Geçen hafta 10 Aralık 1919’da şehrimizde gerçekleşen “İlk Türk Kadın Mitingi”nin 102. yıldönümünü kutladık. Kadim Anadolu şehri Kastamonu’nun bir gurur kaynağı daha tören ve kutlamalar ile anıldı.
Tam 102 yıl önce Kastamonu Kız Öğretmen Okulu bahçesinde toplanan 3 bine yakın kadın, işgale başkaldırdılar, Anadolu topraklarında yapılan işgal ve zulmün sona ermesi için Amerika Birleşik Devletleri, Fransa, İngiltere ve İtalya devlet başkanlarına telgraf çektiler.
Vatan için, esarete karşı durup bağımsızlığı korumak için, erkeklerinin başlattığı savaşı kadınlar olarak sona erdirmek için inisiyatif aldılar. Çünkü kadın annedir ve savaşlarda ölen her askerin bir annesi vardır, en büyük acıyı anneler çeker.
Şimdi Prof. Dr. Asuman Özdağlara bir geçiş yapalım…
Bilim dünyasının konuştuğu başarılı bir bilim insanımız (bazı kaynaklarda Asu Özdağlar ismi kullanılıyor) 1974 doğumlu, 2 çocuk annesi ODTÜ Elektrik -Elektronik mezunu,Massachusetts Institute of Technology’de (MIT) Elektronik Mühendisliği ve Bilgisayar Bölümü Başkanı oldu. Bu okul Nobel ödüllerine damgasını vuran, teknoloji ile mühendislik alanlarında dünyanın bir numarası olarak kabul edilen bir öğretim kurumu.
ESKİ Başkan Anantha Chandrakasanona görevi devrederken, Prof. Dr. Asuman Özdağlar’ı şu sözlerle takdim etti:
“Bir eğitimci olarak vizyonu ve özverisi de aynı şekilde etkileyici. Öğrencileri için yorulmak bilmeyen bir koç ve bu bölümdeki eğitim alanında yapılacak yenilikleri her zaman güçlü bir şekilde savunan bir bilim insanı…“
Dönelim tekrar 102 yıl önceki kadın mitingimize. İşte o tarihte, yani bir asır önce Kastamonulu kadınların dünyada ve Türkiye’de savaşın değil barışın hâkim olması için verdiği mücadele ve peşinden gelen Cumhuriyet.
Türk kadınının eşit şartlar altında eğitim alması ve toplum içinde hak ettiği konumun kendisine sağlanması ile 102 yıl önce Miting düzenleyerek ‘işgale son verin’ diye telgraf çektiğimiz ABD’nin en prestijli okulu MIT’in başına geçen bir Türk kadını.
Prof Dr. Asuman Özdağlar gibi gurur kaynağımız olan bir çok kadın bilim insanımız, sanatçımız, sporcumuz var. Tüm bu kazanımlar Atatürk ve silah arkadaşlarının bize hediyesi Cumhuriyet sayesinde.
Kadınlarımıza düşen ise bu başarıyı daha da ilerletmeleri.
Feza TİRYAKİ