Uzun süre mücadele ettiği amansız hastalığa yenik düşerek tarihi okulunu yetim, Kastamonu’yu ise gözü yaşlı bırakan Kastamonu Abdurrahmanpaşa Lisesi’nin efsane müdürü İsmail Dönmez, dün bu unvanına yaraşır bir törenle son yolculuğuna uğurlandı.
78 yıllık ömrünün 50 yılını geçirdiği Lise’nin bahçesinde düzenlenen törende yapılan konuşmalarla Kastamonu’ya ve eğitim dünyasına kazandırdıkları sıralanan Dönmez’in öğrencisi olan eski Bakan Murat Başesgioğlu, “İsmail Hocam bir eğitimci, bir öğretmen, bir müdür olmanın ötesinde bu milletin yetiştirdiği çok değerli bir insandı. Başı sıkışanların sığınabildiği sakin bir liman, adam gibi bir adamdı” dedi.
Yakalandığı amansız hastalığa yenik düşerek aramızdan ayrılan Kastamonu Abdurrahmanpaşa Lisesi’nin efsane müdürü İsmail Dönmez’i dün son yolculuğuna uğurladık.
Ölümü büyük üzüntü yaratan Dönmez için 78 yıllık ömrünün 50 yılını geçirdiği okulunda bir tören düzenlendi. Lise bahçesinde düzenlenen törene yakınları, sevenleri, okulun mezunları, idarecileri, öğretmenler ve öğrenciler katıldı.
İsmail Dönmez’in eşi Meral Dönmez burada taziyeleri kabul etti.
Törende Okul Müdürü Hüseyin Mısırlıoğlu, mezunlar adına Dernek Başkanı Nurten Ciğerci, Belediye Başkanı Galip Vidinlioğlu, okulun mezunlarından eski Bakan Murat Başesgioğlu ve Vali Avni Çakır birer konuşma yaptı.
Abdurrahmanpaşa Lisesi Müdürü Hüseyin Mısırlıoğlu, “Yurda irfan meşalesi büyük Lisemizin neredeyse yarım yüzyılına ismini yazdıran değerli hocamız, müdürümüz İsmail Dönmez’i kaybetmiş olmanın üzüntüsünü yaşıyoruz. Sözlerimizin boğazımıza düğüm olduğu, bir günü yaşıyoruz” dedi.
Dönmez’in, öğrencilerine, yaşadığı dönemden çok ilerisini hedef gösterdiğini hatırlatan Mısıroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Binlerce öğrencisi; İsmail hocasının öğütleriyle devletine, milletine, bayrağına aşık oldu. O, öğrencilerine, yaşadığı dönemden çok ilerisini hedef gösterdi. Onun öğrencileri ise ülkenin dört bir yanına Liselerinden aldığı ışığı büyük bir onurla taşıdılar. Dürüst, doğru ve çalışkan olmayı İsmail Hoca’larından öğrendi. ‘En büyük efelik efendiliktir’ diyerek, gereksiz taşkınlıklardan uzak durmamızı nasıl da zihnimize kazımıştı. Mezunu olmanın bir ayrıcalık olduğunu her fırsatta, göğsünü kabartarak ve gururla adeta haykırdığı Abdurrahmanpaşa Lisemize henüz bir çocukken 14 yaşında adım attı ve 1961-1962 eğitim öğretim döneminde buradan başarıyla mezun oldu. Yuvasını fakültede de unutmayıp, mezun olur olmaz irfan meşalesinde göreve başladı. Bu koca çınarda, geçen 40 yıllık meslek hayatı boyunca lisemiz, ilimiz ve ülkemiz için genç fidanlar yetiştirdi. Fedakarca sürdürdüğü görevinden 65 yaşında emekli oldu, ancak, evim dediği lisemiz için çalışmaya, Lisemizin tüm çalışmalarına maddi ve manevi destek olmaya devam etti. Lisemize büyük değerler katmanın heyecanıyla yaşadı hep. Merhum hocamız Sayın İsmail Dönmez’e Allah’tan rahmet; Lisemiz mezun ve mensuplarına, değerli ailesine, yakınlarına ve sevenlerine sabırlar dilerken onun söylediği ‘Abdurrahmanpaşalı olmak ayrıcalıktır’ sözlerini emanetimiz biliyor ve buradan bu emanete bir ilavede bulunmak istiyorum: ‘İsmail Dönmez Hocamızın öğrencisi olmak en büyük ayrıcalıktır.’ Bu mektepten arkasına aldığı koca bir tarihle bir İsmail Dönmez geçmiştir. Ruhu şâd, mekanı cennet olsun.”
