“Akıl alıcı durum değil”
MHP İl Başkanlığı, üniversite öğrencisi sayısının şehir nüfusunun yüzde 20’sini geçmemesini savunan AK Parti İl Başkanı Halil Uluay’ı cevapladı. Karabük’ün bu konudaki gelişimine dikkat çekilen açıklamada, “Safranbolu kadar bile turist çekemeyen, asker yemin törenlerini dört gözle bekleyen esnafımızın siftah bile yapamadığı şehrimizde, öğrenci nüfusunu sınırlandırmaya çalışmak akıl alacak bir durum değildir” denildi.
“Yabancıların sınırlandırılmasında ne düşünüyor?”
Şehirde her geçen gün artan mülteci sayısına işaret eden MHP İl Başkanlığı Uluay’a şu soruyu yöneltti: “Üniversite öğrencisinin şehri dejenerasyona uğratacağını beyan eden sayın il başkanına sormak gerekiyor; şehrimize katkı sağlayacak öğrencilerin yerine resmi sayısı 6 bin civarında olan, resmi olmayan verilere göre 10 binin üzerinde bulunan yabancıların sınırlandırılması hususunda ne düşünmektedir?”
MHP İl Başkanlığı, üniversite öğrencisi sayısının şehir nüfusunun yüzde 20’sini geçmemesini savunan AK Parti İl Başkanı Halil Uluay’ı cevapladı.
MHP’nin açıklaması şöyle:
“Üniversite öğrencisinin şehri dejenerasyona uğratacağını beyan eden sayın il başkanına sormak gerekiyor; şehrimize katkı sağlayacak öğrencilerin yerine resmi sayısı 6 bin civarında olan, resmi olmayan verilere göre 10 binin üzerinde bulunan yabancıların sınırlandırılması hususunda ne düşünmektedir?
Sayın İl Başkanı Halil Uluay’ın İl Genel Meclisi AKP grup toplantısında yine tartışılacak bir açıklama yaptığını 2 Şubat tarihli gazetelerden üzülerek öğrenmiş bulunmaktayız. Sayın il başkanı şehrimizdeki üniversite öğrenci nüfusunun, şehrin nüfus oranının yüzde 20’sinden fazla olmaması gerektiğini, üniversite öğrencisinin şehrin kültürünü bozarak dejenerasyona sebebiyet vereceğini belirtmiştir. Ancak bu tespitler gerçekçi değildir. Her ile bir üniversite kurulmasıyla övünen hükümet mensuplarının cirit attığı bir ortamda bu açıklamalar talihsiz olmuştur. Zira komşumuz Karabük Merkez ve Safranbolu ilçesi irdelendiğinde merkez nüfuslarının yaklaşık 160 bin olduğu, buna karşın öğrenci sayısının 50 bine ulaştığı görülmektedir. Tıp fakültesi, mühendislik fakülteleri vb. her türlü fakültesi ile faaliyetlerini devam ettiren Karabük Üniversitesinde okuyan gençlerimiz, bırakın şehir kültürünü bozmayı, şehrin gelişimine inanılmaz katkı sağlamışlardır. Karabük Belediyemizin yardımlarıyla her geçen gün büyüyen üniversite, altyapı sorunlarını çözmüş, sosyal yaşam merkezlerini hizmete sokmuş, şehrin tüm kesimlerini olumlu yönde etkileyerek refah düzeyini artırmıştır.
Nüfusun yüzde 40’ı tarım ile uğraşmakta iken her geçen gün köylerimizden merkezlere göç artmış, tarım politikaları iflas etmiş, Safranbolu kadar bile turist çekemeyen, asker yemin törenlerini dört gözle bekleyen esnafımızın siftah bile yapamadığı şehrimizde, öğrenci nüfusunu sınırlandırmaya çalışmak akıl alacak bir durum değildir. Üç milletvekili ve merkez belediyesi ile eli çok güçlü olan sayın il başkanı, üniversitemizin tüm sorunlarını çözebilecek tek kişidir. Sayı meselesi üzerinde yoğunlaşıp, bu sayının sabitlenmesi ile ilgili görüşler beyan etmek yerine sayının artmasıyla birlikte meydana gelen veya gelebilecek kentsel, çevresel problemlerin neler olabileceğinin tespiti ile çözümler aranması daha yerinde olacaktır. Sayın il başkanı toplantılarda gereksiz konuşmak yerine il başkanlığı vazifesini yapmalıdır. Sıra sıra gittikleri bakanlıklarda bu hususları dile getirerek şehrin refahına yönelik adımları bir an önce atmasını beklemekte olduğumuzu ifade etmek isteriz. Sayın il başkanı ve avanelerinin yaptığı görüşmelerin takipçisi olduğumuz da bilinmelidir.
Sayın il başkanına tavsiyemiz, şehrimize gelecek öğrencilerin nitelik ve niceliğinin artırılması hususunda çalışması, şehrimizde eğitim görerek tıp fakültesinden mezun olacak(!) öğrencilerin yetiştirilerek vatanına milletine sadık birer doktor olarak mezun olmalarını sağlamasıdır. Üniversitemizde öğrenim gören öğrencilerin bir kısmı zaten hemşerimizdir. Misafir her öğrenci Anadolu’nun bağrından koparak, nitelikli bir eğitim almak ümidiyle şehrimize gelmektedir. Bu öğrencilere önyargılı bakmak yerine, benliklerine Şeyh Şaban-ı Veli’yi, Şehit Şerife Bacı’yı, Mehmet Feyzi Efendi’yi işleyerek, şehrimizin zengin kültüründen ne verebilirsek o kadar mutlu olmamız gerekmektedir.
Üniversite öğrencisinin şehri dejenerasyona uğratacağını beyan eden sayın il başkanına sormak gerekiyor; şehrimize katkı sağlayacak öğrencilerin yerine resmi sayısı 6 bin civarında olan, resmi olmayan verilere göre 10 binin üzerinde bulunan yabancıların sınırlandırılması hususunda ne düşünmektedir? Derme çatma yapılan çadır kentlerde kalamayarak ülkemizin dört köşesine savrulan Suriyeliler acaba şehir kültürünü bozmuyor mu? Bu kişilerin şehir kültüründe dejenerasyona sebep olabileceğini düşünüyor mu? Bu kişilerin yaşamlarına dair hiçbir hesap yapmadan ülkemize kabul edilerek kaderlerine terk edilmelerine karşı çıkıyor mu? Ülkemizde tamamen bitirilmiş hastalıkları tekrar hayatımıza sokan yabancı uyruklu kişilerin varlığı kendisini rahatsız ediyor mu? Muhtarlarımızdan aldığımız bilgilere göre, kolluk kuvvetleri köylerimizdeki boş evleri tespit etmekte imiş, bu evlere Suriyelilerin yerleştirilmesi hususunda bir çalışma bulunmakta mıdır?
Bu hususlarla ilgili olarak sayın il başkanının cevaplarını merakla beklediğimizi tüm kamuoyuna saygılarımızla bildiririz. ”