Kelimeler yetersiz yine. Felaket, geldi bizi buldu bu sefer de… Her şeyin fazlası zarar gerçekten. “Fazla” yağan yağmur da canlar aldı, evler yıktı, ocaklar söndürdü ilçelerde. Yollar kapattı. Ulaştırmadı kimseleri oralara.
Bir hafta önce yangınlar için “Havadan müdahale” çağrısı, yalvarışları yapılırken, şimdi de aynı çağrı ve yalvarışlar bu kez insanları selden kurtarmak için yükseliyor.
Durum içler acısı. Bozkurt’ta yıkılan binadaki pembe ranzalar, insanın boğazını düğümlüyor. Çatılara çıkmış insanlar, botlarla kurtuluşa kürek çeken insanlar, yaşanan felaketi gözler önüne seriyor.
Bizlerin üzerine çok görev düşüyor tekrar. Vatandaşlarımıza umut olmak için yardımlarımızı sakınmamalı, az ya da çok demeden üzerimize düşen her şeyi yapmalıyız.
Yapılan uyarılara da harfiyen uymak gerekiyor. Daha fazla kayıp yaşamamak için var gücümüzle çabalamamız gereken günlerden geçeceğiz. Bu selin açtığı yara, sular çekilince ortaya çıkacak zira.
Daha kötü günlerin bizi beklememesi tek dileğimiz. Olanı, en az zararla atlatmayı dilemekten başka ne çare var? Bir de dua etmek gelir elden… Bu felaketin bir “ihmal” kaynaklı olmaması duası…
Gözde MINIK