CHP’nin İl Başkan Yardımcısı ve parti sözcüsü Özlem Eylem Kurt, Cumhuriyet tarihindeki en ağır buhranlardan birinin yaşandığını, ekonominin ‘entübe’ durumda, esnafın cinnet geçirme noktasında olduğunu söyledi.
Kurt, dün yaptığı yazılı açıklamada, “Dertler derya olmuş, vatandaşlarımız da birer sandal. Vatandaşlarımız dert deryasında devrilip, batmamaya, ayakta kalmaya uğraşıyor. Hayat pahalılığı milletimizi inim inim inletiyor” dedi.
CHP’nin Ekonomi Politikaları İl Başkan Yardımcısı ve parti sözcüsü Özlem Eylem Kurt, Türkiye’nin Cumhuriyet tarihindeki en ağır buhranlardan birini yaşadığını, ekonominin ‘entübe’ durumda, esnafın cinnet geçirme noktasında olduğunu söyledi.
Yazılı bir açıklamada bulunan Kurt, görüş ve eleştirilerini şöyle sıraladı:
“Cumhuriyet tarihimizin en ağır buhranlarından birini yaşıyoruz. Ekonomimiz entübe. Çiftçilerimiz entübe. Esnafımız entübe. Emekçilerimiz entübe. Esnafımız cinnet getirme noktasında. Bundan 20 yıl önce başbakanlığın önünde kasa atan esnaf, şimdi kaldırıp kendisini atıyor. Daha geçen hafta Kastamonu’da bir genç, işsizim diyerek belediye çatısında canına kıymaya kalkıyor. Gençleri bu hale getirmeye ne hakkınız var. Bu ülkenin insanları, Saraya canıyla ihtarname çekiyor. Kimse duymuyor milletin feryadı Sarayın duvarlarını bir türlü aşamıyor.
Esnaflarımız ‘sicil affı’ istiyor. Bankalardan ve Esnaf Kefalet’ten alınan kredilerin en azından faizsiz ertelenmesini talep ediyor. Esnafımız; ‘Bana göstermelik değil, yeterli destek verin’ diyor.
Besici haykırıyor: ‘7 bin – 7 bin 500 liraya aldığım hayvana, yıl boyunca 5-6 bin liralık yem veriyorum. Buna karşın karkas etin kilosunu 33 liradan satıyorum. Ettiğim masraf 13 bin lira. Elime bir hayvandan geçen para 10 bin lira. Ben nasıl ayakta kalacağım’ diyor. Besiciler usanmış, köylerini terk ediyorlar.
Çiftçimiz dertli mazot fiyatları, gübre fiyatları almış başını gitmiş. Cumhuriyet Halk Partisi olarak, bizim parolamız bellidir: ‘Kendi ülkemizde, kendi toprağımızda, kendi çiftçilerimizle üretim!’ Biz çiftçimizi ve tarımı koruyacağız. Tarımsal üretimi planlı yapacağız. Derde derman olacak desteklerle, çiftçimizin her zaman yanında olacağız. Üretici daha tarlasına tohumu atarken, ürününü en az kaça satacağını bilecek.
Dertler derya olmuş, vatandaşlarımız da birer sandal. Vatandaşlarımız dert deryasında devrilip, batmamaya, ayakta kalmaya uğraşıyor. Hayat pahalılığı milletimizi inim inim inletiyor. TÜİK’in enflasyonuyla, çarşı pazarın enflasyonu arasındaki makas ikiye katlanmış. İzahı olmayan şeylerin mizahı olur. Aslında şahsım hükümetiyle ülkemiz ‘kara mizah’ ülkesi oldu. Raflarda ayçiçek yağı, artık tek taş pırlanta muamelesi görüyor. Gençlerimiz tek taş pırlantayı bırakıp, 5 litrelik ayçiçeği yağıyla evlilik teklifi yapmaya başlamış. Bu arada üretici dernekleri de hammaddedeki son fiyat artışlarının, raf fiyatlarına henüz daha yansımadığını söylüyor. Sıvı yağa yüzde 20 yeni zam gelmesi bekleniyor.
Yine market raflarında bir litrelik pastörize sütün fiyatı, 8 liraya dayanmış. Karton yumurtanın fiyatı, tavuğun fiyatını geçmiş. Milletimiz, ‘Tavuk horozdan boşanmış, nafakasını biz ödüyoruz’ diye isyan ediyor. Bugüne kadar hiç görmediğimiz açlığı, şimdi görüyoruz. Millet öğün atlayarak ayakta durmaya çalışıyor. Çöp konteynerlerinden, pazar döküntülerinden rızkını toplayan vatandaşlarımızın görüntüleri artık sıradanlaştı.
AKP İktidarının 18 yıl yönettiği bu ülkede insanlarımız pazar artıklarından, çöpten topladıkları meyve, sebzeyle evlerine rızık götürmeye çalışıyorsa, faturasını ödeyemediği için elektriği kesilenlerin sayısı milyonlarla ifade edilmeye başladıysa, millet sayenizde “askıda kuru ekmek” gözlüyorsa, pek çok emeklimizin maaşı asgari ücretin bile altındaysa, asgari ücret de yoksulluk sınırının altındaysa artık tek adam iktidarında kurtulmanın ve yeni bir yönetim anlayışının zamanı çoktan gelmiştir. Cumhuriyet Halk Partisi tüm kadrolarıyla şehrimizi ve ülkemizi yönetmeye hazırdır.
Salgın dönemindeyiz. Milletin evinde internet yok, çoluğunun çocuğunun tableti yok, bilgisayarı yok. Çocuklar doğru düzgün uzaktan eğitim alamıyor. Ama 2020’de eğitim harcamalarından 766 milyon lira kesmişsiniz onu da bu beş müteahhide azık yapmışsınız. 2020 bütçesinden millete salgında vere vere 6 milyar lira verip, beşli çeteye 14 milyar lira vermişsiniz. Çocukların eğitiminden kesip, beş müteahhide vermek ne demek oluyor? Bu nasıl bir vicdandır, bu hangi izana sığar? Koskoca bir kuşağı göz göre göre kaybediyoruz.
Mazlumların ahı pahasına, sadece kendilerine ve yandaşlarına hayrı dokunan, tek adam vesayet rejimi ilk sandıkta bitecektir. Milletimizin teveccühüyle, Cumhuriyet Halk Partisi ülkemizi aydınlığa çıkarmaya hazırdır. Biz hazırız, milletimiz hazır.”