* İlimizde ilk ders zili, 57 bin öğrenci ve 4 bin öğretmenin ders başı yapmasıyla 358 okulda çaldı.
* TOKİ İlkokulu’ndaki törende Vali Karadeniz, “Zayıf öğrenci, başarısız öğrenci diye bir şey yoktur! Sadece biz o öğrencinin hangi konuda yetenekli olduğunu ortaya çıkaramamışızdır, sıkıntımız oradadır. Eğer çocuklarımızı yetenekli oldukları konularda yetiştirirsek, o konularda ve o alanlarda iyi birer birey olmasını sağlarsak, konuların uzmanı haline getirebilirsek eğitimde ilk amacımızı gerçekleştirmiş oluruz” dedi.
* Milli Eğitim Müdürü Cengiz Bahçacıoğlu ise 17 okul hakkında verilen yıkım kararının ardından bir ay gibi kısa süre içinde okulların planlamalarını yaparak tüm okulları eğitim ve öğretime yetiştirdiklerini kaydetti. Bahçacıoğlu, bu süreçte öğretmenlerden, idarecilerden, velilerden, öğrencilerden, sivil toplum kuruluşlarından ve tüm Kastamonululardan destek, hoşgörü ve yardım beklediklerini de kaydetti.
Kastamonu’da 2017-2018 eğitim öğretim yılının ilk ders zili çaldı. İlimizde ilk zilin çalmasıyla birlikte yaklaşık 57 bin öğrenci ile 4 bin öğretmen 358 okulda ders başı yaptı.
İlköğretim Haftası törenleri sabah Atatürk ve Şehit Şerife Bacı Anıtı’na Milli Eğitim Müdürlüğü çelenginin sunumuyla başladı. Protokolün de katılımıyla gerçekleşen ilk ders zili ise TOKİ İlkokulu’nda çaldı.
TOKİ İlkokulu’ndaki törene Vali Yaşar Karadeniz, milletvekilleri Hakkı Köylü, Metin Çelik ve Murat Demir, Belediye Başkanı Tahsin Babaş, kamu kurum ve kuruluş müdürleri, sivil toplum kuruluşlarının başkan ve temsilcileri ile öğrencilerle velileri katıldı.
Milli Eğitim Müdürü Cengiz Bahçacıoğlu programda yaptığı konuşmada il genelindeki 17 okul hakkında verilen yıkım kararının 1.5 ay önce ellerine ulaştığını, bir ay gibi kısa süre içinde okulların planlamalarını yaparak tüm okulları eğitim ve öğretime yetiştirdiklerini kaydetti.
Çalışmaların son geceye kadar aralıksız devam ettiğini ve tüm okulların sıkıntısız olarak eğitim öğretime hazırlandığını vurgulayan Cengiz Bahçacıoğlu, bu süreçte öğretmenlerden, idarecilerden, velilerden, öğrencilerden, sivil toplum kuruluşlarından ve tüm Kastamonululardan destek, hoşgörü ve yardım beklediklerini kaydetti.
