Kurtuluş Savaşı’nın olmazsa olmazlarından biri de insan ve cephane ikmalinin sağlanacağı “İstiklal Yolu” idi, Kastamonu’nun muhakkak ama muhakkak Kuvayi Milliye safına geçmesi lazımdı, “Kastamonu” yoksa “kurtuluş” da yoktu…
Yolu açan “Kastamonu Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti” 28 Eylül 1919’da kuruldu.
İstiklale ve bağımsız Türkiye Cumhuriyeti’ne uzanan yol Kastamonu’dan geçti…
Katkımızla ne kadar övünsek az.
“16 Eylül 1919” gecesi…
Üsteğmen Şevket Bey’in öncülüğünde Kuvayi Milliye safına geçti Kastamonu. Aynı gün Kastamonu’ya gelen Miralay Osman Bey “Kastamonu Mevki Kumandanı” olarak vilayette görevi ele aldı. Elindeki askeri kuvvet iki yüz elli kişi çıkarır bir tabur ve dört tüfekli bir mitralyöz bölüğünden ibaretti.
Miralay Osman bey’in ilk işi telgraf başında Kastamonu’dan haber bekleyen Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile iletişime geçmek oldu…
“Bugün Kastamonu’ya geldim. Hükümet-i Merkeziye’nin adamları, vali vekili ve jandarma kumandanının dessaslığı ile hanemde tevkif edildim. Timsali hamiyyet olan zabitanımızın himmetleri ile şimdi kurtuldum. Bende Vali vekilini ve jandarma kumandanını tevkif ettirdim. Telgrafhaneyi işgal ettim”.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Diyarbakır’dan tanıdığı ve vatanseverliğinden emin olduğu “Defterdar Ferit Recai Bey” vali vekili olarak görevlendirildi…
Sırada halkın kurtuluş yolunda örgütlenmesi vardı.
“28 Eylül 1919”…
“Kastamonu Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti” kuruldu.
Cemiyet Başkanı “Şeyh Ziyaeddin Efendi” oldu…
Dini liderdi, milli kahraman oldu.
Cemiyetin yönetim kurulu toplumun farklı kesimlerinden oluştu…
“Şeyh Ziyaeddin Efendi, eski mebuslardan Şükrü Bey, idare meclisi başkâtipliğinden istifa eden Besim Bey, hukuk reisi Yusuf Ziya Efendi, ulemadan Hacı Muhiddin Efendi, Tavukçuzade Ahmet Efendi, Akdoğanlızade Ahmet Efendi, Operatör Ali Bey, Mulazım-ı evvel Şevket Bey, jandarma mülazım-ı evvel-i Remzi Bey.”
Şeyh Ziyaeddin Efendi başta olmak üzere yekun kurucular o gün büyük fedakarlığın altına girdiklerinin elbette farkındaydılar…
“Ya istiklal ya ölüm”.
(Kastamonu’nun gerek “müdafaa-i hukuk cemiyeti” gerekse de hemen ertesinde hayata geçirilecek olan “müdafaa-i hukuk cemiyeti kadınlar kolu”, üyelerinin kimlikleri namına titizlikle incelenmesi gerekli kuruluşlardır…
Kastamonu’daki “sivil” dini kuruluşlar milli mücadelenin yanında yer almaları ile örnek bir duruşa imza attılar.)
Bugün 102’nci kuruluş yıldönümü…
Kutlu olsun.
Not: Kastamonu’da esnaf siftahsız dükkan kapatıyor…
Şehrin yöneticileri ise il dışından gelen gezici esnafın Kuzeykent’te panayır kurmasına izin veriyor, iş kesatlığı yanı sıra bir de rakip eksikti Kastamonulu esnafa, gediği kapattı yerel idareciler.
Pandemide şampiyonuz üstelik…
Panayırla dört dörtlük “maske, mesafe, temizlik”.
“Ortak akıl, şehir menfaati, birlik ve beraberlik” lafta…
Kastamonulu esnafın hakkı hukuku besbelli yok.
Bu kez evvelden duyurmadılar bile…
“Panayırkondu”.
MUSTAFA AFACAN