14 Ocak, Kastamonu yerel basın çınarı gazetemizin 47’nci yayın yılına başlangıç günüydü, kutlu olsun!
Burada konu, Kastamonu Gazetesi’nin “Kastamonu” adıyla yarım asıra merdiven dayamış olması değil, Kastamonu’daki yerel basının yaşaması esasında. Artık avucumuzun içine sığan bu teknolojinin o basılı gazete kokusunu yutmaması içine… O kağıtları çevirmekteki hazzın elimizden alınmaması tüm mesele.
Kastamonu Gazetesi ve refikleri yaşasın, yaşasın ki kısılmasın vatandaşın sesi. İnsan hikayelerinden uzaklaşmasın memleket ahalisi. Ne olmuş, ne bitmiş, kim hangi hizmet için kendini paralamış -deyim yerindeyse- bunların hepsini okusun vatandaş. Okusun ki bilsin etrafında olup bitenleri.
Kime yardım eli uzatacağını, kime teşekkür edeceğini, kimden neyi isteyeceğini anlasın. Onlara ulaşmak için köprü kursun yerel basınla.
Anlayacağınız, yerel basın yaşasın.
Yaşasın ki insanlara bir gazetenin, bir gazetecinin kimsenin, hiçbir devrin insanı olmayacaklarını göstersin. Yaşasın ki, halkın sesi olmaya devam etsin. Yaşasın ki, etrafımızda neler oluyor, neler bitiyor biz de güvenilir, tarafsız, yalansız insanlardan öğrenelim.
- ••
Haydi çocuklar, tatile
Ülkemizdeki milyonlarca gencin sömestr tatili başlıyor.
Bu süre zarfında elbette okumak, çalışmak, öğrenmek de gerekli ama en çok ihtiyaç olan şey; aileyle vakit geçirmek, dinlenmek ve hiç kuşkusuz biraz kafa dinlemek.
Desler; elbet düzelir. Ödevler; mutlak yapılır, kitaplar; muhakkak okunur…
Gençleri çok da zorlamamak gerekli. Çünkü sonuçta ailelerinden çok öğretmenleriyle vakit geçiriyorlar. Biraz anlayış, alttan alış, iyi niyet inanın daha güzel sonuçlar verecektir.
Umalım ki, yeni dönem başladığında okulunuz depremde yıkılacak mı, köy okullarında taşımalı eğitime bir çözüm bulunacak mı, çocuklar eğitimlerini dört dörtlük alacak mı sorularını değil; liselerimizin ülkede örnek gösterildiği, ilkokullarımızın eğitimiyle parmak ısırttığı, temele indiğimizde de anaokullarımızın başarısıyla göz yaşarttığı konuları konuşuruz… Bütün öğrencilere iyi tatiler…
Gözde MINIK