Cengiz Bahçacıoğlu, öğrencilere hitaber yaptığı konuşmada şunları söyledi:
“İnsanı diğer canlılardan ayıran en önemli özellik, aklı ve zekâsıdır. Fakat akıl, kendiliğinden gelişemez. Aklı geliştiren, kullanılmasını öğreten bilgilerle zenginleştiren okuldur. Çünkü okul, bir eğitim ve öğretim yuvasıdır, insanın yetiştirildiği yerdir. Sevgili öğrenciler! Sizler buraya bilgilenmek, edindiğiniz bilgileri çağımıza uygun olarak yorumlamak ve kullanmak, uygar bir insan olmak için geliyorsunuz. Öğretmenleriniz de bu özellikleri sizlere kazandırmak için buradadırlar. Hepimizin görevi sizleri, vatanına milletine yararlı, milli ve manevi değerlerine bağlı, uygar birer insan olarak yetiştirmektir. Eğitilmemiş toplumlar uygar olamazlar, gelişemezler, ayakta kalamazlar. Okul eğitim ve öğretim yuvası olarak, sizlere çeşitli bilgiler verir, beceriler kazandırır, yenilikleri; gideceğiniz yolu en iyi biçimde kavratır. Ayrıca okul, toplu yaşamayı, birbirimizi sevmeyi, kurallara uymayı da öğretir. Okula gelmek, ondan yararlanmak insan hayatında çok önemli bir aşama ve başlangıçtır. Değerli öğretmenlerimiz ve eğitim yöneticilerimiz, amacımız; geleceğimiz olan öğrencilerimizi, Türk Milli Eğitiminin genel amaçları doğrultusunda en iyi şekilde yetiştirmektir. Bunu sağlamak için sîzlerle birlikte yeni gelişmeleri dikkate alarak var gücümüzle çalışacağız. Çevreyle iç içe, toplumla bütünleşmiş, değişim ve gelişime açık eğitim yuvaları olarak 2017-2018 eğitim-öğretim yılını hep birlikte başarıyla tamamlayacağımız noktasında sizlere olan inancımız ve güvenimiz tamdır”
Öğrenci velilerine de bazı hatırlatmalarda bulunan Cengiz Bahçacıoğlu, “Sevgili Veliler; Bu eğitim öğretim yılında 1’nci, 5’nci ve 9’uncu sınıflarda, önümüzdeki eğitim öğretim yılında da tüm sınıflarda yeni müfredat programı uygulanacaktır. Bu kapsamda 15 Ekim 2017 tarihine kadar tüm okullarımızda veli toplantıları yapılarak yeni müfredatlar sizlere ayrıntılı bir şekilde tanıtılacaktır. Öğrencilerimizin başarılı olmasında büyük öneme sahip olan siz velilerimizin bu tanıtım toplantılarına katılması önem arz etmektedir” diye konuştu.
Bahçacıoğlu, deprem testinden geçemeyen ve yıkılan okullarla ilgili ise şunları kaydetti:
“Yaklaşık 1 buçuk ay önce bakanlığımız, birinci derce deprem bölgesinde bulunan illerimizde deprem tetkiki yaptırdı. Bu tetkik sonunca bazı okullarda yıkım kararı alındı. Bu kapsamda ilimizdeki 17 okul için yıkım kararı alındı. Mustafa Kaya Anadolu Lisesi’nin 614 öğrencisi var. 15 Temmuz Şehitler Anadolu Lisesi’nde ise 718 öğrencisi var. Merkez Ortaokulunda bin 100 öğrenci var. Merkez ilçede bulunan Sağlık Meslek Lisemiz 478 öğrencisi var. Darende İlkokulu ve Ortaokulu’nda ise 369 öğrencisi, Mehmet Akif Ersoy İlkokulu’nda 190 öğrenci, Karadere İlkokulu, ortaokulu, Subaşı mevkiinde Şehit Yavuz Ulutaş Çelikoğlu, Behçet Necatigil İlkokulu yıkılacaktır. Araç’ta yatılı YİBO, Araç İmam Hatip Lisesi, Terke İlkokulu, Yeşilova İlkokulu yıkılacaktır. Tosya’da ise Atatürk İlkokulu, Dumlupınar Ortaokulu, Mehmet Akif Ersoy Ortaokulu ve Ortalıca Ortaokulu yıkılacaktır. Valimizin talimatı doğrultusunda 17 okulumuza hiçbir öğrenci alınmamıştır. Bir ay gibi kısa süre içinde okullarımızın planlamaları yapılmış, yoğun bir şekilde tüm okullarımız eğitim ve öğretime yetiştirilmiştir. Kurban Bayramı arifesinde bile işçilerimiz çalışmıştır. Dün gece 12 itibariyle çalışmalarımız devam etmiş ve tüm okullarımız sıkıntısız olarak eğitim öğretime hazırlanmıştır. Kastamonu İl Milli Eğitim Müdürlüğü olarak bu süreçte öğretmenlerimiz, idarecilerimiz, velilerimiz, öğrencilerimizden, sivil toplum kuruluşlarımızdan ve tüm Kastamonulu hemşerilerimizden destek, hoşgörü ve yardım bekliyoruz.”