Abdurrahmanpaşa Lisesi Mezunları Derneği Başkanı Nurten Ciğerci ise konuşmasında şunları söyledi:
“Bu şehri şehir yapanların başında, en ön sırasında saf tutan memleket gönüllüsü, bir devre imza atan çok büyük bir eğitimci, biz öğrencileri için ve tüm öğrencileri için, bu şehrin insanları için, eğitime gönül vermiş herkes için gerçek bir lider, bir efsaneydi o. Herkes onu Abdurrahmanpaşa Lisesi’nin müdürü olarak bilir ve öyle tanır. Oysa ki o Abdurrahmanpaşa Lisesi’nde okumuş yüzlerce öğrencinin babasıydı, abisiydi aynı zamanda. Koruyan kollayan, yeri geldiğinde kızan kocaman insanın yüreği sıcacık, merhamet doluydu.
Bir efsaneydi o. Öğrencisi, öğretmeni ve okul müdürü olarak Lisemizde yarım asra damga vurarak kırılması imkansız bir rekorun sahibiydi Hocam. Bir efsaneydi o, en yeni mezun öğrencisini dâhi makamında ayakta karşılayıp, giderken dış kapıya kadar bizzat uğurlayan, ağustos sıcaklarında dahi takım elbisesini ve kravatını çıkartmayan, ‘Bizim kültürümüz bunu gerektiriyor’ diyen…
Bir efsaneydi o. Tüm öğrencilerinin kalbine dürüstlük, güven, samimiyet, inanç, çalışkanlık, zamanı iyi kullanma tohumlarını eken; bilim, spor, sanatın iç içe olduğunu bizlere öğreten, ‘Her zaman yolunuz daima Atatürk yoludur. Bilim ve aklın aydınlattığı uygarlık yoludur. Dün olduğu gibi bugün de aldığınız ilim ve feyz ile sizleri vatan sevgisinden, Ay-Yıldızlı bayrak sevgisinden geri durduramayacak ‘ diyen vatan sevdalısı Hocam.
Bir efsaneydi o. İstiklal Marşı’nı törenlerde bizlere defalarca okutturan, ‘Bu marş kolay yazılmadı, başınız dimdik, tüm duygularınızı haykırarak okuyacaksınız’ diyen, okul marşımızı da aynı şekilde okutturup, bu okul sevgisini her birimize nakış gibi işleyen sevgili hocam… Size olan sevgi ve saygımız ne kadar büyükse, üzüntümüz de o kadar büyük ve tarifsiz Hocam.
Değerli hocam… ‘Ömrümü vakfettim’ dediğiniz okulumuz, yetiştirdiğiniz ve vatana emanet ettiğiniz öğretmen ve öğrencileriniz sayesinde ve bu eğitim kadrosuyla biliniz ki daima Atatürk’ün çizdiği çağdaş uygarlık yolunda ilerlemeye devam edecektir. Biz öğrencileriniz de bıraktığınız eserlere sonuna kadar sahip çıkacağız, söz veriyoruz. Bizler size sadece mekanda veda ediyoruz. ‘Okulumuzdan koskoca bir dev geçti’ demeyeceğim, çünkü sizin gibi çok iz bırakmış bir insanın izleri asla silinmeyecek, sildirmeyeceğiz. Size çok borçluyuz, hakkınızı helal edin Hocam. Bizlere kattıklarınız için, bizlere harcadığınız zaman için, vermiş olduğunuz emekleriniz için sonsuz teşekkürler. Mekanınız cennet, ruhunuz şâd olsun, nurlar içinde uyuyun hocam…”
GALİP VİDİNLİOĞLU
Belediye Başkanı Galip Vidinlioğlu da konuşmasında, “Emanetin emin ellerde” diyerek şunları söyledi:
“Abdurrahmanpaşa Lisesi mezunu değilim. Fakat o ruhu hocam öyle bir işletti ki; belki mezunu değilim ama gönülden bir mensubuyum. Abdurrahmanpaşa Lisesi sadece bir lise değildi, aynı zamanda Kuvay-ı Milliye ruhu taşıyan, Çanakkale destanına ön ayak olanların yeriydi. Elbette ki her fani ölümü tadacak. Ama marifet şu ki; hayata ağlayarak gözlerini açanların hayata veda ettiğinde de arkasında gözü yaşlı insanlar bırakabilmesidir.
