Belediye Başkanı Babaş’ın önceki akşam ilimiz milletvekilleri ve İl Başkanı ile birlikte Sağlık Bakanı Akdağ’a gerçekleştirdiği ziyaretin ayrıntılarını dinledim…
Bakan Akdağ’ın şehrimizle ilgili dile getirdiği yatırım kalemlerini 7 başlıkta topladım ki; sağlık namına tam bir devrim.
Her bir vaadin hayata geçmesi halinde…
Hem çevre vilayetlere sevk azalacak hem vatandaşlarımızın yaşam kalitesi artacak hem de “sağlık turizmi” ucundan bucağından ateş almış olacak.
Bakan Akdağ’ın, ilk bakanlık görevi döneminden yakından bildiği tıp fakültesi konumuz üzerine önerdiği seçenek son derece önemli. Bakan Akdağ, Kuzeykent’te mevcuttaki hastane ve derslik binalarının Hacettepe Üniversitesi’nden Sağlık Bakanlığı’na devredilmesini, yarım kalan ve ilave edilecek binaların Bakanlık tarafından yapılmasını, “Afilasyon” sistemi ile Kastamonu Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin eğitimini bu binalarda Bakanlık ile işbirliği içinde sürdürmesini öneriyor. Kastamonu heyeti ile görüşmesi esnasında Kastamonu Üniversitesi Rektörü’nü telefon ile arayıp, “Bu işi bir an önce bitirelim” dediğini öğrendim…
Rektör Aydın’ın ne cevap verdiğini bilmiyorum ancak konunun bir an önce çözüme ulaşması için derhal bir refleks göstermesi Allah’ın emri artık.
İl dışından hasta çeken sağlık kurumumuz olan Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi, Kuzeykent’te Belediye’nin göstereceği bir alana yeniden yapılacak…
Mevcut bina yıkılıp, yeşil alana çevrilecek.
Devlet Hastanesi’nin Olukbaşı’ndaki eski binası, Sağlık Bakanlığı’nın ülkemizde ilk kez uygulayacağı “Sağlıklı Yaşam Merkezi”ne ev sahipliği yapacak…
Psikolojiden diyetisyene kadar, uzmanlar halkımızın yaşam kalitesini artırmak için çaba gösterecekler.
Yeni Devlet Hastanesi’nde açık kalp ameliyatı yapılabilecek sistem kurulacak….
Hastanenin personel açığı acilen giderilecek.
Geçenlerde gittiğini yazmıştım…
Nükleer Tıp Uzmanı atanacak.
Ve Özel Uğurlu Hastanesi…
Bakanlıktan bir komisyon gelip hastane binasında incelemede bulunacak.
(Belediye Başkanı Babaş’ın Özel Uğurlu Hastanesi için döktüğü emek gerçekten takdire şayan…
Bir yandan ruhsat süresini gerekirse uzatmak için uğraşıyor, diğer yandan il dışından yatırımcı bulmak için. Önümüzdeki günlerde önemli bir ziyarete ev sahipliği yapabilir Özel Uğurlu Hastane binası.)
Bakan Akdağ’a ilgisi ve vaatleri için teşekkür etmek borç…
Takibini yapmak görev.
Not:
Karayolları Bölge Müdürü, geçtiğimiz gün yapılan geniş katılımlı bir toplantıda söz alarak, şahsımın kurumu ile alakalı asılsız yazılar yazdığımı, göreve geldiğinde bana kartvizitini verdiği ve kurumla ilgili konularda kendisini aramamı söylediği halde bir kez bile aramadığımı iddia etti…
Müdür beye, kendisini telefon numarasını verdiğinden yaklaşık bir ay sonra Doğu Çevre Yolu’nun Ankara yolu çıkışındaki kavşak ile ilgili olarak cep telefonundan aradığımı, üslubu nedeniyle görüşmeyi yarıda kestiğimi, bir sonraki gün de görüşmemize konu olan mevzu ile ilgili gazetede bir yazı yazdığımı ifade etsem de kâr etmedi. Telefon görüşmesi olmadığını, hatta ifade ettiğim yazıyı da yazmadığımı iddia etmeyi sürdürdü durdu. Telefon şirketinden kayıtları bulduracağını söyledi. (Hoş, olmadığını söylediği bir görüşmeyi telefon kayıtlarında nasıl bulduracaksa artık?)
Kendisine yardımcı olayım, telefon şirketi aylarca tarama yapmakla uğraşmasın, 1 Temmuz 2016 gününe dair dökümü istesin, saat sabah 10-11 aralığına baksın, yaptığımız telefon görüşmesini bulacaktır, 2 Temmuz 2016 Cumartesi günkü gazetemizi de okusun…
Hafızasının kendisini yanılttığımı görecek.
İlimizin karayollarının durumu hakkında bilgi vermek yerine, söz konusu toplantının tansiyonunun yükseldiği bir anda “punduna getirme” anlayışıyla şahsıma yönelik asılsız iddialarda bulunmasını hadi es geçmesine geçerim de…
Ya aynı hafıza eksikliği ve inadım inat tavrı karayolu projelerinde de nüksederse milletin hali nice olur?