97 can alan bombalar kendilerine yüz metreden daha yakın bir mesafede patlayan ve yaşanan dehşetin yakın tanıkları olan DİSK, KESK, TMMOB ve TTB’nin Kastamonu üyeleri, terör saldırısını dün Cumhuriyet Meydanı’nda toplanarak protesto etti.
Grup adına açıklamada bulunan KESK Kastamonu İl Temsilcisi Fikret Tufanyazıcı, “Türkiye’nin göbeğinde, binlerce polisin gözü önünde patlattılar bombalarını. 128 canımızı aldılar aramızdan. Canımızdan can gitti, yüreklerimiz dağlandı. Üzgünüz, öfkeliyiz, yastayız ve isyan ediyoruz. Katiller ve arkasındaki güçler bulunana kadar bize rahat yok. Katliamın sorumluları hesap verene kadar susmayacağız, yılmayacağız ve asla affetmeyeceğiz” dedi.
Ankara’daki barış mitingine yapılan saldırı nedeniyle iki gün iş bırakma eyleminde olan DİSK, KESK, TMMOB ve TTB üyeleri, terör katliamını dün kentimizde de protesto etti.
Cumhuriyet Meydanı’nda bir araya gelerek oturma eylemi yapan grup okunan basın açıklamasının ardından sessiz bir şekilde dağıldı.
Grup adına hazırlanan basın açıklamasını okuyan Kamu Emekçileri Sendikası (KESK) Kastamonu İl Temsilcisi Fikret Tufanyazıcı, “Türkiye’nin göbeğinde, Ankara Garı’nın önünde, binlerce polisin gözü önünde patlattılar bombalarını. 128 canımızı aldılar aramızdan. Canımızdan can gitti, yüreklerimiz dağlandı. Annelerimizi, babalarımızı, kardeşlerimizi, arkadaşlarımızı, yoldaşlarımızı kaybettik. İki gündür yüreğimiz yanıyor, içimiz kanıyor. Üzgünüz, öfkeliyiz, yastayız ve isyan ediyoruz. Bizler patlama sonrasında canlarımızı kurtarmaya çalışırken, polislerini gaz bombaları ile üzerimize salanlar, yüzümüze sırıtarak ‘güvenlik zafiyeti’ yok diyorlar. Hiç kimse bize bu katliamın faili meçhul olduğunu söylemesin. Ankara’nın orta yerinde göz göre göre bombaları patlatanları, yakın tarihimizin en vahşi saldırısına göz yumanları biliyor, katillerin hepsini tanıyoruz” ifadelerini kullandı.
“Savaşa inat, barış hemen şimdi” demek için Ankara’da on binlerce kişinin bir araya geldiğine dikkat çeken Fikret Tufanyazıcı, açıklamasını şu sözlerle sürdürdü:
“10 Ekim’de Ankara’da Emek, Barış ve Demokrasi Mitingi için toplanmıştık. Saray’ın saltanatı uğruna aylardır dökülen kanlara dur demek, savaşa karşı, barışı savunmak için yollara düştük. Türkiye’nin dört bir yanından, emek, barış ve demokrasi taleplerimizi haykırmak için gelmiş, kadını erkeği, genci yaşlısı, barış türküleriyle birlikte halaya durmuştuk. Katliamın faillerini biliyoruz. Katiller; diktatörlük heveslileri, 7 Haziran seçimlerinde kursaklarında kaldığı için, ülkeyi kan gölüne çevirip, yaşanan ölümler üzerinden ‘oy avcılığı’ yapanlardır. Katiller; yarattıkları şiddet, korku ve katliam atmosferinde ‘tek başına iktidar’ olmak için ülkeyi ateşe atıp, kendilerini kurtarmaya çalışanlardır. Emek, barış ve demokrasi mitingimizi kana bulayanlara ve katliama seyirci kalanlara sesleniyoruz: Bütün vahşetinize, bütün şiddetinize, bütün katliamlarınıza rağmen eşit, özgür, demokratik bir ülkede bir arada yaşamı ve barışı savunmaktan asla vazgeçmeyeceğiz. Bizi korkutmaya, yıldırmaya, sindirmeye çalışanlara sesleniyoruz: Ne kadar saldırırsanız saldırın, korkmayacağız, yılmayacağız, unutmayacağız ve asla affetmeyeceğiz. Hepiniz döktüğünüz kanda boğulacaksınız! Kanlı ellerinizle işlediğiniz bütün suçlardan yargılanacak ve hesap vereceksiniz. DİSK, KESK, TMMOB ve TTB olarak katliamda kaybettiğimiz arkadaşlarımızı anmak, faşist katliamı protesto etmek için dünden itibaren üç gün yastayız. Bugün ve yarın bütün Türkiye’de grevdeyiz. Acımız büyük, yaralarımız derindir! Katiller ve arkasındaki güçler bulunana kadar bize rahat yok. Katliamın sorumluları hesap verene kadar susmayacağız, yılmayacağız ve asla affetmeyeceğiz. Hepimizin başı sağ olsun.”