu işi toparlayabilmek. Çünkü imam olarak süresiz sözleşmeli var, süreli sözleşmeli var. Hemşire olarak süreli sözleşmeli var, süreli sözleşmeli var. İkisinin arasında fark var. Her birinin arasında birine göre farklar var. Kamu bu kadar çeşitliliği kaldırmaz. Her kurumun kendine göre bir yoğurt yiyişi olmaz. Kamu bir bütündür ve bir bütün içerisinde hareket etmeli. Aslolan kadrolu istihdamdır dolayısıyla kadrolu istihdamda ödün verilmemeli, taviz verilmemeli. Neden sözleşmeli istihdama geçiliyor? Şundan kaynaklanıyor, istihdamda güçlük çeken yerlere personel gönderebilmek için. Bunun yolu cebri yöntemlerle oraya personel göndermek değil, cezbi yöntemlerle oraları tercih edilir hale getirmektir” diye konuştu.
İlk günden bugüne Memur-Sen olarak verdikleri mücadeleyi kesintisiz bir şekilde sürdürdüklerine değinen Yalçın, “2011’den sonraki süreçte ilk Memur-Sen 4. Genel Kurulumuzda Cumhurbaşkanımız Başbakan olarak geldiği o zamanda 300 bin sözleşmeli Memur-Sen’in gayretiyle kadroya geçmişti. İstiyoruz ki şu anda da sayısı 520 bini ulaşmış olan kitlenin memnuniyetsizliği ortadan kalksın, iç huzuru da iş huzura da temin edilsin ve onlar da kadroya geçerek bu anlamda kamudaki farklı farklı unvan ve farklı alanlar artık bu anlamda bir daha yeniden yükselmesin. Sizin bu anlamada süreli sözleşmeli ve süresiz sözleşmeli olarak Diyanet’te çalışan iki arkadaşın birbirine şu soruyu sorması gayet normal: ‘Sen 5 vakit kıldırıyorsun da ben 3 vakit mi kıldırıyorum? Hemşirenin ‘sen şu kadar serum taktın da biz onun altında mı taktık? Aynı yerdeyiz aynı işi yapıyoruz’ haklı olarak birbirlerine bu anlamda sorarak, ‘aramızda bir fark yok kadrolu arkadaşlar da aynı işi yapıyoruz, o zaman neden aramızda bu kadar fark var?’ 17 tane ayrı aralarında fark söz konusudur” dedi.
Toplantıya Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Genç Memur-Sen Genel Başkanı Mesut Emre Balcı, Memur-Sen Kastamonu İl Temsilcisi İrfan Bakır, Memur-Sen Şube Başkanları ile üyeleri katıldı.
CENGİZ MUHZİROĞLU