Hocam tam bir çelebiydi. Oturduğunuzda sohbetinden feyiz alırdınız. Bu okulun mezunları ve mensupları onun açtığı bu yolda Cumhuriyet’i daima ileriye götürecek ve memleket aşkıyla yanacaklardır. Çünkü,Hocam hep bunu öğretti.
Sevgili Hocam,mekanın cennet olsun, emanetin emin ellerde. Yaptıklarından dolayı seni unutmamız mümkün değil. Hepimizin başısağolsun.”
MURAT BAŞESGİOĞLU
Abdurrahmanpaşa Lisesi mezunu olan eski Bakan Murat Başesgioğlu da, İsmail Dönmez’in milletin yetiştirdiği çok değerli bir insan olduğunu belirterek şunları söyledi:
“Kastamonu’muzun yetiştirdiği çok değerli bir isim için bir araya geldik. Hepimizin başı sağolsun. İsmail Hocam bir eğitimci, bir öğretmen, bir müdür olmanın ötesinde bu milletin yetiştirdiği çok değerli bir insandı. Başı sıkışanların sığınabildiği sakin bir liman, adam gibi bir adamdı. Takdirden öte murad yok, nefesler sayılı… Bugün Hocamızı uğurluyoruz. 33 yıllık eğitim hayatına hem bu binanın fiziki şartlarına hem tüm Kastamonu’ya çok büyük hizmetleri oldu. Bu ülkeye hizmet eden binlerce vatansever yetiştirdi. Arkasında büyük bir camia bıraktı. Bugün burada bizlerle olamayan ancak dualarıyla, şükranlarıyla kalbi burada olan binler, on binler var. Bir çoğu da bize dualarını emanet etti. Sevgili Hocam, çok güzel bir eser bıraktın. Gözün arkanda kalmasın. Geçen gün okulu ziyaret ettim, öğrenciler ve öğretmenlerle bir araya geldim. Gördüm ki, hepsi senin öğrencin olan pırıl pırıl yöneticilerimiz ve öğretmenlerimiz iş başında. Bu Lisenin mezunu olmayanlar bile bu tarihi Lisenin misyonunu ezberlemiş durumda. Okulumuzun mezunu Arif Nihat Asya’nın da dediği gibi ‘Şehitler tepesi boş değil, birileri var bekliyor.’ Senin yetiştirdiğin talebeler bugün burada okul müdürü olarak, okul öğretmenleri olarak bu kutsal vazifeyi, senin emanetini bekliyorlar. Sakın ola gözün arkada kalmasın. Biz senden razıydık, rabbimde senden razı olsun. Mekanın cennet olsun Hocam.”
AVNİ ÇAKIR
“Efsane olmak kolay değil” diyerek duygularını dile getiren Vali Avni Çakır ise şunları söyledi:
“Hem Kastamonu hem de Türk eğitim hayatı acısından çok acı bir gün. Hocamızla göreve geldiğim ilk günlerde bir keyifli sohbette tanışmıştım. Sohbetimde de ulu bir çınar, yaşayan bir tarihle sohbet ettiğim hissiyatına kapılmıştım. Vefat haberini aldığımda tüm Kastamonu halkı gibi ben de büyük üzüntü duydum. Dünden beri Hocamla alakalı haberlerde işittiğim ve aklımda kalan sözcük ‘efsane’ kavramıydı. Efsane olmak öyle kolay değil. Hocamız bunu en üst seviyede başarmış. Dokunduğu binlerce kalpte, herkesin kalbinde çok önemli bir yer tutmuş. Başta ailesi olmak üzere tüm Kastamonu halkının başı sağolsun. Hocamızın da mekanı cennet olsun.”
NASRULLAH CAMİİ’NDEKİ TÖREN
Okuldaki törenin ardından İsmail Dönmez’in cenazesi Nasrullah Camii’ne getirildi. Buradaki cenaze namazına Milletvekilleri Metin Çelik ve Hasan Baltacı, sevenleri, öğrencileri, okulun mezunları katıldı.
Kılınan cenaze namazının ardından Dönmez’in cenazesi Taşköprü’ye götürüldü. Burada da kılınan cenaze namazının ardından Aşağı Emerce köyündeki aile kabristanında defnedildi.