Ufuktaki yerli otomobil fabrikası sayesinde ülkemizi bir uçtan diğer uca sanayileşme rüzgarı sardı, akranlarımızdan geri kalmadan ilimiz de hevesini belli etti, esen rüzgarın bir çok vilayete bereket taşıyacağı aşikar, acaba ilimizin payına ne düşecek?..
Tüten sanayi bacaları mı yoksa komşu illere gelen yatırımlar nedeniyle eksilen nüfus mu?
Yerli otomobil fabrikasına ev sahipliği yapmak için ilimizde kamu, meslek odaları ve sivil toplum örgütlerince başlatılan gayret çok ama çok önemli, en azından birlik ve beraber olabilmeyi, ortak bir gelecek resmi çizebilmeyi başardık bu sayede. Bu kadarının yetip yetmeyeceğine, yerli otomobil üretmeye soyunan babayiğit konsorsiyum ve hükümet karar verecek şüphesiz. Babayiğitlerin mevcut işletmelerinin üretim bölgeleri ile ilimizin coğrafi koordinatları her ne kadar örtüşmese de…
Umut dünyası sonuçta.
Ülkemizin sanayileşme hamlesinin sadece yerli otomobil fabrikasına niyetlenmekle sınırlı olmaması ise ilimiz namına aslında yeni yeni şansların kapımızda olduğunu gösteriyor bir yandan da…
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü’nün bu yönde 6 ay evvel yaptığı açıklama, her nedense hem ilimizin hem de nice akranımızın dikkatinden kaçtı gitti. (Bu satırlara düşen kelimeler de ne siyasilerin ne de kamunun dikkatini çekti ne yazık ki.)
Bakan Özlü Haziran ayında yaptığı değerlendirmede 5 büyük endüstri bölgesi kurulacağını, her bir bölgenin yıllık 40-50 milyar TL ciro yakalayacağını açıkladı…
Mevcut OSB modelinden “bölge” modeline geçiş anlamına geliyor ki bu, benzerleri Çin’de fazlasıyla mevcut.
5 endüstri bölgesinin nerelerde kurulacağını açıkladı Bakan Özlü…
“Bunlardan biri Trabzon. Orada denizi doldurmak istiyoruz. Birisi Batı Karadeniz’de (Karasu-Filyos), diğeri Kuzey Ege’de (Menemen- Aliağa) olacak. Biri Güney Marmara’da (Bandırma). Çünkü Marmara’nın kuzeyi dolu. İstiyoruz ki Güney Marmara’ya bir şeyler yapalım. Buralarda biraz zeytin var. Zeytin düzenlemesinden vazgeçtiğimi düşünmeyin. Türkiye’nin gelişmesi için bunları yapmalıyız. Biri de Adana- Mersin’de olacak.”
Görüldüğü üzere planlamada Kastamonu yok, komşularımız Bartın-Zonguldak havalisi var…
Komşuda pişen Kastamonu’ya düşer mi?
Bakan Özlü “Batı Karadeniz” olarak ifade ettiği Karasu-Filyos hattındaki endüstri bölgesinin otomotive yakın olduğunu aynı açıklamasında beyan etti…
Aliağa ve Adana-Mersin hattı ise “petro- kimya” olacak.
Bakan Özlü’nün bu açıklaması, adı geçen bölgelerde büyük sevinçle karşılandı haliyle…
Biz ise sesimizi çıkarmadık.
Yerli otomobil fabrikası ve 5 endüstri bölgesi, ülkemizde yeni bir sanayi hamlesi başlatacağı gibi diğer yandan da yeni bir göç dalgasına sebebiyet verecek…
İlimizin sanayileşmeden pay alamaması halinde Kastamonuluya Filyos-Karasu yolları gözüküyor aş bulmak için.
Yerli otomobil fabrikasına ev sahipliği yapmaya talip olmanın getirdiği birlik ve beraberliğin volüm kısmadan sürmesi lazım…
Aksi halde ufukta göç yolları gözüküyor.
- ••
Not:
Bakan Özlü geçtiğimiz Eylül ayında aşağıdaki açıklamayı yaptı:
“Türkiye’de 5 yeni endüstri bölgesi kuruyoruz. Filyos Projesi, Batı Karadeniz’in ve Zonguldak’ın çehresini değiştirecek. Filyos Endüstri Bölgesi, 40-50 milyar liralık bir ciroya sahip olacak. Filyos’ta 2 milyar dolara yakın yatırım yapacağız. Allah’ın izniyle 12 bin kişiye yeni bir istihdam kapısı açacağız. Peki böylesine makro ölçekli, dev bir proje için neden Filyos’u seçtik? Çünkü, endüstri bölgesinin hemen yanında Türkiye’nin en büyük liman projelerinden biri devam ediyor. Burası, lojistik üs kurma açısından yerli ve yabancı yatırımcılar için çok cazip imkanlar sunuyor çünkü, 607 hektar büyüklüğünde olan bu bölge, karma endüstri bölgesi olması nedeniyle her sektörden yatırımcıyı kendine çekiyor. Filyos Endüstri Bölgesi Projesi, Batı Karadeniz’in sanayi ve lojistik kapasitesini en üst seviyeye çıkaracak.”
Yukarıdaki satırlar ne diyor?..
Eğer üretim namına kılımızı kıpırdatmazsak, Filyos yollarının tozunu çok yutarız.
Hamasetle bir yere kadar…
Gerçekler acıdır.