Vali Yaşar Karadeniz ise dünyadaki gelişmeleri yakalamak için eğitime önemin kat kat arttığını aktardı.
Bir kaç yıl önce bilgi çağına girmeden bahsedilirken günümüzde ise artık yapay zekadan söz edildiğini aktaran Vali Yaşar Karadeniz, “Yani artık insan zekasıyla yapılan makineler, kendileri bilgi üretecekler. Kendileri o bilgileri değerlendirecekler ve ona göre karar mekanizması oluşturacaklar. Dolasıyla bizim, eğitim faaliyetini sadece okula gidip gelmek faaliyeti olarak algılamamız gerekiyor. Bilakis öğrencilerimizi yetenekli oldukları konularda çok iyi ama çok iyi yetiştirmemiz gerekiyor. Zayıf öğrenci, başarısız öğrenci diye bir şey yoktur! Sadece biz o öğrencinin hangi konuda yetenekli olduğunu ortaya çıkaramamışızdır, sıkıntımız oradadır. Eğer çocuklarımızı yetenekli oldukları konularda yetiştirirsek, o konularda ve o alanlarda iyi birer birey olmasını sağlarsak, konuların uzmanı haline getirebilirsek eğitimde ilk amacımızı gerçekleştirmiş oluruz” dedi.
Bilgiyi düzgün ve doğru kullanmanın önemli olduğunu söyleyen Karadeniz, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Çocuklarımız şunu bilmeliler ki yetiştikleri zaman, o bilgiyi hem kendileri, hem aile efradı için, bu millet uğruna, bu millet için kullanmasını ve o ülkü çerçevesinde yeni bilgiler üretmekte kullanması konusunda da eğitilmelidirler. Bunun içinde milli ve manevi değerlere bağlı fertler yetiştirmeye önem vermemiz gerekiyor. İşte bu çalışmaları yaparken buna kültür ve sanatıda eklememiz gerekiyor. Çocuklarımız o sınav maratonu içinde belki uzun süredir ihmal ettiğimiz sanatsal ve sportif faaliyetlerin içinede etkin bir şekilde alınacak şekilde ilgilenilirse, özellikle bizim yoğun ders temposu içinde önemsiz gibi görünen müzik, resim, beden eğitimi gibi derslerin aslında en az diğerleri kadar önemli olduğunu unutmamız gerekiyor. Çünkü; bir öğrenci bu dallardan birinde kendini başarılı hissederse o öğrencinin özgüveni yükselir ve bu başarı onun akademik başarısına da olumlu yansır. Bunun için, hiçbir dakikamızı boş geçirmemiz gerekiyor. Bazen oynayarak, bazen eğlenerek, bazen ciddi şekilde çalışarak kendimizi geliştirmemiz gerekiyor. Tabii okuldaki başarı için sadece öğretmenlerimizin, idarecilerimizin, Milli Eğitim camiasının mücadele vermesi ve öğrencilerimizin çalışması yetmiyor. Değerli veliler, şunu unutmayın ki eğitimde başarıyı yakalamak için sizin bu konunun üzerine eğilmenizde önemlidir. Siz, öğrencinizin eğitimiyle ne kadar yakından ilgilenirseniz, ilgili olduğu konuları ne kadar takip ederseniz bu çocuğunuz için o kadar teşvik edici olacak ve başarısını artıracaktır.”
Kastamonu’daki eğitim binalarının İstanbul’a kıyaslandığında büyük bir nimet olarak görülmesi gerektiğini de söyleyen Vali Karadeniz, “İlimizde, şu an bulunduğumuz binayı görünce çok imrendim. Gözümüzde büyüttüğümüz İstanbul’da da bu büyüklükteki binalarda bin 500 ila 2 bin öğrenci okutulmaya çalışılıyor. Bu kadar geniş bahçesi olan okul artık kalmamış. Onun için bu tip binalar, eğitim tesisleri sizler için güzel bir nimet ve fırsat. Bunları iyi değerlendirmemiz gerekiyor. Onun için, bu güne kadar yapılmış tüm çalışmalarda emeği geçen herkesi tebrik ediyorum” diye konuştu.